Başkan Recep Tayyip Erdoğan Berlin dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Başta Libya olmak üzere gündemdeki birçok konuya ilişkin değerlendirme yapan Başkan Erdoğan, Rusya Lideri Putin ile yaptığı görüşmenin ayrıntılarını anlattı.
PUTİN'İN YAKLAŞIMI LEHTE OLDU
Libya'nın yanı sıra bugün hem Sayın Putin ile görüşmemde hem de zirvede İdlib konusunu gündeme getirme fırsatını buldum. Bu arada Sarrac ile bir görüşmem oldu. Cezayir Cumhurbaşkanı Sayın Abdulmecid Tebbun ile de bir görüşme yaptık. Sayın Putin ile yaptığımız görüşmede de gerekli mesajları kendisiyle paylaştım. Sayın Putin'le gerek Moskova'daki gerekse ondan sonraki süreçte bunları çok açık net değerlendirme fırsatını bulduk. Bu sürece olan yaklaşımı bazı gerçekleri görmesi bakımından lehte oldu..
"İDLİB DE KONUŞULDU"
Mesela biz bugün sadece Libya'yı işlemedik, İdlib'i de işledik. İdlib konusunu hem Libya ile ilgili yaptığım konuşmada işledim hem de Sayın Putin ile etraflıca uzun uzadıya İdlib konuştuk. Kendisine durumu anlattık. Kendisi de "İlgili arkadaşlarımız dışişleri, savunma, istihbarat bu ilişkilerini süratle devam ettirsinler" dedi. Onlar şimdi "kendilerinin canını yaktığını söyledikleri" bizim ise "ılımlı muhalif" olarak baktığımız kişilere terörist olarak bakıyorlar. Ben kendisine şunu söyledim "Bunlara terörist diyorsunuz da Esed devlet terörü estiriyor. Bu adam yüzbinlerce insan öldürdü ve hala şu anda İdlib'de bombalar yağdırılıyor." Tabi bunu kabul edemiyor.
BİR TERÖRİSTLE ASLA MASAYA OTURMAM
SORU: Gerek Moskova gerek Berlin'de olup bitenler "arabuluculuk" mudur? Siz arabuluculuk mu yapıyorsunuz Hafter ile meşru Libya hükümeti arasında?
Burada arabulucu sıfatıyla bulunmayı kabul edemeyeceğimizi zaten Sayın Putin'e başta da söyledim. Sayın Putin burada "Ben Hafter' tarafını halledeceğim. Siz de Sarrac'ı hallederseniz bu işi çözüme kavuşturalım" yaklaşım tarzında. Bizim ikimizin arasındaki böyle bir yaklaşım tarzıdır. Yoksa ben bu noktada siyaset anlayışımda bir teröristle asla masaya oturmam, masaya oturulmasına da müsaade etmem. Mesela Sayın Trump'ın YPG ve malum terörist Abdi Şahin'le ilgili adeta "bunu kabul et" diyecek kadar maalesef ileriye gitme durumu olmuştu. Ben de "Sayın Başkan, ben bir teröristle asla masaya oturmam" demiştim. "Hem terörle mücadele diyeceğiz, uluslararası terörle mücadelede çok ciddi kayıplar vereceğiz, ondan sonra da teröristi kabul edeceğiz. Ben bunu yapmam" dedim. Aynı şeyi Putin de yapıyor. Tabi bu biraz insanın, siyasetçinin bakışıyla veyahut da kendi karakteri ile alakalı bir olay..