Bunlardan biri de Ankara'daki toz fırtınasıydı. Bu şu anlama geliyor; İç Anadolu Bölgesi'nin kuruyan toprağı bizim üzerimize geri döndü. Herhangi bir bölgeden gelmedi, kendi ülkemizdeki toz toprak üzerimize geldi. Bunun sebebi toprağın aşırı derecede kurak olması. Ülkemizin farklı bölgelerinde kuraklık çoktan başladı. Örneğin güney bölgelerimizde kuraklığın baş gösterdiği, hatta Doğu Karadeniz Bölgesi'nde bile bazı sinyaller görüyoruz" diye konuştu.
Prof. Dr. Asilhan sözlerini şöyle sürdürdü;
"Eğer yağışlar devam etmezse susuz kalacağımıza işarettir. Şu an ki verilere göre söyleyebiliriz ki susuz kalma riski altındayız. Sel olduğu zaman anlık yağışlarla sel taşkın oluyor. Fakat su eksikliği, kuraklık dediğimiz durum yavaş yavaş sinsice gelen bir durum. Yani yağışlar azalır, toprak nemi azalır, toprağı besleyen yağışlar azalır. Kuraklığın başlangıcı gözlenemediği için bir bakarsınız susuz kalmışsınız."
4 BARAJ YÜZDE 20'NİN ALTINA İNDİ
İstanbul'da bulunan 10 barajdan 4'ünde ise doluluk oranı yüzde 20'nin altına indi. En düşük doluluk oranı yüzde 5,65 ile Sazlıdere Barajı oldu. İstanbul'a su sağlayan büyük baraj göllerinden Terkos'da doluluk oranı 27,41, Ömerli barajında ise 32,26 olarak ölçüldü.
İSKİ verilerine göre İstanbul barajlarında Kasım ayı itibarıyla doluluk oranları şöyle;
Ömerli Barajı yüzde 32,26, Pabuçdere yüzde 6,51, Sazlıdere yüzde 5,65, Büyükçekmece yüzde 16,67, Alibeyköy yüzde 28,21, Terkos barajı yüzde 27,41, Kazandere yüzde 7,6, Elmalı 25,54, Darlık yüzde 55,69, Istrancalar yüzde 24,90.