Girdiği 10 seçimi de kaybeden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 2023'e giden süreçte tehdit dilini kullanmaya başladı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile adaylık yarışı artık gün gibi ortada olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kendini ön plana çıkarmak için sosyal medya hesabı üzerinden etkisi düşük videolar paylaşıyor.
AÇIK AÇIK TEHDİT ETTİ
Son olarak hafta sonu bir video yayınlayan Kemal Kılıçdaroğlu 18 Ekim tarihini işaret ederek memur ve bürokratları tehdit etti.
Twitter üzerinden "Bu ülkenin bürokratlarına sesleniyorum; halkımızı da şahit olmaya davet ediyorum." notuyla bir video paylaşan Kılıçdaroğlu tehdit dilini kullanarak şu skandal ifadelere imza attı:
"Sevgili halkım, bugün devletimize hizmet eden memurlarımıza, yani bürokratlarımıza önemli bir hususta seslenmek istiyorum. Sizi de buna şahitlik etmeye davet ediyorum.
Unutmayın; Türkiye Devleti'ni, şahıs devletine dönüştürmüş bir kişi ve ailesi var. Bu şahsın ve ailesinin, kişisel çıkarlarına hizmet etmeye zorlanmış bir kısım devlet memurları var. Bazıları çok baskı altında. Ancak unutulmamalıdır ki; devlete değil, şahsi çıkarlara hizmet etmenin sorumluğu var. TÜGVA rezaletini hep beraber izliyoruz. Lağım kokusu yine her yeri sardı. Şahıs ve ailesi vakıf süsü verdikleri bir paralel yapı ile devleti zapturapt altına almaya çalışmış.
MEMURLARI HEDEF ALDI
Sevgili halkım, herhalde neyi çaldıklarını farkındasınız. Çalınan çocuklarınızın memuriyetidir. Yani geleceğidir. Bu sistemde Erdoğan ve şürekasının kurdukları vakıfların tezgahından geçmeyenlerin, memur olmalarının neredeyse imkansız hale getirildiği görülmektedir. Daha önce memur olanların da görevde yükselmeleri TÜGVA tezgahından geçmelerine bağlanmıştır. Böylece kamuda yapmak istedikleri ne kadar illegal iş, rant, mafyatik çıkar varsa, bunları yapacak memur militanlar düzene eklenmiştir. Şimdi, hepimizin gördüğü bildiği bir şey daha var. İktidarın değişmesine az kaldı. İktidar değiştiğinde, soruşturmalar başlayacak ve eminim ki bu bürokratların bir kısmı eminim ki; "efendim, emir aldık, uygulamak zorunda kaldık" diyecekler. İşte bunu diyerek sıyrılırım diye düşünen, sarayın baskısına boyun eğerek kanun dışına çıkmış o devlet memurlarına buradan seslenmek istiyorum.
ERDOĞAN'A İFTİRA, BÜROKRATLARA TEHDİT
Cenap Şahabettin'in bir sözü var. Der ki; En ağır angarya, faydasızlığından emin olduğunuz işi vazife namına ifa etmektir.
Açıkça söylüyorum; vazife namına mafyatik düzene hizmet edemezsiniz. Kanun dışı işleri emir olarak telaki edemezsiniz. Siz Erdoğan ailesinin değil, bu devletin şerefli memurlarsınız. Kamil akla gelmeniz için Kılıçdaroğlu abinizin, amcanızın bu size son çağrısıdır. 18 Ekim Pazartesi itibariyle bu düzenin illegal isteklerine verdiğiniz tüm desteğin sorumluluğu size de ait olmaya başlayacaktır. 'Emir almıştım' diyerek bu kirli işlerden sıyrılamazsınız. Size kanun dışı her ne yaptırılıyorsa Pazartesi itibariyle durun. Bu illegal paralel sistemlerden elinizi eteğinizi çekin. Size bunu yaptıranlara farklı bir muamele olacak elbet. Çünkü, Sadi'nin dediği gibi; Zalimleri bağışlamak, yoksullara cefadır. Söylediklerimi özetlemem gerekirse; Türkiye Devleti yeniden halkın devleti olma yoluna girmiştir. Kurumları bir şahsın ve ailesinin ahırına dönüştürenler, elbette ki hesap verecektir. TÜGVA benzeri vakıfların üzerine örttükleri devletin malları hazineye iade edilecektir. Sizler hala bu pislikten kendinizi sıyırma şansına sahipsiniz. Bu şansı kullanın. Siz de şahit olun sevgili halkım. "