İşte Fatih Sultan Mehmet'in Ayasofya Camisi'nin kapı tokmağındaki sırrı!

Danıştay'ın 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinin ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ibadete açılması kararını onaylamasının ardından Ayasofya'da yeni dönem başladı. 2005-2012 yılları arasında Ayasofya’nın müze başkanlığını ve müdürlüğünü yürüten merhum Prof. Dr. Haluk Dursun, 2012'de Fatih'i anma programında Ayasofya'daki kapı tokmaklarındaki Fatih Sultan Mehmet'in büyük sırrını açıklamıştı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :10 Temmuz 2020 , 22:16 Güncelleme Tarihi :10 Temmuz 2020 , 22:22
İşte Fatih Sultan Mehmet’in Ayasofya Camisi’nin kapı tokmağındaki sırrı!

Anma programında Dursun, Ayasofya'daki kapı tokmakları ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu.

Ayasofya Müzesi ile Fatih Sultan Mehmet arasındaki bağlantıyı anlamanın büyük önem taşıdığını belirten Dursun, "Ayasofya müzesi ile Fatih Sultan Mehmet arasındaki bağlantıyı anlayamazsak ve anlatamazsak, daha böyle anmalarda çok yeriz, içeriz. Esas Fatih ve Ayasofya bağlantısının temelinde şu elimde görmüş olduğunuz kapı tokmağı vardır. Ayasofya'ya ilk göreve başladığım zaman bu tokmağın izinden giderek Ayasofya'yı çözmeye çalıştım. Bu normal bir kapı tokmağı değil, diğer bütün kapı tokmaklarının dışında bir tokmaktır. Bu tokmak küçük bir örnektir, bunlar genelde musanna olarak aynalı, çift taraflı olarak dökülmüştür.



Üzerinde, 'Ya Fettah' yazar. 'Ya Fettah' Allah'ın isimlerinden biridir ama Ayasofya'ya özellikle bunun yapılmış olması, fetihten sonra bunun asılmış olması başka bir mana ve simgeyi vurgulamış oluyor. 'Fettah' kelimesinin içinde rahmet var, fetih var ama aynı zamanda açmak var. Açan demek, Allah'ın açan özelliği demek.



Fatih kapı tokmaklarında Ayasofya'ya bunu koyarak hem o kapının açma fonksiyonunu vurgulatıp her açışta açma kudreti olan Allah'ın bir hürmeti ve aidiyetini hatırlatılıyor hem de Ayasofya'nın fethin sembolü olduğunu ve bunu unutmamak için her elinizi attığınızda, 'Ye Fettah' diyerek o kapıdan içeri girmenizi sağlamış oluyor"
diye konuşmuştu.