Artık dostumuz demeye dilim varmıyor da stratejik ortağımız olan başta ABD ve Avrupa Birliği devletlerine tavsiyem, devlet aklı ile hareket etsinler. Bu ülkelerin hükümet erkinde olanlar devlet ve siyasi akılla hareket etsinler.
Ay yıldızla dostluk, ABD'ye de kazandırır, dünyanın birçok ülkesine de kazandırır. Ay yıldızla düşmanlık hiç kimseye bir şey kazandırmaz.
Sandıktan çıkan irade kim? Recep Tayyip Erdoğan. Neyle çıkmış yüzde 52 ile. Batı demokrasileri bu oranı hayal edemez. Yüzde 52 ile çıkmış bir insanı konuşturmuyorlar. İşte Almanya örneği... Terör örgütleri orada her türlü propagandayı yapıyor.
Batı 100 yıl önceki projesini tamamlamaya çalışıyor. 100 yıl içerisinde öncelikle maksatlı bir şekilde bizi İslamsızlaştırdılar. Yani Balkanlar'dan Çin Seddi'ne Galiçya'dan Yemen'e Afrika'nın derinliklerine kadar bizim medeniyet coğrafyamızı 100 yıldır, maksatlı şekilde İslamsızlaştırdılar.
40 çeşit din oluşturdular. Lawrence, Fetö benzeri, Kes Nizami benzeri (Saddamın karısı bile bu örgüte bağlıydı, askerleri bir anda Coni'nin postalını yalamaya başlamıştı bu örgüt aracılığı ile...) bizim coğrafyamızda örgütler oluşturdular. En sonunda Lawrence'nin gayri meşru çocuğu DEAŞ'ı bölgeye bela ettiler. Son 40 yıldır İslamsızlaştırma safhasına geçtiler. İslamsızlaştırdılar, bizim memleketimizde mesela 'Açık Büfe Din' oluşturdular.
12 Eylül öncesi sağ- sol, Alevi- Sünni, laik-antilaik, Kürt-Türkmen meselesi ile (Türk hepimizin kimliği Kazağın Kürdün, Çerkez'in, Laz'ın Arab'ın, Boşnak'ın üst adıdır) 40 yıldır bizi bunla meşgul ettiler. Asıl meseleleri yeniden bir harita belirlemek. Ankara da diz çöksün istiyorlar. Haritayı bir masa başında kendileri rahat belirlesin istiyorlar.
Dün Abdülhamid Han'ı görüyorlardı, bugün de Recep Tayyip Erdoğan'ı görüyorlar. Yükselen büyüyen Türkiye'yi görüyorlar. Ankara'ya diz çökertirlerse Recep Tayyip Erdoğan üzerinden... Tıpkı İstanbul'u Abdülhamid Han üzerinden çökertip coğrafyada istedikleri gibi harita çizdiler ya; işte onu kastediyorum. Yapılmak istenen de bugün budur.
Adını bilmediğimiz devletler bile bu işin içinde çalışıyorlar. Abdülhamid Han'ın, İstanbul'un işi zordu 7 düvel vardı, Erdoğan'ın medeniyet coğrafyamızın merkezi Ankara'nın işi daha da zor, 77 düvel var...
Erdoğan da; o topraklarda da olacağım, o masada da olacağım öleceksek de adam gibi öleceğiz diyor. Bu haritayı tek başlarına belirlemek isteyenler bunu içlerine sindiremiyorlar.
İstihbarat örgütleri yıllar içinde bu tür yapıları sermaye sahibi yapmışlar. 160 ülkede Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bayrağı bile olmayan ülkelerde bunlar sermaye, medya olmuşlar. Bunların yetiştirdikleri insanlar statü sahibi olmuşlar. Bu Erzurum'dan çıkan İlk okul mezunu olup olmadığı dahi tartışılan, fizyonomisi, ruhi yapısı tartışılan bir insanın yapacağı işler midir? İşte bu savaşın adı Olimpos Dağı'nın çocukları ile Hira Dağı'nın çocuklarının savaşı da budur işte. Bu savaşın Hira Dağı tarafındaki temsili Ankara'dır. Onun başı da Tayyip Erdoğan'dır.
Türkiye ne zaman ki Savunma Sanayi'ni yerli hale getirirse, ne zaman ki yukarıda elin adamının sayısı kadar uydumuz olursa, ne zaman ki yazılımları biz yaparsak, ne zamanki GSMH'mız 25-30 bin dolar seviyesinde olursa o zaman tehdit biter. Yoksa bizi her zaman tehdit edecekler.
BBP'nin eski genel başkanı, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Batı'nın Türkiye üzerindeki kirli planlarının Türk milletine takıldığını anlattı.
ANA MUHALEFETİN BİR TARAFINDA KANDİL BİR TARAFINDA FETÖ
Muhalefet geçmişteki gibi yapıyor. Said-i Nursi, Mehmet Akif, Süleyman Nazif bunların hepsi Abdülhamid'e sert muhalefet yaptılar. Sonra da oturup nedamet şiirleri yazdılar ama iş işten geçmişti. Tayyip Bey'e bunu yapmamaları lazım. Kemal Bey ne yapacaksa yapsın. Gaflette isen uyandırıyoruz. FETÖ'yü, PKK'yı meşrulaştırmak için akla hayale gelemeyecek işler yapıyorlar. Legal siyaset yapanlar bu tezgahları görmüyorlarsa en hafifinden gafletteler.
Geçmişte de Abdülhamid'in karşısında olanlar da hürriyet istiyordu. Kimisi din elden gidiyor diyordu, kimisi de vatan elden gidiyor diyordu. Şimdi de adalet diyorlar. Peki bu adaleti kiminle arıyorsun.
Ana muhalefet partisinin lideri bir tarafında Kandil, diğer tarafında Pensilvanya'yı almış durumda. Ana muhalefet aklı nasıl bir akıldır ki; medeniyet coğrafyamız hemen dibimizde adam yeni bir harita belirlemeye çalışıyor. Bir kere bile ABD'ye demedi ki, "11 bin km öteden geldin. Burada ne arıyorsun." Bakın ana muhalefeti Kandil, FETÖ alkışlıyor. Ve şu an Türkiye'ye düşmanca davranan güya stratejik ortaklarımız alkışlıyor. Sınırımızda bir PKK devleti kurdurtmak için uğraşıyor. Bunu gözümüze bakarak yapıyor ABD. Yüzlerce TIR ile ağır silahlar gönderiyor. Sen o tırlar için bir kez yürüyüş yaptın mı ki, sen şimdi kalkıyorsun devletin bir sırrını ifşa eden bir kişi için yürüyorsun.
RÖPORTAJ: ALİ DEĞERMENCİ