CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kurultay ısrarının perde arkası!

Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs nedeniyle toplu alanlardan mümkün olduğunca uzak durulması gerektiği her defasında hatırlatılırken CHP yönetimi kurultayı 25-26 Temmuz’da yapma ısrarında. Parti içindeki muhalifler duruma tepki gösterirken Kılıçdaroğlu’nun geleceğe yönelik endişesinin olduğu yorumları yapıldı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :02 Temmuz 2020 , 07:30 Güncelleme Tarihi :02 Temmuz 2020 , 07:34
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultay ısrarının perde arkası!

CHP, kurultayı 25-26 Temmuz'da Ankara'da yapılmasını planlarken, son olarak pandemi nedeniyle kurultayı iptali için Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvuru yapan PM ve MYK üyesi Şahin Mengü'nün talebi reddedilmişti.

Mengü, talebi İstinaf Mahkemesi'ne götüreceğini açıklarken, partinin CHP'nin eski genel sekreteri Önder Sav da Mengü'ye destek verdi.

NE ACELENİZ VAR
Sav ise özel bir televizyon kanalındaki programda Onur Kurulu üyesi olmasına rağmen kurultaya katılamamasına itiraz etti.

Sav "82 yaşındayım. Birçok görevde bulundum. Hiçbir yere aday değilim. Ben onları geride bıraktım. Ben partimin içinde bulunduğu hukuksal açmazı anlatmakla yükümlü hissediyorum kendimi. Bu kurultayın neden böyle yapıldığı belli. Bazı yöneticilerimiz geleceğe yönelik endişe taşıyor olabilirler. Delege henüz eskimemişken, hazır kongrelerden sonra imzalar alınmışken kongreyi yapalım istemişlerdir. Sözün özü böyle bir zamansız ortamda kurultay yapılmasının sakıncalı olduğunu düşünüyorum. Temmuzun sıcağında, üstü açık bir ortamda, insanların kafasında güneş kaynarken kurultayın yapılmasındaki zorunluluğu kavramakta zorluk çekiyorum. Ne aceleniz var?" diye konuştu.

İSTİNAFA GÖTÜRECEĞİM
900 kişilik salonda bin 370 delegenin oy kullanacağına ve bunun da salgın döneminde riskli olduğuna dikkat çeken Mengü, SABAH'a açıklamalarda bulundu. Mengü "Mahkeme başvurumu reddetti. Başvurumu istinafa götüreceğim. Kurultay adresi salgın döneminde hukuken seçim yapılamayacak bir yer. Kurultay delegesi olmamakla beraber aday olmak isteyenlerin de gelebileceği dikkate alındığında salonun yetersizliği ortadadır. Bu koşullarda demokratik bir yarış olması mümkün değildir. Benim gibi oy hakkı olmayan ancak konuşma hakkı olan doğal delegeler de var partide. Bu arkadaşlarımız da gittiğinde sayı 2 binlere çıkacak" dedi.