ZEKİ KUNERALP KİMDİR?
Zeki Kuneralp (d. 5 Ekim 1914, İstanbul - ö. 26 Temmuz 1998, İstanbul), Türk diplomat.
Babası Ali Kemal, ailesi sınır dışı edilince, İsviçre'de hukuk eğitimi görmüştür. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün özel izniyle Türkiye'ye dönmüş ve Dışişleri Bakanlığı'na girmiştir. Bükreş, Prag ve NATO Türkiye daimi temsilciliklerinde çeşitli görevlerde bulunduktan sonra 1956-1957 yıllarında Paris, 1960-1964 arasında Bern, 1964-1966 ve 1969-1972 yılları arasında Londra, 1972-1979 yıllarında Madrid Büyükelçiliği, 1960 yılında kısa bir süre ve 1966-1969 yılları arasında Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreterliği (Müsteşarlık) yapmıştır.
1978 yılında Madrid'de Zeki Kuneralp'in eşi Necla Kuneralp, bacanağı diplomat Beşir Balcıoğlu ve onun eşi ile şoför Antonio Torres ASALA'nın 3 üyesinin ateş açması sonucu hayatlarını kaybetmişlerdir.
Zeki Kuneralp 1979 yılında yaş haddinden emekli olmuştur. 1998 yılında vefat etmiştir. Emekli Büyükelçi Selim Kuneralp'in babasıdır. 13 Temmuz 2016 tarihi itibarıyla Birleşik Krallık dışişleri bakanı olan Boris Johnson onun yeğenidir.
Johnson'ın tartışmalı yorumları
Boris Johnson 1987'de Times gazetesinde muhabirliğe başladığında bir haberini daha çarpıcı kılmak için yaptığı uydurma bir alıntı yüzünden işten atıldı. 2004'te Liverpoollu mühendis Ken Bigley'in Irak'ta kaçırılıp öldürülmesinin ardından Spectator dergisinde yazdığı bir yazıda Liverpoolluları "orantısız üzüntü sergilemekle" suçlaması üzerine dönemin Muhafazakar Parti lideri Michael Howard, Johnson'a Liverpool'a gidip özür dileme talimatı verdi.
Johnson, bir süre sonra ise derginin köşe yazarlarından biri ile yaşadığı ilişki konusunda Howard'a yanlış bilgi vermesi üzerine partinin Kültür Sanat Sözcülüğü görevinden alındı. Ancak David Cameron parti lideri olduğunda Johnson'ı Eğitim Sözcülüğü görevine getirdi. Bu sırada Daily Telegraph gazetesinde köşe yazmaya devam eden Johnson, Papua Yeni Gine'yi "kanibalizm ve kabile şefi cinayetleri" ile ilişkilendirdiği bir yazısından dolayı yeniden özür dilemek zorunda kaldı. Dışişleri Bakanlığı döneminde ise "Beyaz sömürgecilerin Afrika'ya dönmesi yararlı olur" sözleri, Myanmar ziyareti sırasında, emperyalist ve ırkçı şiirleriyle de bilinen Rudyard Kipling'den yaptığı alıntı birer mini diplomatik kriz yaratmıştı.
Johnson'ın, İngiltere vatandaşı Nazanin Zaghari-Ratcliffe'nin İran'da casuslukla suçlanarak tutuklanmasına rolü olup olmadığı da tartışılmıştı. Zira Ratcliffe İran'da tutuklandığında "Ben turistim ailemi görmeye geldim" demiş, Johnson ise onun için "İngilizce öğretmeye gitmişti" diye konuşmuştu.
Ağustos 2018'de Daily Telegraph gazetesine yazdığı başka bir makalesinde Johnson, peçeli Müslüman kadınları "posta kutusuna" ve "banka soyguncusuna" benzetmesiyle büyük tepki toplamıştı.