"İYİ NETİCELER ELDE EDİLMEYE BAŞLANDI"
Koronovirüsü ile ilgili son rakamları da paylaşan Başkonsolos Cui Wei, "Böyle eşi benzeri görülmemiş tedbirler uygulanmaya başlayalı iki hafta oldu ve iyi neticeler de elde edilmeye başlandı. İlk olarak, hasta ve şüpheli vakalar tespit edildi. Pekin saatiyle 9 Şubat saat 00.00'a kadar, Çin'de mevcut kesinleşen vaka sayısı 33 bin 791, şüpheli vaka sayısı 28 bin 942'dir. Bizi mutlu eden haberler ise, yeni tespit edilen hasta sayısı ve şüpheli vaka sayısı her geçen gün azalmasıdır. Ayrıca, iyileşip taburcu olanların sayısı da hızla artıyor. Aynı zamanda, kesinleşen vakaların çoğu Hubei Eyaleti'nde, diğer eyaletlerdeki kesinleşen vaka sayısı ve ölü sayısı Hubei'e göre çok daha düşük bir seviyede seyrediyor. Son olarak da bu virüs Çin'e nazaran diğer ülkeleri daha az etkiledi, şimdiye kadar 24 ülkede 302 vaka tespit edildi ve 1 kişi hayatını kaybetti.Bu virüsün özelliği, yüksek oranda bulaşıcı fakat öldürücü etkisi düşük olmasıdır. Şu an bu virüsün öldürücü etkisi yüzde 2,1 oranındadır. Hayatını kaybedenlerin çoğu yaşlı, alt hastalıkları bulunan, hassasiyeti yüksek ve bağışıklığı düşük kişilerdi. Öldürücü etkilere baktığımızda, SARS yüzde 10, H1N1 yüzde 17,4 ve MERS yüzde 34,4 oranında idi." diye konuştu.
"VİRÜS DOĞADAN KAYNAKLANIYOR"
Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei şunları söyledi: Bazı Türk arkadaşlardan bu virüsün bir biyolojik silah olduğuna dair endişelerini duydum ama bu virüs doğadan kaynaklanıyor. DSÖ Genel Direktörü salgını uluslararası acil durum olarak ilan etmesine rağmen, seyahat veya ticari kısıtlamaların uygulanmasına katılmadığını hatta karşı çıktığını defalarca dile getirdi. DSÖ uzmanlara göre, yeni tip koronavirüs salgını, şu an küresel salgın formatında değil, sadece birkaç kaynak noktasında yer alıyor, ve grup şeklinde bulaşıyor. Ayrıca gözlendiğine göre bu virüs hiçbir mutasyona da uğramadı. Tüm bunlar olurken, bazı ülkeler aşırı tepkileriyle kaosa neden oldu. Kamunun gerçekleri öğrenmesi karıştırıldı ve daha da panik olmalarına sebep olundu"
"PANİK VE RİVAYETLER VİRÜSTEN DAHA KORKUNÇ"
Panik ve rivayetlerin virüsten daha korkunç olduğuna dikkat çeken Başkonsolos Wei, "1999'daki Marmara Depremi'nin hemen ardından, Pekin'de Çin Dışişleri Bakanlığı'ndaki görevim esnasında, uzun ve aralıksız mesai saatleri harcayarak, Türkiye'ye yardım malzemeleri ve arama kurtarma timlerini göndermek için istişarelerde bulunmuştum. İki halk dayanışma içinde bu zorluğu birlikte aştı. Bugün de İstanbul'da salgın ile ilgili çalışmalar esnasında, Türkiye'nin büyük desteğini gördüm. İnanıyorum ki, Çin'in tıbbı ve güçlü yöntemlerinin yanında, sizin de desteğiniz ile bu virüsün üstesinden geleceğiz. Virüs o kadar korkunç değil, virüsü tespit ettik, hastaları da taburcu etmeye başladık. Asıl dikkat etmemiz gereken, panik ve rivayetler virüsten daha korkunç. Herkesin, bu salgına karşı soğukkanlı olmasını ve mantık çerçevesinde bakmasını ve davranmasını rica ediyorum. Çin İstanbul Başkonsolosluğu, son gelişmeler ile hepinizi haberdar etmeye devam edecektir" diye konuştu.