Bu mücadelenin başarıyla devam ettiğini, Mehmetçiğin verilen görevleri büyük bir başarıyla yerine getirdiğini ve getirmeye devam ettiğini dile getiren Akar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu kapsamda son olarak başlattığımız Pençe Şimşek ve Pençe Yıldırım Harekatı da planlandığı şekilde bölgedeki zor arazi ve hava koşullarına rağmen büyük bir başarıyla devam ediyor. Mehmetçik, teröristlerin inlerini başlarına yıktı, yıkmaya devam ediyor. Yapılan mücadele kapsamında şu ana kadar 121 terörist etkisiz hale getirildi. O bölgedeki mağaralar, inler, barınakların hepsi tek tek kontrol ediliyor ve teröristlerin başlarına yıkılıyor."
Türk Silahlı Kuvvetlerinin tek hedefinin teröristler olduğunu vurgulayan Akar, "Bizim mücadelemizde, bugüne kadar olduğu gibi bir farklılık yok. Biz, teröristle mücadele ediyoruz. PKK/YPG teröristtir, DEAŞ teröristtir ve bunların ülkemize, milletimize, sınırlarımıza verdikleri zararın önlenmesi için yapılması gereken neyse birliklerimiz, komandolarımız, hava kuvvetlerimiz, personelimiz, yapılması gereken neyse bugüne kadar yaptı, yapmaya devam ediyor." diye konuştu.
"İNSAN HAKLARINI HİÇE SAYARAK..."
Türk Silahlı Kuvvetlerinin faaliyetlerinin, uluslararası hukuk çerçevesinde, insan haklarına saygılı, çevreye, masum insanlara zarar vermeden gerçekleştirildiğini belirten Akar, şunları kaydetti: "İsrail yönetiminin, askerlerinin yaptığı gibi uluslararası hukuku, insan haklarını hiçe sayarak herhangi bir faaliyetimiz asla söz konusu değil. Çok açık ve net bir şekilde, bizim yaptığımız şeffaf bir mücadeledir, teröristle yapılan mücadeledir. Biz bunu sürdürürken, başta Irak olmak üzere tüm komşularımızın sınırlarına, egemenlik haklarına saygılıyız. İyi komşuluk ilişkilerine çok önem veriyoruz. Bu çerçevede mücadelemizi ve faaliyetlerimizi sürdürüyoruz."
"TAM ANLAMIYLA PROVOKASYON"
Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'taki gelişmelere de değinen Akar, şöyle devam etti: "Yunan komşularımızla diyalog içinde, uluslararası hukuka uygun, iyi komşuluk ilişkilerine saygılı bir şekilde sorunlarımızı çözmek için gayretlerimizi sürdürüyoruz. İstişari görüşmeler, ayrıştırma görüşmeleri başlamış ve devam ederken önümüzdeki hafta uzaktan da olsa güven artırıcı önlemler çerçevesinde Yunan muhataplarımızla görüşmemiz olacak. Kendilerini dördüncü toplantının yapılması için Ankara'ya beklediğimizi bir kez daha ifade edeceğiz. Bu çalışmalar sürerken 19 Mayıs'ta Yunan bazı siyasilerin, askerlerin gerçekten mesnetsiz, yakışıksız, tarihi gerçeklerle örtüşmeyen, tarihi tersinden okuyan birtakım ifadelerle ortaya çıkmış olmaları, gerçekten provokatif değil de nedir? Bunlar tam anlamıyla provokasyondur. İyi niyetli çalışmalarımızı tahrip etmek için adeta ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar."
Türk tarihinin çok açık olduğunu ifade eden Akar, "Bugün olduğu gibi dün atalarımız da insan haklarına saygılı davranmışlardır, biz de aynı şekilde davranmaya devam ediyoruz. Bunun yanı sıra özellikle 1919-1921 yılları arasındaki Yunan mezaliminin ne olduğunu bütün dünya biliyor. Hal böyleyken Türkiye'yi, asil milletimizi pervasız, sorumsuz şekilde bu görüşmelerin başladığı bir dönemde suçlamak, gerçekten görüşmelerden kaçmak, karşılıklı siyasi sözlerin ertelenmesi, tahribi için yapılan gayrettir." değerlendirmesinde bulundu.