Bu tür kullanımlarda maskenin etkinliğinin azaldığını vurgulayan Prof. Dr. Yeşim Taşova, "Buzluğa da koyuyorlar, keşke işe yarıyor olsa, biz herhalde Adana'da çok tercih ederiz böyle bir olayı. Şimdiki bilgilerimizin ışığında ıslak ortam her zaman mikroorganizmaların, bakterilerin kolay yerleşip, bizi enfekte edebileceği bir yerdir. Biz bu tür kullanımları tasvip etmiyoruz" diye konuştu.
'YERE ATILAN MASKE ÇEVRE SAĞLIĞINA TEHDİT'
Yere atılan maskelerin ise çevre sağlığı açısından tehdit oluşturduğunu dile getiren Prof. Dr. Taşova, şöyle konuştu:
"Yere atılan maske ve eldivenler çöp aslında. Gereksiz bir atık oluşturuyor. Onların doğada ne kadar bir sürede yok edildiğini tam bilemiyorum ama gerçekten görüntü de çok çirkin oluyor. Çevre sağlığı için bir tehdit oluşturabilir. Bir kişi dokunduğunda oradan mikroorganizmalar o sekrasyonlarla geçebilir. Evde de normal çöp kutusuna atabiliriz. Yeter ki bir barınaklı kutuda olsun. Elimizi de hemen ardından yıkayalım. En önemlisi bu."
'ELDİVEN KULLANIMINA KESİNLİKLE KARŞIYIM'
Eldiven kullanımına kesinlikle karşı olduğuna işaret eden Taşova, eldiven kullanan kişilerin el yıkamadığına dikkati çekerek, "Eldiven kullandığınız zaman elinizi yıkamıyorsunuz. Ama o eldivenle sanki elinizmişçesine her yere dokunuyorsunuz ve her yere dokunduğunuz o eldivenli ellerinizle gözlüğünüzü düzeltiyorsunuz, maskeyi düzeltiyorsunuz, çantanıza dokunuyorsunuz. Sanki o eldiven mikrop tutmuyormuş gibi her yere dokunuyorsunuz. O kadar güzel mikrop tutuyor ki o eldiven. Son derece anlamsız, gereksiz bir uygulama. Eldiven takıldığı zaman el hijyeni uygulanmıyor. Bunun en önemlisi eldiven takmak değil, el hijyenini uygulamaktır" dedi.