'KAPILARI İŞÇİYE, EMEKLİYE KAPALI'
Durmuş, İstanbul'dan geçen hafta çarşamba günü yola çıktığını hatırlatarak, "8 gündür yoldayım. Kılıçdaroğlu'nun yürüdüğü Adalet Yolu'nun tam tersini ben de adalet aramak için Ankara'ya gerçekleştirdim. Kılıçdaroğlu geçen gün demişti ki 'Herkese kapımız açık'. Ama ben kaç gündür yoldayım. Haberlerde bunu görüyorlar. Bir kere arayıp 'gel' diyen olmadı. Bunların kapısı işçiye, emekçiye açık değil. HDP'li olsaydım bunların kapısı bana açık olurdu. İYİ Parti'li olsaydım açık olurdu. Saadet Partili olsaydım açık olurdu. Ama ben emekçiyim, işçiyim ve haklıyım; o yüzden bana kapı kapalı. Konuşurken mangalda kül bırakmıyorlar. Ama iş icraata gelince hiçbir şey yok, sıfır" diye konuştu.
'GİZLİDEN GİZLİYE İŞÇİ KIYIMI VAR'
Durmuş ayrıca, İBB'de bir işçi kıyımı olduğunu iddia ederek, şöyle dedi:
"İBB'nin 26-27 tane şirketi var. Buralarda gizliden gizliye işçi kıyımı var. Bir araya gelmesinler diye her şirketten 10-15 kişiyi gönderiyorlar. Yerlerine aldıkları kişiler de HDP'li, İYİ Parti'li. Ben eylemimi burada bitireceğim; ama hukuki işlemler şu anda devam ediyor. Bu davaların sonucu 2-3 seneye belli olacak. Buradan söylüyorum, belediyenin bütçesinin 3'te biri gidecek. Belediyenin Avrupa'dan aldığı faizler bile buna yetmeyecek. Çünkü şu anda işten çıkartılan insanlar en az 7-8 senedir orada çalışıyor. Her birinin tazminatı 100 bin lirayı geçiyor. Faiziyle bunlar 140-150 bini bulacak. Nasıl ödeyecekler bu paraları?" ifadelerini kullandı.