Mahkemeden ABD Konsolosluğu çalışanı Metin Topuz hakkında flaş karar

Son dakika haberine göre mahkeme FETÖ üyesi olmak ve casusluk suçlamasıyla yargılanan ABD Konsolosluğu çalışanı Metin Topuz'un tutukluluğuna devam kararı verdi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :18 Eylül 2019 , 14:44 Güncelleme Tarihi :18 Eylül 2019 , 15:12
Mahkemeden ABD Konsolosluğu çalışanı Metin Topuz hakkında flaş karar

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iltisaklı eski polis müdürleri ve askerlerin yanı sıra firari eski savcı Zekeriya Öz'le irtibatı tespit edilmesi üzerine tutuklanan ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'un tutukluluk halinin devamına karar verildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki dördüncü duruşmada beyanda bulunan tutuklu sanık Metin Topuz, "Hakkımda görüştüğüm ve suç isnadı yapılan kişilerin hepsi devlet tarafından atanan mevki, makam sahibi insanlardı. Bu görüşmeler savcılığın bilgisi olmadığı ve tamamen öngörüye dayalı şeylerdir." ifadelerini kullandı.

Tercüman olarak görev yaptığını ve amirleri tarafından görevlendirme sonucu birçok etkinliğe katıldığını söyleyen Topuz, "ABD başkanlarının ziyaretinde ve üst düzey yetkililerin planlama aşamasında, güvenliğin sağlanmasında görevlendirilen amirlerime tercüman olarak refakat ettim. Tercümanlık görevlerime baktığımda uyuşturucuyla ilgisi olmayan birimlerle irtibatım olduğu yönünde savcılık iddialarının doğru olmadığı görülecektir." savunmasını yaptı.

İddianamedeki telefon kayıtlarında görüşme yaptığı 53 kişiyi hatırlamadığını, tanıdığı 47 kişiyle ilgili bildiği her şeyi aktardığını anlatan Topuz şöyle devam etti:

"Görüşme tarihlerin eskiliğine ve seyrekliğine bakıldığında 53 kişiyi hatırlamamam normaldir. Listeler gösteriyor ki kolluk kuvvetleriyle yaptığım, 209 kişiyle görüşme gözardı edilmiş, benim sadece FETÖ mensuplarıyla görüşmelerim var gibi gösterildi. Yakup Saygılı'nın tablet bilgisayarını unuttuğu söyleyene kadar benim haberim yoktu. Havayolu yetkilileri uçakta tablet bilgisayar bulunamadığını söyledi. Ben seyahatte de bu bilgisayarı hiç görmedim. Hakkımdaki iddiaların asılsız olduğu dosyaya sunulan belgelerle anlaşılmıştır. Ben kendi halinde bir Türk vatandaşıyım. 1982 yılından itibaren namuslu bir şekilde konsoloslukta çalışıyorum. Tutukluluk cezalandırılmaya dönüşmüştür. Özgürlüğümü istiyorum."

Sanık avukatları duruşmalara gelmeyen tanık Feyyaz Öztürk'ün dinlenilmesinden vazgeçilmesini istedi.

Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı tanığın dinlenilmesini, avukatların bu yöndeki talebinin reddini ve sanık Metin Topuz'un tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Tutuklu sanık Topuz ve avukatları tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti ara kararını açıklamak üzere müzakereye çekildi. Basın mensupları ara kararın açıklanırken duruşma salonuna alınmadı. Heyet, sanık Topuz'un tutukluluk halinin devamına karar verdi. Tanık Feyyaz Öztürk'ün dinlenilmesine hükmeden heyet, duruşmayı 11 Aralık tarihine erteledi.

SÜREÇ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yabancı uyruklu ve misyon görevlilerinin FETÖ'nün 17-25 Aralık 2013'teki yargısal darbe teşebbüsü ile 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin davalarda yargılanan eski polis müdürleri ve askerler ile firari eski savcı Zekeriya Öz ile irtibatlarına ilişkin soruşturma başlatmıştı.

Bu çalışma sonucunda ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz, eski polis müdürleri ve eski savcı Öz ile irtibatının ortaya çıkması üzerine gözaltına alınmıştı.

Topuz, emniyetteki işlemlerinin ardından 4 Ekim 2018'de İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'', ''devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'' ve ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' suçlarından tutuklanmıştı.

İddianamede Topuz'un, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve gizliliğin ihlali" suçlarından ise 20 yıldan 35 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.