"ORYANTALİST YAKLAŞIMLARI REDDEDİYORUZ"
Değişim taleplerini görmezden gelmenin, Afrika kıtasına ve kıtanın Angola gibi güçlü ülkelerine de haksızlık olduğunu dile getiren Erdoğan, şu görüşleri paylaştı:
"Bu, adil olmadığı gibi sürdürülebilir de değildir. Aynı tabloya, bazı sömürgeci güçlerin Afrika kıtasına yönelik yaklaşımında da şahitlik ediyoruz. Afrika halklarının uğrunda milyonlarca evladını kurban vererek elde ettikleri bağımsızlık, özgürlük ve eşitlik kazanımlarını halen kabullenemeyenler var. Son dönemde bu hazımsızlığın yeniden nüksettiğine şahit oluyoruz. Bu ülkelerin, kendi kanlı tarihlerinin albenisinden bir an önce sıyrılarak, günümüzün gerçekleriyle yüzleşmeleri gerekiyor. Türkiye olarak, Afrika kıtasına yönelik Batı merkezli oryantalist yaklaşımları reddediyoruz. Afrika kıtasındaki halkları ayrım yapmadan bağrımıza basıyoruz."
Erdoğan, Angola Ulusal Meclisi'ne hitabında, Afrika kıtasındaki tüm halkları, hiçbir ayrım yapmadan, dost olarak gördüklerini ve muhabbetle bağırlarına bastıklarını söyledi.
Kıta ile ilişkileri ilerletirken Afrikalıların engin birikimlerinden de istifade etmeyi arzu ettiklerini belirten Erdoğan, bu amaçla 2005'ten itibaren pek çok adım attıklarını bildirdi.
Erdoğan, ilki 2008'de İstanbul'da, ikincisi 2014'te Malabo'da Türkiye-Afrika Ortaklık zirvelerinin düzenlendiğini anımsatarak, şöyle konuştu:
"Bu zirveler vesilesiyle ülkemizin, stratejik ortağı Afrika'ya olan muhabbetinin geçici ve menfaat eksenli olmadığını gösterdik. Kıtanın en büyük ihtiyacı olan nitelikli insan kaynağı yetiştirmek amacıyla burs programları başlattık. Türkiye burslarıyla yaklaşık 5 bin civarında Afrikalı öğrenciye lisans, yüksek lisans ve doktora alanında ücretsiz eğitim imkanı sunuyoruz. Son 25 senede mezun ettiğimiz 11 bin öğrenci ise Türkiye'nin gönül elçileri olarak Afrikalı kardeşlerimize hizmet ediyor. TİKA'dan Kızılayımıza, Maarif Vakfımızdan sivil toplum kuruluşlarına kadar tüm unsurlarımızla kardeşlerimizin yanında olmaya çalışıyoruz."
"AFRİKA'DA BUGÜN İTİBARIYLA 43 BÜYÜKELÇİLİKLE TEMSİL FAALİYETLERİNİ SÜRDÜRÜYORUZ"
Bu süreçte diplomatik ağın genişlemesine büyük önem verdiklerini belirten Erdoğan, Türkiye'nin, Afrika'da bugün itibarıyla 43 büyükelçiliğiyle temsil faaliyetlerini sürdürdüğünü vurguladı.
Ankara'da büyükelçiliği olan Afrika ülkelerinin sayısının ise 37'ye ulaştığını dile getiren Erdoğan, bu durumun, karşılıklı güvenin ve ortaklık anlayışının doğal bir yansıması olduğunu ifade etti.
"Türkiye, Afrika'nın sahip olduğu önemin farkındadır." diyen Erdoğan, Türkiye'nin tarihiyle kültürüyle insanıyla Afrika kıtasının tüm dünyaya kattığı zenginliklerin ve her alandaki muazzam potansiyelinin bilincinde olduğunu belirtti.
Erdoğan, Türkiye'nin, 33 milyonu bulan nüfusu, dinamik ekonomisi, çalışkan insanları, vizyoner siyasi liderliğiyle Angola'nın büyük, güçlü ve onurlu bir ülke olduğunun şuurunda olduğunu dile getirdi.
"İkili ilişkilerde bir taraf kazanırken diğerinin kaybettiği, birinin üretici diğerinin sürekli tüketici olduğu bir denklemi asla kabul etmiyoruz." ifadesini kullanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bizim amacımız birlikte kazanmak, birlikte kalkınmak, birlikte büyümek, birlikte yol yürümektir. Angola doğal kaynakları, maden ve petrol rezervleriyle bölgesinin parlayan yıldızıdır. Türkiye de eğitimden sağlığa, sanayiden enerjiye, ulaşımdan turizme kadar hemen her alanda yaptığı atılımlarl, dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biridir. Toplam nüfusları 120 milyona ulaşan ülkelerimizin birbirinden istifade edeceği pek çok imkan bulunuyor. Kıymetli dostum Cumhurbaşkanı Lourenço'nun da bizimle aynı kanaati ve hassasiyeti paylaştığını görmekten memnuniyet duyuyorum. Bu iradeyi, ilişkilerimizin geleceği açısından çok kıymetli görüyoruz."
Erdoğan, artmış olmasına rağmen Türkiye-Angola ticaret hacmindeki mevcut tablonun gerçek potansiyeli yansıtmadığını belirterek, şöyle konuştu:
"Gerek karşılıklı ziyaretlerimiz vesilesiyle imzalanan anlaşmalarla kuvvetlenen ahdi zemin gerekse de özel sektör temsilcilerimizin dinamizmi sayesinde, şu anda hedef 500 milyon dolarlık ticaret hacmi hedefimize kısa zamanda ulaşacağımıza inanıyorum. Firmalarımız, Angola'nın altyapısının geliştirilmesine ve üretim yelpazesinin genişletilmesine katkıda bulunmak için hizmete hazırdır. Her alanda kapsamlı iş birliklerine açığız ve hazırız."
Askeri ve güvenlik alanlarında da geniş iş birliği imkanlarına sahip olunduğuna işaret eden Erdoğan, bugün gerçekleştirilecek İş Forumu'nun, yeni fırsat pencerelerinin açılmasına vesile olacağını söyledi.
Erdoğan, parlamentolar arası ilişkileri geliştirmenin de öncelikleri arasında yer aldığını dile getirerek, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Angola ile Parlamentolar Arası Dostluk Grubu'muzu tesis ettik. Angola Meclisi bünyesinde de bir dostluk grubu kurulması hiç şüphesiz ilişkilerimizin gelişmesine büyük katkı sunacaktır." diye konuştu.
"İSTANBUL'DA 21-22 EKİM'DE 3'ÜNCÜ TÜRKİYE-AFRİKA EKONOMİ VE İŞ FORUMU DÜZENLENECEK"
İstanbul'da 21-22 Ekim tarihlerinde düzenlenecek 3'üncü Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu'nun Türkiye'ye ve kıtaya, Angola ile iş birliğinde yakalanan ivmeyi devam ettirme imkanı vereceğini belirten Erdoğan, "17-18 Aralık'ta yine İstanbul'da ev sahipliği yapacağımız 3'üncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvemizi de bu anlayış temelinde gerçekleştireceğiz. Sahraaltı Afrika ile ilişkilerimizin derinleştirilmesinde Angola'nın tecrübe ve yol göstericiliğinden faydalanmayı arzu ediyoruz. Bölgesinde ve ötesinde güvenlik, istikrar ve refaha katkı sunan Angola'nın bizlere yol arkadaşlığı yapacağına inanıyoruz. Bugün şahit olduğumuz tablo geleceğe dair umutlarımızı daha da artırmıştır." dedi.
Erdoğan, konuşmasını bitirirken Angola'nın milli kahramanı Aguştinyu Netu'nun, "Anacığım, yurdum/Şimdi değiştik artık/Kendimiz kurtardık/Boynumuzu boyunduruktan/Ve dönüşü yok artık bu yolun." dizelerini okudu.
Erdoğan, Angola Devlet Başkanı Manuel Gonçalves Lourenço'ya misafirperverliği için teşekkür ederek, Angola Ulusal Meclisi'ne de hitap etme imkanı verdikleri için şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan hitabının ardından Angola Ulusal Meclisi milletvekilleri tarafından ayakta alkışlandı.
Erdoğan, Meclis'ten ayrılırken şeref defterini de imzaladı.
Mecliste, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Efkan Ala, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da hazır bulundu.
Erdoğan daha sonra, Angola'nın bağımsızlığını kazandığı 1975'ten 1979'daki ölümüne kadar ilk devlet başkanlığı görevini yürüten Dr. Antonio Agostinho Neto adına yapılan anıtı ziyaret etti.
NETO'NUN MEZARINI ZİYARET ETTİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Angola'nın ilk Cumhurbaşkanı Dr. Antonio Agostinho Neto'nun anıt mezarını ziyaret etti. Anıt mezara Türk bayrağı şeklinde çelenk koyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret defterini imzaladı.
RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Angola'nın başkenti Luanda'da Angola Cumhurbaşkanı Joao Manuel Gonçalves Lourenço tarafından resmi törenle karşılandı.
Erdoğan için Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Lourenço, Başkan Erdoğan'ı makam aracından inişinde karşıladı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Luanda'da Angola Devlet Başkanı Manuel Gonçalves Lourenço ile ortak basın toplantısı düzenledi.
İşte Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
Eğitim, tarım, sanayi, gümrük, Turizm alanlarında 7 anlaşmayı imzalamış olduk.
TİCARET HACMİ HEDEFİ
Temmuz ayında ikili ticaret hacmi hedefini 500 milyon dolar olarak belirledik. Bilhassa Türk özel sektörünün yatırımlarıyla 'win-win' esasına göre yapılacak bu yatırımlarla işadamlarımızın etkinliği daha da artacaktır. Angola'da aynı zamanda istihdamın artmasına da neden olacaktır. Terörle mücadele konusunda Angola makamlarının yanında olmayı sürdüreceğiz.