Alman savcılığından Türk imamlarına evinde arama

Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine bağlı din görevlilerinin ülkedeki FETÖ'cüler hakkında casusluk yaptığını iddia eden Almanya bir skandala daha imza attı. Federal Başsavcılık tarafından Diyanet İşleri Türk İslam Birliği camilerinde görev yapan dört imamın evinde, "casusluk faaliyeti yürüttükleri" iddiasıyla arama yapıldı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :15 Şubat 2017 , 00:00 Güncelleme Tarihi :15 Şubat 2017 , 13:45
Alman savcılığından Türk imamlarına evinde arama

Almanya'da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) camilerinde görev yapan dört imamın evinde, "casusluk faaliyeti yürüttükleri" iddiasıyla arama yapıldı.

Federal Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, casusluk yaptıkları şüphesiyle, Federal Kriminal Dairesine (BKA) bağlı polislerin Kuzey Ren-Vestfalya ve Rheinland-Pfalz eyaletlerinde görev yapan dört imamın evinde arama yaptığı ifade edildi.

Açıklamada, federal mahkeme tarafından çıkarılan arama kararı ile, casusluk iddiaları ile ilgili daha fazla kanıt toplanmasının amaçlandığı belirtildi.

Evlerinde arama yapılan imamların Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) hakkında topladıkları bilgileri Türkiye'nin Köln Başkonsolosluğuna iletmeke suçlandığı kaydedildi.

KANIT BULAMADILAR
DİTİB yetkilileri ise bazı imamların Ankara'ya bilgi notları göndererek "casusluk faaliyeti" yürüttüğü iddialarıyla ilgili inceleme yapan Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı bölgesinde DİTİB'in casusluk yaptığına dair herhangi bir kanıt olmadığını belirtiyor.

KRV eyalet hükümeti yetkilileri de DİTİB'in Almanya'da casusluk faaliyetleri yürüttüğüne ilişkin somut bir kanıt olmadığı yönünde açıklamalarda bulunmuştu. KRV İçişleri Bakanı Ralf Jaeger, 9 Şubat'ta Eyalet Meclisinde bu tespiti destekleyen bir konuşma yapmıştı.

GÖRMEZ: AKILDAN UZAK
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, iddialara ilişkin Alman medyasına yaptığı açıklamada, "Din görevlilerinin yahut DİTİB'in kendi vatandaşlarımızı, Müslümanları FETÖ ve DEAŞ gibi örgütlerin yanlış düşüncelerinden koruma reflekslerini, çabalarını ve gayretlerini casusluk olarak adlandırmak akıldan uzak bir şeydir. Hiçbir din görevlisi, kendi cemaatinden herhangi birisinin mahrem hayatıyla ilgili hiçbir bilgiyi paylaşmaz, paylaşamaz. Bu suçlamaları kabul etmek mümkün değildir." ifadesini kullanmıştı.