Mübarek Ramazan ayının son günlerine geldiğimiz şu günlerde iftar duasının ne olduğu ve nasıl yapılması gerektiği araştırılan konuların arasında yer alıyor. İftar duası büyük ilgi görüyor. Ramazan ayının başlamasına artık çok kısa bir süre kaldı. Üç ayların sonuncusu olan Ramazan ayında birçok ibadet yapılmaktadır. Oruç ibadeti de Ramazan ayında farz olan ibadetlerden birisidir. Oruç tutacak kişiler sahur ve iftar vakitlerinde de dua okumaktadır. Çok merak edilen iftar duası hakkındaki her şey haberimizin detaylarında bulabilirsiniz. İşte Ramazan ayı Peygamberimizin iftar duası ve İftar duası ve iftar vakti okunacak dualar ve tüm detaylar
Farsça'daki rûze kelimesinin Türkçeleşmiş şeklidir. Arapça'sı savm ve sıyâmdır. Savm kelimesi Arapça'da "bir şeyden uzak durmak, bir şeye karşı kendini tutmak, engellemek" anlamında kullanılır. Fıkıh terimi olarak ise, imsak vaktinden iftar vaktine kadar, bir amaç uğ- runa ve bilinçli olarak, yeme içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak demektir.
İFTAR DUASI
"Allah'ım! Senin için oruç tuttum, sana inandım, sana dayandım, senin verdiğin rızkla orucumu açtım. Yarının orucuna da niyet ettim, benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla.""Allah'ım! Bu günde oruç tutup ibadete durmam için bana yardımcı ol; bu günün sürçme ve günahlarından beni uzaklaştır; bu günde sürekli olarak seni zikretmeği bana nasip eyle; tevfikinle ey yolunu şaşanları hidayet eden!""Allah'ım! Bu günde bana huşu ehlinin itaatini nasip eyle; mütevazı insanlar gibi dönüş yapıp tövbe etmemle göğsümü genişlet; imanınla, ey korkanların imanı ve güveni!""Allah'ım! Bu günde beni hoşnutluğuna götürecek bir kılavuz kıl bana; bu gün Şeytan'ı bana ulaştıracak hiçbir yol bırakma; benim yerleşeceğim ve rahat edeceğim yeri cennet kıl; ey arayanların hacetlerini yerine getiren -Rabbim-!"
İFTAR DUASININ KIYMETİ
İftar duası o kadar kıymetlidir ki Hazreti Muhammed bu duanın reddolunmayacağını bildirmiştir. Peygamberimiz bir hadisinde iftar duasının hikmeti için şunları söylemiştir;
-" Üç kimsenin duası reddolunmaz" iftar sırasında oruçlunun duası, adil hükümdarın duası, mazlumun duası. Allahü Teala bu duaları semaya yükseltir, gökyüzünün kapılarını açar ve" izzet ve cemalime yemin olsun ki, bir süre sonra da olsa, sana yardım edeceğim" diye yemin eder.''
PEYGAMBERİMİZ ORUCUNU NASIL AÇARDI?
Hadiste de ifade edildiği gibi Peygamber Efendimiz (s.a.v.) orucunu hurma ile açardı. Hurma bulunmazsa su içerdi.
Oruç açarken hurma ile suyun tercihinde pek çok hikmetler vardır. Hurma¸ meyve oluşuyla birlikte aynı zamanda bir katıktır.
Hurmanın bağırsakları çalıştırmasında¸ harekete getirmesinde de rolü vardır. Su da maddî-manevî temizliği sağlar. Susuzluğu giderir¸ mideyi ferahlatır¸ rahatlatır.
"Resulullah (s.a.v.) akşam namazını kılmazdan önce birkaç tane taze hurma ile orucunu açardı. Eğer taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Kuru hurma bulamazsa da bir kaç yudum su yudumlardı." (Ebû Dâvud¸ Savm: 22¸ (2556); Tirmizî¸ Savm: 10)
"Dört şey yapan kişi orucu gayet rahat tutar: İftarı su ile açması¸ sahuru terk etmemesi¸ öğle istirahatını terk etmemesi¸ güzel koku kullanması." (Râmûzu'l-Ehâdîş Hadis no: 957)
Estağfirullâhellezî lâ ilahe illâ hüvel hayyel kayyûme ve etûbü ileyhi innehû hüvet tevvâbür rahıym. Allâhümme innî es'elükel cennete ve mâ karrabe ileyhâ min kavlin ve amel. Ve eûzü bike minen nâri ve mâ karrabe ileyhâ min kavlin ve amel. Ve es'elüke mâ kadayte lî kadâen en tec'ale âkıbetehû li ruşdâ. Allâhümme innî es'elükel cennete ve neıymehâ ve istebrakahâ ve eûzü bike minen nâri ve selâsilihâ ve ağlâlihâ. Yâ erhamer râhımiyn.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in hadisi şeriflerinde işaret edilen bu duayı kim Ramazan-ı Şerifte okumaya devam ederse Allah'ın rahmet ve mağfiretine nail olur.
PEYGAMBERİMİZİN İFTAR DUASI
Peki peygamberimizin iftar duası ve Türkçe manası nasıldır? Hazreti Muhammed iftarını açarken şu duayı okurdu;
-"Allahümme leke sumtü ve ala rızkıke eftartü."
TÜRKÇE MANASI : (Ey Allah'ım, Senin rızan için oruç tuttum ve Senin rızkınla orucumu açıyorum.)
Peygamberimizin orucunu açtıktan sonra da şöyle derdi; "Susuzluk gitti, damarlar ısındı, inşallah Tealaya sevap kesinleşti."
İslam alimlerinden Abdullah ibni Ömer Radiyallâhu ise iftar vakti şöyle dua ederdi: "Allah'ım, bütün kâinatı kaplayan rahmetinin hakkı için beni affet, günahlarımı bağışla."
İFTAR DUALARI TÜRKÇE VE ARAPÇA SÖZLERİ
İftar saatinde yüreğinizden geldiği gibi dua edebilirsiniz. Peygamberimizin de haber verdiği gibi oruçlu kimsenini duası reddolunmaz. Dilerseniz iftarda orucunuzu açarken aşağıdaki duaları da okuyabilirsiniz;
-Allahümme leke sumtü ve bike amentü ve aleyke tevekkeltü, sübhaneke ve ala rızkıke eftartü veli savmel' ğadin min şehri ramazane nev eytü fağfir li ma kaddemtü vema" ahhertü. "
TÜRKÇE MANASI : "Allah'ım! Senin için oruç tuttum, sana inandım, sana dayandım, senin verdiğin rızıkla orucumu açtım. Yarının orucuna da niyet ettim, benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla.''
İFTAR DUASI ARAPÇA : Arapçası: Bismillahi vel hamdü lillahi, Allahümme leke sumtü ve ala rızkıke eftartü ve aleyke tevekkeltü, sübhaneke ve ni hamdike tekabbel mini, inneke entes semiul alim.
TÜRKÇE MANASI : Allahım! Senin senin için oruç tuttum, Senin için rızkınla oruçumu açtım. Ancak sana tevekkül ettim. Seni hamdinle tespih ederim. Allahım benden kabul buyur. Çünkü sen işiten ve bilensin.
'Sizden biriniz orucunu açacağı zaman hurma ile açsın. Çünkü hurmada bereket vardır. Eğer hurma bulamazsa, su ile açsın. Zira su temizleyicidir.'
Ebu Davud ise Peygamberimizin oruç açmasıyla ilgili şunları aktarıyor;
-'Resulullah(s.a.v.) akşam namazını kılmadan önce birkaç tane taze hurma ile orucunu açardı. Eğer taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Kuru hurma bulamazsa da bir kaç yudum su yudumlardı.'
ORUCA NASIL NİYET EDİLİR?
"Niyet ettim Allah (c.c.) rızası için bugünkü Ramazan orucunu tutmaya" şeklinde yapılan niyet en efdal olan niyettir. Herhangi bir oruç için niyet ederken gün belirlemeden yani "Bugünkü orucu tutmaya" derken bugün kelimesini kullanmadan edilen niyetlerde caizdir. Ramazan ayı içerisinde farz olan Ramazan orucu dışında hiçbir oruca niyet edilmez. Çünkü farz orucun zamanında başka oruç tutulmaz. İslam âlimlerinin görüşlerine göre Ramazan ayının 30 günlük orucuna bir seferde niyet edilmez. Her oruç için ayrı niyet edilmelidir.
ORUCUN ÖNEMİ NEDİR?
Farsça'daki rûze kelimesinin Türkçeleşmiş şeklidir. Arapça'sı savm ve sıyâmdır. Savm kelimesi Arapça'da "bir şeyden uzak durmak, bir şeye karşı kendini tutmak, engellemek" anlamında kullanılır. Fıkıh terimi olarak ise, imsak vaktinden iftar vaktine kadar, bir amaç uğ- runa ve bilinçli olarak, yeme içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak demektir. İmsak, Arapça'da, "kendini tutmak, engellemek" anlamına gelir. Orucun temel unsuru da (rükün) bu anlamdır. İmsak vakti tabiri, dilimizde, oruç yasaklarından (yeme içme ve cinsel ilişki) uzak durma vaktinin başlangıcı anlamında kullanılır. İmsak vakti, tan yerinin ağarması (fecr-i sâdık; bk. Namaz Vakitleri bölümü) vakti olup, bu andan itibaren yatsı namazının vakti çıkmış, sabah namazının vakti girmiş olur; bu vakit aynı zamanda sahurun sona erip orucun başlaması vaktidir. İftar vakti ise, oruç yasaklarının sona erdiği vakit anlamında olup, güne- şin batma vaktidir. Bu vakitle birlikte akşam namazının vakti de girmiş olur. Gündüz ve gecenin teşekkül etmediği bölgelerde oruç süresi, buralara en yakın normal bölgelere göre belirlenir. İmsakin, ikinci fecirle başlayacağı konusunda fakihler arasında görüş birliği olmakla birlikte, kimi fakihler bu hususta, daha ihtiyatlı olduğu gerek- çesiyle fecr-i sâdıkın ilk doğuş anına, kimileri ise oruç tutanlar lehine olduğu gerekçesiyle ışığın biraz uzayıp dağılmaya başladığı zamana itibar edilmesini önermişlerdir. Âyette orucun başlangıç ve bitiş vakti, mecazi bir anlatımla şöyle belirtilir: "...
Fecrin beyaz ipliği (aydınlığı) siyah ipliğinden (siyahlığından) ayırt edilecek hale gelinceye kadar yiyip içiniz; sonra, akşama kadar orucu tamamlayın..." (el-Bakara 2/187). İmsak vaktinden iftar vaktine kadar yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmanın bir amacı olmalı ve bu iş bilinçli olarak yapılmalıdır. Bu amaç ve bilinç, orucun Allah rızâsı için tutuluyor olmasıdır ki kısaca "niyet" tabiri ile anlatılır. Bu amaç ve bilinç olmadığı zaman, meselâ imkân bulamadığı için veya perhiz, rejim, zindelik gibi başka amaçlar için bu üç şeyden (yeme, içme, cinsel ilişki) uzak durmak oruç olarak değer kazanmaz. Oruç, Peygamberimiz'in hicretinden bir buçuk sene sonra şâban ayının onuncu günü farz kılınmış olup, İslâm'ın beş şartından biridir. Peygamberimiz bu hususu "İslâm beş şey üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka Tanrı olmadığına ve Muhammed'in O'nun kulu ve elçisi olduğuna tanıklık etmek; namaz kılmak, zekât vermek, ramazan orucunu tutmak ve gücü yetenler için Beytullah'ı ziyaret etmektir (hac)" diyerek bildirmiştir (Buhârî, "Îmân", 34, 40; "İlim", 25; Müslim, "Îmân", 8). Orucun farz kılındığını bildiren âyetler de şunlardır: