Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşu listesinde 18 milyar liralık cirosu ile ilk 20'de yer alan İstanbul Altın Rafinerisi 'miras kavgası' ile gündeme geldi. Türkiye'nin ilk resmi altın rafinerisi konumundaki şirketin hissedarı olan aile üyeleri arasında bir süredir 'miras kavgası' yaşanıyor. 670 milyon liralık varlığa ilişkin kavganın tarafları, 2008'de ölen Ömer Halaç'ın eşi İlknur Halaç ile Halaç'ın kardeşi Özcan Halaç'tan oluşuyor. Üç çocuğu olan İlknur Halaç, yüzde 32 hisseye sahip oldukları şirket ile ilgili bilgi alamadıkları iddiasında.
ÖZEL DENETÇİ
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre İlknur Halaç, sahip oldukları paya ilişkin haklarını da kullanamadıklarını iddia ediyor. Yüksek cirolu şirketin faaliyetlerini denetleyemediklerini öne süren İlknur Halaç, genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali için art arda davalar açtı. Şirketin geleceğine ilişkin kritik önemdeki davalardan biri de ortaklığın giderilmesi için açıldı. Anılan davada, İlknur Halaç ve çocuklarının sahip oldukları hissenin değeri belirlenerek paylarının ödenmesi istendi. Şirket hesaplarının incelenmesi için de denetçi atanması talep edildi. Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi, özel denetçi ataması yaptı. Atanan mali müşavir, şirket hesaplarına ilişkin hazırlayacağı raporu mahkemeye sunacak.
İCRA TAKİBİ
Taraflar arasında, mal varlıklarına ilişkin açılan hukuk davaları yanı sıra, çok sayıda suç duyurusu şikâyeti de yapıldı. Yürütülen savcılık soruşturmalarından biri sonrası, şirketin hakim hissedarı Özcan Halaç ile eski çalışanı Ahmet Balcı hakkında, 'nitelikli dolandırıcılık', 'remsi belgede sahtecilik' ve 'bedelsiz senedi işleme koyma' suçlarından dava açıldı. Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada iki sanık, Ömer Halaç'ın sağken ödediği senetleri, eşi İlknur Halaç'a yönelik icraya koymakla suçlanıyor.
"ÇOCUKLARIM İÇİN UĞRAŞIYORUM"
Dev şirketin hissedarı İlknur Halaç ise, "Üç çocuğum var. Onların haklarını korumaya çalışıyorum. Eşim, çocuklarının geleceği için kurduğu bu şirket uğruna hayatını kaybetti. Türkiye'nin en büyük sanayi şirketlerinden birinin hissedarıyız. Ancak şirkete giremiyoruz. Bir dizi hileli iş ve işlemin yapıldığını görüyoruz. Mahkemeden şirkete denetçi atandı. Ağır cezada görülen davamız, asliye cezadaydı. Nitelikli dolandırıcılık' şüphesi güçlü olduğu için dosya ağır ceza mahkemesine gitti" açıklamasını yaptı.
"BANA KUMPAS KURDULAR"
Dava kapsamında savunmasını yapan Özcan Halaç, tahrifat yapılarak işleme konan senetler için "İlgim yok" dedi. Özcan Halaç savunmasında özetle "Mirasçıların mal varlığını azaltmak gibi bir niyetim olmadı. Ancak karşı tarafın bana kumpas kurması içinse bir çok sebep var. Asıl mağdur benim. Amaçları, bir gün de olsa bana ceza aldırıp, şirkete kayyum atatmak" dedi. Diğer sanık Ahmet Balcı ise suçlamaları kabul etti. Balcı, "İşten çıkarılmakla tehdit edildim. Senetlerin İlknur Halaç'a karşı kullanılacağını bilmiyordum" diye konuştu.
SEKTÖRÜN DEVİ KONUMUNDA
Şimdilerde, 'miras kavgası' ile gündemde olan İstanbul Altın Rafinerisi (İAR), Türkiye'nin ilk resmi altın rafinerisi olarak 1996'da kuruldu. Kamunun desteği ile kurulan şirketin hisseleri 2002'de merhum iş insanı Ömer Halaç tarafından satın alındı. Zaman içinde önemli bir büyüme kaydeden şirketin geçen yılki cirosu 18 milyar 245 milyon TL olarak kayıtlara girdi. Şirket, 835 milyon dolarlık ihracatı ile de 2018'in mücevher sektöründe ihracat şampiyonu oldu. İAR, en büyük 16'ıncı sanayi kuruluşu konumunda.