İlhan, "Görülüyor ki çoğu zaman plaj ve denizde fizik mesafeyi sağlamak mümkün olmamakta, daha da riskli olarak plajda vatandaşlar maske takmamaktadır. Oysa bu alanlar virüs için çok uygun ortam oluşturmaktadır. Türkiye'de farklı illerden gelen vatandaşlar, hatta gurbetçi vatandaşlarımız ile risk daha da artmaktadır. Bu nedenle, tatil beldelerinde plajda etraftakilerle aradaki mesafenin en az 1,5-2 metre olması, deniz ya da havuzda yakın yüzülmemesi, ortak alanların kullanımında hijyene dikkat edilmesi, ortak duş, kabin kullanımından kaçınılması önem taşımaktadır." ifadelerini kullandı.
"KIŞLIK ERZAK İÇİN HAZIRLIKLAR TOPLU OLARAK YAPILMAMALI"
Sonbaharın da yaklaşmasının riski artıracağına değinen Prof. Dr. İlhan, "Önümüzdeki süreci en az temasla, en az bulaşma geçirmek zorundayız. Zira ağustos ayı geliyor ve sonbahara, insanların işine, okuluna, büyük şehirlere dönmesine az zaman kaldı. Bu nedenle ne kadar düşük rakamlar ile sonbahara girilirse o kadar az zarar ile süreç atlatılacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Eylül ayı ile mevsimsel grip, zatürre gibi bu dönemde en sık görülen ve ölümcül sonuçlara yol açabilen solunum yolu hastalıklarının da görülme sıklığının artacağını vurgulayan İlhan, bağışıklık sisteminin güçlü olmasının önemine işaret etti.
Sonbaharla birlikte kışlık yiyecek için de hazırlıkların yapılmaya başlandığını, bunun için çok sayıda kişinin bir araya gelebildiğini anlatan İlhan, şöyle konuştu:
"Malum yaz aylarında Anadolu'da kadınlarımız bir araya gelip kış hazırlığı yapıyor, tarhana, yufka gibi çeşitli erzaklar hazırlıyor. Kurban Bayramı sonrası etlerin parçalanması ve hazırlanması için de bir araya geliniyor. Kışlık erzak için hazırlıklar toplu olarak yapılmamalı, herkes kendi evinde yapmaya çalışmalı, birliktelikten olabildiğince kaçınılmalı. Eğer yapılacaksa bile maske takılmalı ve fiziksel mesafe korunarak çalışılmalı."
"TAZİYELER, MÜMKÜNSE İLETİŞİM ARAÇLARI İLE VERİLMELİ"
Türk gelenek ve göreneklerinde acı tatlı günde bir araya gelinmesinin çok önem taşıdığından düğün, asker uğurlama, sünnet ve cenaze törenlerinde çok sayıda kişinin aynı ortamda yer alabildiğine dikkati çeken İlhan, bu süreçte bundan kaçınılmasının hayati öneme sahip olduğuna işaret etti.
Yeni vakalarda asker uğurlama ve taziye ziyaretlerinin etkisinin olduğunun verilerle ortaya konduğunu hatırlatan İlhan, bunların da iletişim araçları kullanılarak yapılmasının uygun olduğunu belirtti.
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Cenazelerde, özellikle camilerde fiziki mesafe kuralına uyulduğunu görüyoruz ancak taziyelerde kimi zaman fizik mesafe ve maske kuralına uyulmuyor. Her ne kadar bizim değerlerimizde taziye vermek çok önemli olsa da mümkünse şu an için iletişim araçları ile taziye verilmeli ya da kısa süreli temas etmeden fizik mesafe ve maske ile taziye yapılmalı. Mutlaka yapılacaksa, ziyarete gelenler toplu olarak kabul edilmemeli, maske asla çıkarılmamalı ve diğer tedbirlere uyulmalı. Unutmayalım, yaşamak ve yaşatabilmek için fiziksel mesafe, maske ve hijyen en büyük kalkanımız olacak."