TÜRKİYE'Yİ SEVERDİ
Cemal tutuklanmaktan ve hücrede kalmaktan korkuyordu. Onun yazılarına baskı uygulamak amacıyla Suudi Arabistan oğluna seyahat yasağı koymuştu ve bu durum onu çok üzmüştü.
Kaşıkçı Türkiye ve Suudi Arabistan'ın çok yakın bağları olduğunu, her iki ülkenin işbirliği yapabileceklerini belirtirdi.
Türkiye kısa süre içerisinde, Suudi Arabistan'a baskı uygulayarak süreci uygun bir şekilde yönetti. Ve gerçeğin ortaya çıkması adına Trump yönetiminden daha güçlü bir rol oynadı.
Suudi Arabistan yalanlar söyledi ve Kaşıkçı cinayeti hakkında gerçeğin üstünü kapama girişiminde bulundular.
ABD yönetimi Prens Selman'a güçlü bir yatırım yapıyor ancak giderek yanlış prense oynuyor.
Washington Post gazetesinin Küresel Görüşler editörü Karen Attiah, Cemal Kaşıkçı'nın son görüntülerini görünce gözyaşlarına hakim olamamıştı.
Kaşıkçı'nın editörü Attiah, Veliaht Prens için "Salman bir reformist değil. Bu konuda Cemal hepimizi uyarmıştı" ifadelerini kullandı.
ABD GERÇEK DÜNYA LİDERİ DEĞİL
Trump yönetiminin cinayet ile ilgili gerçeklerin ortaya çıkmasına yönelik tutumu konusunda hayal kırıklığı içerisindeyim. Bu cinayet devlet aktörleri tarafından işlendi. ABD uzun zamandır ahlaki değerlerin ve ve özgür ifadenin koruyucusu olarak görüldü. Suudi parası insan hayatından daha önemliyse o zaman ABD'nin dünya liderliği gerçek değildir.
İSA TATLICAN