Aydın Doğan ne yapıyor?

Aydın Doğan; Kanal D ekranlarında sunduğu sabah haberleri reytinglerde çakılan İrfan Değirmenci'nin işine 'tarafsızlık' bahanesiyle son verdi ve referandum öncesi yine o meşhur kirli oyunlarından birisini sahneye koydu. SABAH yazarı Melih Altınok da Doğan Medya'nın bu yeni provokasyonunu "Aydın Doğan ne yapıyor?" isimli köşe yazısıyla detaylı bir şekilde ele aldı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :13 Şubat 2017 , 00:00 Güncelleme Tarihi :13 Şubat 2017 , 03:53
Aydın Doğan ne yapıyor?
SABAH yazarı Melih Altınok, bugünkü yazısında, Aydın Doğan'ın sabah haberlerini sunan İrfan Demirmenci'yi işten çıkararak ne yapmaya çalıştığını ve arka planını yazdı.

"Ne oldu da yıllardır CHP'nin ve zamanı gelince HDP'nin basın merkezi olarak görev yapan Doğan grubu bir anda tarafsızlığı bu kadar önemser hale geldi" diyen Altınok, "Reytinglerde batan Değirmenci, Aydın Doğan'ın vermek istediği mesaja meze yapıldı" diye yazdı. Altınok ayrıca, "Aydın Bey ya da akıl danıştıkları bakalım referandum öncesi "hayır" propagandalarına hangi gazetecileri kurban edecekler?" diye sordu.

İşte Melih Altınok'un "Aydın Doğan ne yapıyor?" başlıklı yazısı:

Doğan grubu dün, Kanal D'de sabah programı yapan İrfan Değirmenci'yi ve Posta yazarı Hakan Çelenk'i kovduğunu açıkladı.
Meslektaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz.
Ne var ki ortada epeyce garip bir durum var.
Zira gazetecilerin işten çıkartılmasına gerekçe olarak "Doğan yayın ilkeleri" gösterildi. Söz konusu kişilerin referandumda "hayır" oyu vereceklerini açıkladıkları için tarafsızlıklarını yitirdikleri ve kovuldukları ilan edildi.
Peki, ne oldu da yıllardır CHP'nin ve zamanı gelince HDP'nin basın merkezi olarak görev yapan Doğan grubu bir anda tarafsızlığı bu kadar önemser hale geldi...
Üstelik de tam, canla başla açıktan "hayır" propagandası için çalıştıkları bu kritik dönemde hayır diyen iki gazetecisini kovacak kadar?
Öyle ya, bu grubun bırakın Erdoğan'ı destekleyen yazara, televizyoncuya iş vermeyi, holdingin kapısından Ak Parti seçmeni temizlikçi sokmadığını bilmeyen yok.
Zaman zaman partizanlığı öylesine ileri götürüyor ki, 7 Haziran seçimlerinden önce Doğan Haber Ajansı abonelerine şu mesajı geçebiliyor:
"Diktatörden hesap sorun. Oyunuzu HDP'ye verin!" Mesela, gazeteciliği ayaklar altına alarak Holdingin resmi hesabından bu mesajı geçen "gazetecileri", yöneticileri tarafsızlıklarını yitirdikleri için bırakın kovmayı, uyarmışlar mıydı?
Gidin işinize Allah aşkına.
Aklı başında herkes biliyor ki Değirmenci de Çelenk de tarafsızlıklarını yitirdikleri için kovulmadılar!
Reyting ya da yeterince "kârlı" olamadıkları gibi nedenler yüzünden zaten gönderileceklerdi.
Çelenk'i pek takip edemedim.
Ama örneğin, geçen yıl ATV'de Kahvaltı Haberleri'ni sunarken rakibim olan Değirmenci'nin reytinglerinin kötü gittiğini biliyordum. Kanal D'deki sabah programını ilk yüz program listesinde nerdeyse hiç göremiyorduk.
Hatta geçen yıl medya kulislerinde programına son verileceği ciddi ciddi konuşuluyordu. Medyanın içinde olanlar hatırlayacaklardır, Değirmenci'nin yerine gelecek isimler bile zikredilmeye başlanmıştı.
Ve bu iki gazeteci en uygun zaman gelince de Aydın Doğan'ın vermek istediği mesaja meze yapıldılar.
Peki mesaj ne? Herkes bunu tartışıyor.
Ağırlıklı görüş, referandum öncesi "hayırcı" basın baskı altında kampanyasının startının verildiği yönünde.
Doğan'ın hükümetle arasını düzeltmek için bu iki ismi gönderdiği yorumları ise mantıksız. Çünkü grubun en naif sayılabilecek iki gazetecisinden bahsediyoruz.
Bu isimlere gelene kadar tarafgirliği rahatsız eden kimler kimler var...
Aydın Bey ya da akıl danıştıkları bakalım referandum öncesi "hayır" propagandalarına hangi gazetecileri kurban edecekler?