Bakırköy'de aracını vatandaşların üzerine sürmüştü! Kendini böyle savundu

Bakırköy'de, bir kadını darbettiği sırada kendisine tepki gösterenlerin üzerine aracını sürüp vatandaşların yaralanmasına sebep olduğu gerekçesiyle tutuklanan sanığın yargılanmasına başlandı. Sanık Görkem Sertaç ifadesinde kendisine saldırı olduğunu için ters yöne girdiğini belirtti. “Kesinlikle suç kastım yoktur” sözleriyle kendini savundu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :03 Mayıs 2019 , 21:47 Güncelleme Tarihi :25 Haziran 2024 , 12:38
Bakırköy’de aracını vatandaşların üzerine sürmüştü! Kendini böyle savundu

İÇİNDEKİLER


İstanbul Bakırköy'de bir kadını aracının içinde dövdükten sonra vatandaşların tepki göstermesi üzerine aracını vatandaşların üzerine süren Görkem Sertaç Göçmen'in 32 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına başlandı.

Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Görkem Sertaç Göçmen ve avukatları katıldı. Duruşmada, müştekiler ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da hazır bulundu.

Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan sanık Göçmen, suçlamaları reddederek, "Olay günü 4 yıldan beri beraber olduğum kız arkadaşım A. ile Bakırköy'de bir alışveriş merkezi önünde buluştuk. 2016 yılından bu yana nişanlıyız. Kendisi mankenlik yapmak istediğini söylemişti. Biraz kıskanç bir yapısı vardı. İntihar edeceğini söylemişti. Araç içerisinde giderken tartışmaya başladık. Araçta kendi kendine vurmaya, eşyaları fırlatmaya ve camdan dışarı bağırmaya başladı." dedi.

Bu sırada kaldırımda bulunan Zişan Mert Durmuş isimli kişinin kız arkadaşı ile aralarında olan tartışmaya müdahale etmeye başladığını dile getiren Göçmen, şöyle devam etti:

"15 KİŞİ BANA SALDIRDI"
"Bunun üzerine arabadan indim. Bu kişi ile aramızda karşılıklı tartışma, itiş kakış ve darp oldu. A. bu sırada arabadaydı. İsteseydi arabadan inebilirdi. Oradan uzaklaşabilirdi, kaçabilirdi. Ancak arabada kalmayı tercih etti. Ben daha sonra tekrar arabaya bindim. Zişan Mert Durmuş etrafındakileri tahrik etmeye başladı. Yaklaşık 15 kişi, bir kısmı elindeki kasklarla üzerime doğru gelip bana saldırdılar. 3 dişimi kırdılar. Ben oradan kaçıp tekrar aracıma bindim ve aracı çalıştırdım. Bu 10-15 kişi peşimden zorla gelip kapıları camları açmaya çalıştılar. Onlardan kaçmaya, kurtulmaya çalıştım. Olayın olduğu yerde trafik durmuştu."

"SALDIRILARDAN KORUNMAK İÇİN TERS YÖNE GİRDİM"
Sanık Göçmen, grubun saldırılarından kurtulmak ve korunmak için ters yönden kaçmaya çalıştığını savunarak, "Orada da insanlar birikmişti. Ben araçta yaralı vaziyetteydim. Ağzımdan, burnumdan kan geliyordu. Kaçmaya çalışıyordum. A. olanlardan dolayı beni suçlayıp direksiyona müdahale ediyordu. Korku, panik ve telaş halindeydi. Bu sırada müşteki Cebrail Şık elindeki kask ile aracın önüne geçti. Ben ona çarpmamak için ileri, geri manevra yapmaya çalıştım. En son Cebrail Şık'a çarpmak zorunda kaldım. Araç kaldırıma geldi. Saldırılar devam ettiği için mecburen kaldırımdan kaçmaya çalıştım. A. direksiyona müdahale etmeye çalışıyordu. Olay bu şekilde başladı ve gelişti. Benim kesinlikle suç kastım yoktur." ifadelerini kullandı.

"TUTANAK TUTTURMAK İÇİN GERİ DÖNDÜM"
Grubun saldırılarından kurtulmak isterken bu olayın geliştiğini iddia eden Göçmen, "A., ben darbedilirken arkadaşlarımı aramış, Ben İncirli Caddesi'nde bulunan bir pastanenin önüne geldim. Arkadaşlarım oradaydı. Arkadaşlarım Abdülkerim Kapan ve Soner Çaban ile birlikte annemden ödünç aldığım araca zarar verenleri bulmak ve kasko için tutanak tutturmak amacıyla olay yerine geri döndüm. Olay yeri çok kalabalıktı. Zişan Mert Durmuş, beni görünce bana doğru yöneldi. Yine aramızda karşılıklı darp oldu. Elimde hiçbir alet, sopa gibi herhangi bir cisim yoktu. Tekrar olay çıkarmak veya saldırı amacıyla gitmedim." diye konuştu.

Sanık Göçmen, olaylar sırasında kız arkadaşının araçtan hiç inmediğini anlatarak, "Kendisi olaydan kısa bir süre önce estetik burun ameliyatı olmuştu. Burnunun kanamasının sebebi bu ameliyat ve araçta kendisine vurması ve zarar vermesidir. Sebebi ben değilim." dedi.

Kimseye zarar verme kastı ile hareket etmediğini öne süren sanık Göçmen, "Yaşanan olay nedeniyle üzgünüm. Zarar görenlerden özür diliyorum. Ben A.'yı kendisine zarar vermesin diye tuttum. Yoksa herhangi bir şekilde ona zarar vermek kastım yoktu. Kalabalık grup beni linç etmeye çalışıyordu ve ben kaçmaya çalışıyordum. Olay bu boyutlara geldi." ifadelerini kullandı.

"KALABALIĞIN ÜZERİNE ARACI KASTEN SÜRDÜ"
Müşteki A.A. da sanıktan şikayetçi olduğunu belirterek, "Görkem ile 4 yıldır birlikteydik ancak ben ayrılmak istiyordum. Olay günü benimle buluşmak istedi, ben istemedim ancak beni zorladı. Bakırköy'deki bir alışveriş merkezinin olduğu yere arabayla geldik. Araçta tartışmaya başladık. Araçta beni zorla tuttu. Kafamı camlara vurdu. Kendisi akollüydü. 'Bak göreceksin neler yapacağım.' diye söyledi. Çevredekiler müdahale etmeye çalıştı. Ben şoka girmiştim. Kalabalığın üzerine aracı kasten sürdü." dedi.

Söz verilen diğer 3 müşteki ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını söyledi.

Mahkeme heyeti, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılmasına, dinlenilmeyen mağdur ve müştekilerin bir sonraki duruşma dinlenilmesine ve tutuklu sanık Görkem Sertaş Göçmen'in bu halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

LOJMAN PENCERESİNDEN ATEŞ AÇMIŞTI
Sanık Görkem Sertaç Göçmen hakkında, Ataköy 5. Kısım Dumlupınar Sokağı'nda bulunan, hakim ve savcı lojmanlarının bulunduğu 9 katlı bir binanın 7. katındaki evinin penceresinden parka doğru ateş açarak 2 kişiyi yaraladığı gerekçesiyle dava açılmıştı.

Bu davada, Göçmen'in bir kişiyi "kasten yaralama" suçundan 2 bin lira adli para cezasına çarptırılarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişti.

İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Cumhuriyet Savcısı Alpay Göçmen ve Hakim Aynur Göçmen'in oğlu Görkem Sertaç Göçmen ve arkadaşı A.A.'nın 2 Ekim 2018'de saat 17.30'dan sonra Bakırköy'de bir AVM'nin önüne geldikleri sırada araçta tartışmaya başladıkları anlatıldı.

Bu sırada Göçmen'in tokat attığı A'nın darbedildiğinin görülmesi ve aracın camını açarak "Bırak beni" diye bağırdığının duyulması üzerine çevredeki vatandaşların arabanın yanına gelerek sanığa tepki gösterdiği belirtilen iddianamede, bunun üzerine Göçmen'in araçtan inerek müşteki Zişan Mert Durmuş'u eliyle vurmak suretiyle yaraladığı ve aracına tekrar binerek olay mahallinden uzaklaşmaya çalıştığı kaydedildi.

İddianamede, müşteki Durmuş'un çevredeki vatandaşlara "Neden yardım etmiyorsunuz?" diye bağırması üzerine aracından inen Göçmen'in müştekiyi yaralamak için olay mahalline yaya olarak geri döndüğü ifade edilerek, bunu gören vatandaşların da Göçmen'i "basit tıbbi müdahale ile giderilmez nitelikte" yaraladıkları ve müşteki Cebrail Şık'ın da sanığı aracına bindirdiği anlatıldı.

Göçmen'in de tek yönlü yolda aracını trafiğin tersi istikametine çevirerek kendisini yaralayan şahıslar ve Cebrail Şık'ın üzerine sürdüğü aktarılan iddianamede, müşteki Şık'ın araçtan kurtularak kaldırıma doğru koştuğu ancak Göçmen'in aracını Şık'a doğru sürdüğü bildirildi.

İddianamede, Göçmen'in müşteki Şık'ı, müşteki Ahmet Seven'in park halindeki aracıyla kendi kullandığı araç arasında sıkıştırarak yaraladığı, sonrasında kaldırıma sürdüğü aracıyla da diğer müştekileri yaraladığı bilgisi verildi.

Olay yerinden uzaklaşarak müşteki A.A.'yı Bakırköy'deki Yeni Mahalle Camisi'nin yanında indiren sanığın, arkadaşı A.K. ve S.Ç. ile geri geldiği ifade edilen iddianamede, sanığın bagajdan aldığı ne olduğu tam tespit edilemeyen pense ya da demir gibi bir cisimle müşteki Zişan Mert Durmuş'un başına vurarak yaraladığı, bunun neticesinde arbede yaşandığı kaydedildi.

Göçmen'in çevredeki vatandaşlarca darbedildiğini gören iki arkadaşının olay yerine gidip sanığı araca doğru getirdikleri belirtilen iddianamede, olaya müdahale eden polislerin Göçmen'in çevredeki vatandaşlar tarafından linç edilmesini engelleyerek polis merkezine götürdükleri anlatıldı.

İddianamede, olay yerinde 8 kişiyi yaralayıp 1 kişinin malına zarar verdiği iddia edilen Göçmen'in, "kasten öldürmeye teşebbüs", "silahla birden fazla kişiye karşı kasten yaralama", "birden fazla kişiye karşı yaralama" ile "mala zarar verme" suçlarından 14 yıldan 32 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.