Son dakika: MHP lideri Bahçeli'den, İmamoğlu'nun HDP'yi ziyaretine çok sert sözler

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Sivas Kongresi'nin yıl dönümü dolayısıyla Twitter hesabından bir dizi mesaj yayınladı. Bahçeli, "PKK ve HDP’yle kurulan yasak ilişki CHP Genel Başkanı’nı tarihi gerçeklerden koparmış, Sivas’tan Kandil’e savurmuştur! Bu savruluş iflastır. Sivas’ta PM’yi toplayanlar hata yapmışlar, istismara çanak tutmuşlardır. Asıl toplanacakları orası değil emperyalizmin karanlık kovuğudur." dedi. Bahçeli HDP'ye destek turuna çıkan Ekrem İmamoğlu'na ilişkin ise, "31 Ağustos'ta büyük zaferimizin hemen ertesinde, PKK'lılara destek turuna çıkması zillettir.'' açıklamasında bulundu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :04 Eylül 2019 , 18:37 Güncelleme Tarihi :04 Eylül 2019 , 18:56
Son dakika: MHP lideri Bahçeli’den, İmamoğlu’nun HDP’yi ziyaretine çok sert sözler

İÇİNDEKİLER

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Sivas Kongresi'nin yıl dönümü dolayısıyla Twitter hesabından bir dizi mesaj yayınladı. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin tweetleri şu şekilde:

Tertemiz şehit kanlarıyla yoğrulmuş kutlu vatan topraklarında varlık haklarımızın, varoluş hakikatimizin mücadelesini korkusuzca vere vere bugünlere geldik. Tarih boyunca zulme rıza göstermedik, zalimlere göz açtırmadık, zora düşsek de zaafa düşmedik.

"EN AĞIR CEZA TÜRKLERE VERİLECEK, TÜRKİYE ÖLDÜ" DİYORLARDI
Bir asır önce habaset planlar, hain senaryolar, hunhar tertip ve teşebbüsler her yerimizi ölümcül ur gibi sarmıştı. Dönemin Birleşik Krallık Başbakanı "En ağır ceza Türklere verilecek…Türkiye öldü!" rezil beyan ve bildirisiyle avunuyor, düşmanlıkta eşik ve sınır tanımıyordu.

"AĞIR SALDIRILARIN İÇİNDEN ÇIKTIK, BARBAR KUŞATMALARI PARÇALADIK"
Ağır saldırıların içinden çıkarak, barbar kuşatmaları parçalayarak, en müşkül zamanlarda bile olağanüstü diriliş ruhu göstererek kefenleri yırtmıştık. Merhum M.Cemal Kuntay bakınız ne demişti: "Ölmez bu vatan, farz-ı muhal ölse de hatta, çekmez kürenin sırtı o tabût-ı cesîmi."

"SİVAS KONGRESİ'YLE YEDİ DÜVELE MEYDAN OKUNMUŞTUR"
4 Eylül 1919 Perşembe saat 14.00'de 38 delegeyle toplanan Sivas Kongresi yedi düvele meydan okumasıyla, İstiklal Savaşı'nın adeta ilanı olmasıyla, esarete ve erimeye karşı çıkmasıyla elbette Türk tarihindeki müstesna yerini almış, milletin azmini tamim ve temin etmiştir.

"SİVAS'TAN İSTİKLAL ÇIKMIŞ, CUMHURİYET'İN SÜTUNLARI ÇAKILMIŞTIR"
Sivas Kongresi'nde yükselen irade sayesinde; istikbalin önüne çekilen sömürge perdesi indirilmiş, kırılan umutlar tazelenmiş, azalan heyecanlar tahkim edilmiş, azgınlaşan hezimetlerin tasfiyesine baş koyulmuştur. Sivas'tan istiklal çıkmış, Cumhuriyet'in sütunları çakılmıştır.

Milli Mücadele'nin ruh kökünü arayanlar, kurtuluş fikrimizin kuvveden fiile, duygudan şuura nasıl ulaştığını görmek isteyenler Sivas Kongresi'nin muhterem ve muteber sonuçlarına dikkatle kafa yormalı, sahnelenen diplomatik ve siyasi ustalıkları özenle, önemle yorumlamalıdır.

"SİVAS KONGRESİ DENİLDİĞİ ZAMAN AKILLARA, MANDA VE HİMAYENİN REDDİ GELİR"
Sivas Kongresi denildiği zaman akıllara en fazla gelen hususlardan birisi hiç kuşku yok ki manda ve himayenin reddidir. Ancak bunun ne kadar muhataralı, münakaşalı ve maliyetli bir tartışma konusu olduğu Kongre ortamın vaziyetiyle, tarihi vesikaların verileriyle malumdur.

8 Eylül 1919'da, Kongre'ye iştirak eden 38 delegenin 25'inin imzasıyla Amerikan mandasını esas alan bir önerge verilmiştir. Bu 25 kişinin arasında kimler yoktu ki! Mücadeleye dudak büken, kurtuluştan umut kesen nice tanınmış şahsiyet ABD'nin himayesine el uzatmıştı.

Gazi Mustafa Kemal manda ve himaye özlemi çekenleri şu sözlerle reddetmişti: "Oh ne ala! Mücadele yerine mandayı kabul edeceğiz ve rahata kavuşacağız.Bu ne gaflet, bu ne körlük, bu ne budalalık!" Rauf Orbay da aynen demişti ki: "Hayret, en güvendiğimiz arkadaşlar bile yanılıyor."

"MANDA VE HİMAYE DAMARI BUGÜNKÜ CHP'DE AYNISIYLA YAŞIYOR"
Sivas Kongresi'nde milli onur galip geldi. Manda ve himaye arzusu püskürtüldü. Çok şükür istiklal sancağı altında toplanmanın cesaretiyle uzun, meşakkatli ve muzaffer bir rota çizildi. Ne var ki, Sivas Kongresi'nde yeşeren manda ve himaye damarı bugünkü CHP'de aynısıyla yaşıyor.

"O GÜNKÜ CHP'YLE BUGÜNKÜ KAÇAK VE KORSAN CHP BİRBİRİNDEN AYRIDIR"
Aziz Atatürk CHP'nin 1927 tarihli kurultayında Sivas Kongresi'ni ilk kurultayları olarak açıklar. Ancak o günkü CHP'yle bugünkü kaçak ve korsan CHP geceyle gündüz kadar birbirinden uzaktır, birbirine yabancıdır.

"CHP GENEL BAŞKANI KANDİL'E ÇOKTAN DÜMEN KIRMIŞTIR"
CHP'nin bugün Sivas'ta toplanan PM ve Genel Başkanlarının yaptığı konuşma eğer orta oyunu değilse aczin telaş maskesi takıp görücüye çıkmasından başkası olamayacaktır. CHP Genel Başkanı dününe küsmüş, çizgisi kırılmış, fikri küflenmiş, Kandil'e çoktan dümen kırmıştır.

"TÜRKİYE'NİN TEMELLERİNİ ATAN BUGÜNKÜ CHP FALAN DEĞİLDİR! SİVAS KONGRESİ CHP'NİN DEĞİL TÜRK MİLLETİNİNDİR"
CHP Genel Başkanı yanılıyor, Türkiye'nin temellerini atan bugünkü CHP falan değildir.Bu CHP'nin Atatürk'ün CHP'siyle en küçük bağ ve bağlantısı kalmamıştır.Sayın Kılıçdaroğlu'nun Sivas Kongresi ilk kongremiz demesi tükenmişlik sendromudur. Çünkü Sivas Kongresi Türk milletinindir.

Sayın Kılıçdaroğlu Sivas Kongresi'ni, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önemli bir aktör(!) olarak ortaya çıktığı bir kongre şeklinde tanımlıyor. Samsun'a kim çıktı? Amasya Genelgesi'ni kim yayınladı? Erzurum Kongresi'ni kim yaptı? Peki Anaftartalar ve Conkbayırı'ında kim vardı?

"CHP SİVAS'TAN KANDİL'E SAVRULMUŞTUR! ASIL TOPLANACAKLARI YER ORASI DEĞİL, EMPERYALİZMİN KARANLIK KOVUĞUDUR"
PKK ve HDP'yle kurulan yasak ilişki CHP Genel Başkanı'nı tarihi gerçeklerden koparmış, Sivas'tan Kandil'e savurmuştur! Bu savruluş iflastır. Sivas'ta PM'yi toplayanlar hata yapmışlar, istismara çanak tutmuşlardır. Asıl toplanacakları orası değil emperyalizmin karanlık kovuğudur.

CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinden beri skandalların göbeğindedir. İstanbul sele maruz kalmışken o Bodrum'da denizdeydi. Hiç kimseyi işten çıkarmayacaktı, neredeyse çıkarmadığı kalmadı, nitekim acımadan ekmekle oynamayı tercih etti.