Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, eski Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticilerin yargılandığı dosyaya ilişkin verdiği bozma kararının ardından yerel mahkemece yeniden görülen davada, Yargıtay'ın bozma ilamına ilişkin direnilmesini talep eden savcılığın mütalaasında, "yalan haber, operasyonel amaçlı yazı ve paylaşımlarla terör örgütlerinin hukuka aykırı amaç ve hedeflerine ulaşmasına çalışıldığı" belirtildi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada, mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, mahkemenin verdiği hapis cezalarına ilişkin kararında direnmesini talep etti.
"BİR KISIM SANIK TARAFINDAN ELE GEÇİRİLDİ"
Direnmeye ilişkin mahkemeye savcılıkça sunulan mütalaada, sanıklar tarafından eylem ve fikir birliği içerisinde hareket edildiği belirtilerek, FETÖ tarafından örgütsel amaçlar doğrultusunda kullanılan Taraf gazetesinin, kamuoyunda bu niteliği anlaşıldıktan sonra 17-25 Aralık darbe girişiminin hemen öncesinde 2013 yılı içerisinde gazetenin yönetiminde etkin konumda olan Cumhuriyet Vakfı'nın yönetiminin, kanuna ve hukuka aykırı işlemler ve yönetim kurulunda yapılan usulsüz oylamalar sonrasında bir kısım sanık tarafından ele geçirildiği ifade edildi.
TERÖR ÖRGÜTLERİNİN AMAÇLARI DOĞRULTUSUNDA KULLANILDI"
Yönetimin ele geçirilmesini takip eden süreçte gazetede ve internet sitesinde bilinçli ve sistematik olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin anayasal düzeni ve toprak bütünlüğü aleyhine faaliyet yürüten silahlı terör örgütlerinin bu amaç ve hedeflerine ulaşması için terör örgütlerinin amaçları doğrultusunda eylemlerin gerçekleştirildiği aktarılan mütalaada, yayın faaliyeti adı altında terör örgütü elebaşısı ve yöneticilerinin şiddet çağrısı yapan açıklamalarına yer verildiği belirtildi.
Mütalaada, FETÖ mensupları tarafından oluşturulan sahte delil ve belgeler üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni terör örgütleriyle irtibatlandırmak çabasına yönelik faaliyette bulunarak FETÖ, PKK ve DHKP/C silahlı terör örgütlerinin savunucusu ve kollayıcısı gibi hareket edildiği, terör örgütlerinin eylemlerini perdeleyip meşru gösterme gayreti ile illegal bölücü ve yıkıcı silahlı terör örgütlerinin amaç ve hedefleri doğrultusunda yayınlar yapıldığının anlaşıldığı vurgulandı.
CAN DÜNDAR'IN GAZETEDEKİ GÖREVİ!
Firari sanık Can Dündar ve ekibinin gazetede etkin konumda geldiği, 17-25 Aralık darbe girişimi sürecinde ve sonrasında sistematik biçimde yalan haberler üretilerek Türkiye Cumhuriyeti Devletini, gerek yurt içinde gerek yurt dışında itibarsızlaştırma amacıyla hareket edildiği belirtilen mütalaada, devlet ve hükümet aleyhine terör örgütleri FETÖ, PKK ve DHKP/C'nin amaçlarına ulaşması yönünde faaliyet yürütüldüğü ifade edilerek, şunlar kaydedildi:
''Bir kısmı tutuklu bir kısmı firari FETÖ üyesi yargı mensuplarıyla görüşme yapılarak, haber adı altında FETÖ'nün devlete yönelik operasyonel eylemlerine destek olunmuştur. 1 Ocak 2014 ve 19 Ocak 2014 tarihinde FETÖ tarafından durdurulan MİT tırlarıyla ilgili gerçek dışı, somut ve nesnel dayanağı olmayan, yayınlarla ulusal ve uluslararası kamuoyunda Türkiye Cumhuriyeti devletinin terör örgütlerini desteklediği algısı oluşturmak amacıyla hareket etmişlerdir.''
Mütalaada, 31 Mart 2015'te terör örgütü DHKP/C mensupları tarafından cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesine ilişkin gazetede çıkan ve sanık Ahmet Şık tarafından teröristlerle yapılan röportajda, DHKP/C'li teröristlerin eylemlerinin meşru gösterildiği ve aklamaya çalışıldığı, yine FETÖ tarafından kara propaganda amacıyla sosyal medyada açılan ''Fuatavni'' ve ''jeansbiri'' adlı hesaplardan yapılan paylaşımlara, gazetede ve internet sitesinde yoğun bir biçimde yer verildiği anlatıldı.
''DARBENİN MEŞRULAŞTIRILMASI İÇİN HAREKET ETTİLER''
Mütalaada, FETÖ tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsü öncesinde darbenin meşrulaştırılmasını sağlama amacı ve kastıyla hareket eden sanıklar tarafından darbe girişimi sonrasında da FETÖ silahlı terör örgütü lehine ve destek niteliğinde gerçeğe aykırı yayınların yapıldığının tespit edildiği anlatıldı.
Mütalaada, şu ifadelere yer verildi:
''Türkiye Cumhuriyet devleti milleti ve fertlerinin güvenliği birliği, huzur ve düzeni ile toprak bütünlüğünü tehdit eden bu olguları bozup yıkmaya yönelik, yalan haber, operasyonel amaçlı yazı ve paylaşımlar ile devletin toprak bütünlüğüne, bağımsızlık ve egemenlik haklarına saldırıda bulunan ve tüm dünyanın silahlı terör örgütü olarak kabul ettiği PKK terör örgütü, DHKP/C terör örgütü ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü ile çok sayıda insanımızı ve güvenlik görevlimizi şehit eden FETÖ silahlı terör örgütünün hukuka aykırı amaç ve hedeflerine ulaşmasına çalışılmış, sistematik bir şekilde bu örgütlere yardım ve destekte bulunulmuştur.''
Mütalaada, yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararına karşı direnme kararı verilerek, daha önceki mütalaada belirtilen sevk maddeleri gereğince sanıkların cezalandırılması talep edildi.
KARAR ÇIKTI
Yargıtay tarafından bozulan Cumhuriyet Gazetesi eski çalışanları Akın Atalay, Orhan Erinç, Murat Sabuncu, Aydın Engin'in de aralarında bulunduğu 13 sanıklı davanın ilk duruşmasında karar çıktı. İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Kadri Gürsel'e beraat kararı verdi. Mahkeme, diğer 12 sanık hakkında ise bozma kararına direnilmesine hükmetti. 12 sanık hakkında eski cezalar verilmiş oldu. Mahkeme, eski kararında sanıklar hakkında 8 yıldan 2,5 yıla kadar değişen oranda hapis cezası vermişti.