Sabah yazarından Cem Yılmaz'a sert eleştiri: İçi boş bir politikliğe...

Sabah Gazetesi yazarı Melih Altınok, bugün köşesinde son günlerde sosyal medyada sıkça paylaşılan Cem Yılmaz'ın röportajıyla ilgili bir yazı kaleme aldı. Altınok yazısında, Yılmaz'ın son dönemde popülizme kapılıp onca yılda çizdiği imajı bir anda içi boş bir politikliğe değişmesini eleştirdi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :19 Ocak 2020 , 12:27 Güncelleme Tarihi :19 Ocak 2020 , 12:39
Sabah yazarından Cem Yılmaz’a sert eleştiri: İçi boş bir politikliğe...

Sabah Gazetesi yazarlarından Melih Altınok, bugün köşesinde kaleme aldığı yazıda son dönemde politik tavırlar takınarak adeta elinde bir buket çiçekle belediye başkanının makam odası önünde bekleyen yandaşa evrilen Cem Yılmaz'ı eleştirdi.

İşte Altınok'un "N'oluyo ya!" başlıklı o yazısı
Son günlerde hangi internet sitesini açsam Cem Yılmaz röportajıyla karşılaşıyorum.
Hepsinde öne çıkan başlıksa Yılmaz'ın serzenişleri.
Evet, box Office listelerinden, vizyona giren son filmi de dahil işlerin pek iyi gitmediğini görüyoruz.
Eski filmleriyle 2 hatta 3 milyon seyirciyi yakalayan Yılmaz'ın uzun bir aradan sonra Ekim 2019'da vizyona giren Karakomik Filmler'ini yalnızca 700 bin kişi izlemiş.
Geçtiğimiz günlerde seyirciyle buluşan Karakomik Filmler 2 ile ilgili beklenti de yüksek değil.
Ancak, Yılmaz'ın yakınmasının sebebini az çok anlasak da kime sitem ettiği meçhul.
Zira bahsettiğim röportajlarından birinde aynen şöyle yakınıyordu Yılmaz:
"Anladığım kadarıyla memlekette kötülük yapan 3 kişi var; ben, Tarkan ve Athena Gökhan."

***

Bunlar ne ara ekip oldular?
Filmleri beraber mi çekiyorlar da Yılmaz'ın gişesinden müteselsil sorumlu oluyorlar?
Bu birlikteliğin başlangıcı, yerel seçimlerde Belediye sanatçılığına soyunmaları mıdır?
Peki ya, Recep İvedik 6'sı, bir öncekinin ancak yarısı kadar izlenen Şahan Gökbakar bu limited ortaklıkta niye yok?
Bilemiyorum...
Gördüğüm tek şey, Cem Yılmaz'ın da bir sanatçı için felaket olan girdaba kapılıp gittiği.
Sanki ihtiyacı varmış gibi, popülizme kapılıp onca yılda çizdiği "genius" imajını bir anda içi boş bir politikliğe değişmesi.
Kaymakamların sahnesine gönderdiği çelenkleri tiye alan bir eleştirellikten, adeta elinde bir buket çiçekle belediye başkanının makam odası önünde bekleyen yandaşa evrilmesi.
Kolaycılığa teslim olup, içinde bolca zeka olan esprilerinin yakınından bile geçmeyen didaktik ve sıkıcı dile teslim olması.
Filmlerinin de yüzü gibi, Twitter'da açığa vasat profili gibi ciddileşmesi, güldürmemesi.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN