Ramazan Yücel ve İzzet Özdoğan, aynı semtte dünyaya geldi.
İkisi de kendileri gibi Bozkurt'lu Arzu ve Reyhan'la evlendi.
Tüp ikizlerle sevindi. Anneler ve çocukları memlekette aldıkları komşu dairelere yerleşti.
Fakat işte o bina 4 yavruyla birlikte sele gitti. İkiz kader iki aileyi de perişan etti.
30 SANTİMETREDE 2.5 SAAT BOYUNCA ÖLÜMLE BURUN BURUNA GELDİLER
Kastamonu İnebolu ilçesine bağlı Çaykıyı köyü de selin ardından sular altında kaldı. Genelde bir ve iki katlı evlerin bulunduğu yerleşim yerinde, suyun boyutu yaklaşık olarak 3-4 metrelere kadar yükseldi. Çiğdem Yıldıran ve 85 yaşındaki annesi Saniye Kurkan, buzdolabının üzerine su ile tavan arasındaki 30 santimetre boşlukta kafalarını tutarak hayatta kaldı. O dehşet anlarını Nursal Yıldıran anlattı: "Eşim ve kayınvalidem Saniye Kurkan evin antresinde mahsur kaldı.
Sular 3 metreye kadar yükseldi. Tavanla su arasında 30 santimetre bir boşluk kalmıştı. Eşyalar suyla beraber havalanırken, kayınvalidem ve eşim ayaklarının altına buzdolabını alarak tavana doğru kafalarını çıkarttılar. Eve tekrar girmeyi denedim ama su seviyesi yüksek olduğu için kayınvalidem ve eşime ulaşamadık. 2.5 saat sonra su seviyesi yavaş yavaş alçalmaya başlayınca eve yaklaşabildim. Göğsüme kadar olan suyun içinde gidip mutfak camını kırdım ve eşim ile kayınvalidemi kurtardım. Bu bir mucizeydi. MEVLÜT HASGÜL.
EN ACI YILDÖNÜMÜ
Kastamonu Bozkurt'ta sel felaketinde Aysel Erol ve çocukları Efe (9) ve Edanur Demirel kayboldu. İki kardeşin cansız bedenleri bulunurken, Erol'a hala ulaşılamadı. Gözü yaşlı koca Mehmet Erol, "Aysel ile 2 yıl önce evlendik. 16 Ağustos evlilik yıldönümümüz. İkimiz de ikinci evliliğimizi yapmıştık. Çocuklarını kendi evlatlarım gibi seviyordum. Ama üçü de beni bırakıp gittiler. Eşimin hala cenazesini bulamadık" dedi.
ÜÇ GÜN SONRA KAVUŞTULAR
Bozkurt'a bağlı Bayramgazi köyünde Fatma Altıntop mahsur kaldı. Üç gün sonra kurtarıldı. Altıntop, 3 gündür oğlu Samet'ten de haber alamadı. Abana'da oğlu ile bir araya gelince gözyaşlarına hakim olamadı.
KÖYLERE ACİL YARDIM
Buzkurt Darsu köyünde yaşayan Sevim Evkuran, 1999 depreminde Yalova'da olduğunu söyledi. "O dönem ile bu dönem arasında çok fark var. 1999 depreminin ardından 10 gün yerde, tarlada yattık. Hepsini gördük, yaşadık. Sel felaketinin ardından sağlık görevlileri gelince kendimi daha güçlü hissettim. Devletim var. Sağ olun, var olun" diye teşekkür etti.
FERİBOTLAR DEVREDE!
Sinop'a tatile gelenler, karayolunda yaşanan ulaşım sorunu nedeniyle feribotla tahliye edilmeye başlandı. Çatalzeytin ve Abana Limanları'nın hasar görmesinden dolayı İnebolu Limanı'na getirilen vatandaşlar, buradan karayolu ile evlerine gidiyor.
FACİA DAHA DA BÜYÜK OLURDU
Bozkurt'ta sel mağduru Mehmet Çakar, daha büyük faciadan, bir günle kurtulduklarını anlattı: Sel Çarşamba günü oldu. Perşembe günü pazar kurulacaktı. En az 20-25 köyden yüzlerce kişi pazara geliyordu. Sel bir gün sonra olsaydı, daha da çok can kaybı olurdu.
EŞYA TELAŞI!
Bozkurt'ta afetzedeler, sağlam kalan ancak girişleri su ve çamurla dolan apartmanlara, seyyar merdivenle girerek eşyalarını tahliye etti. Deniz Apartmanı'nda yaşayan Nurten Özçelik, "Eşyalarımıza bakmaya ve birtakım ihtiyaçlarımızı almaya geldik" diye konuştu.
FELAKETİN ORTASINDAKİ MASUMİYET
Bozkurt'ta yaşanan sel, çocukları da etkiledi. Bazı minik bedenler, felakete kurban gitti. Bölgede temizlik çalışmaları sürerken, küçük çocukların her şeyden habersiz çamur içinde oyun oynamaları dikkat çekti. Bu görüntüler, yürekleri titretti.
77 ÖLÜ 47 KAYIP 8 YARALI
AFAD, Kastamonu'da 62, Sinop'ta 14 , Bartın'da ise 1 kişinin hayatını kaybettiğini, 8 kişinin tedavilerine hastanelerde devam edildiğini belirtti. Kayıp sayısının ise 47 olduğu kaydedildi. Sel afeti sonrası Bartın'dan 341, Kastamonu'dan 1480, Ayancık'tan ise 560 afetzedenin tahliye edildiği açıklandı.
TOMRUK DENiZ
Sinop Ayancık'ta dere kenarına depolanan tomruklar, sel sularıyla füze gibi denize aktı. Tonlarca tomruk, adeta ağaç denizi oluşturdu.
