FETÖ'NÜN SIKLIKLA KULLANDIĞI METODU KULLANDILAR
SABAH Özel İstihbarat Bölümü, güvenilir kaynaklardan edindiği bilgiler doğrultusunda yürüttüğü bir aylık saha çalışması sonucunda Mossad casuslarının isimlerine ve fotoğraflarına da ulaştı.
MİT'in yürüttüğü operasyon neticesinde çökertilen casusluk şebekesinin özellikle bir hücresi önemli. Bu hücrenin üyeleri, İsrail gizli servisi Mossad'ın saha sorumluları ile ağırlıklı olarak yurtdışında irtibat kurdu, görüştü. Bu görüşmelerden sonra İsrail devleti için önem arz eden bilgi ve belgeler istihbari yöntemlerle elde edildi ve istihbarat terminolojisinde 'case officer' adı verilen saha sorumlularına verildi. Bu süreçte FETÖ'nün sıklıkla kullandığı metot olan umuma açık büfe ve ankesörlü telefon yöntemiyle haberleşme sağlandı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan veya yabancı uyruklu öğrencilerle ilgili özel bilgiler para karşılığında Mossad'a iletildi. Türkiye'nin, ülkemizdeki İsrail muhalifi Filistinlilere ne tür imkân ve kolaylıklar sağladığına ilişkin de bilgi toplayan şebekenin önemli isimlerinden olan ve aynı zamanda ödemeler konusunda canlı kuryelik de yapan A.B.'nin, 2015'in son aylarında ülkemize giriş yaptığı belirlendi. İlginç olan A.B.'nin Haziran 2021'de Maltepe'de polise kayıp şahıs olarak bildirilmiş olmasıydı. Kayıp ilanı sayesinde hücrenin dikkat çekmeden çalışması hedeflendi, ancak MİT o sırada zaten takipteydi.
Mossad'a para karşılığı çalışan A.B., Mossad'a bağlı olduğu anlaşılan 307….. numaralı İsrail pasaport hamili saha sorumlusu A.Z. ile irtibat kurdu. A.B.'ye yaptığı casusluk faaliyetleri için bu yıl 10 bin dolarlık ödeme yapıldı. Casusluk şebekesinin bir diğer önemli üyesi R.A.A. da yine hakkında kayıp şahıs ilanı bulunan biriydi. R.A.A., 27-28 Haziran 2021'de Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'e gitti ve burada Mossad'ın saha yöneticileri ile görüştü. Bu şahsın da canlı kurye vasıtasıyla elden 1000 ve 1200 ABD Doları teslim aldığı belirlendi. Şebekenin bu hücresinin üçüncü üyesi olan M.A.S. ise Mossad'ın talimatıyla iki kez İsviçre'nin Zürih kentine gitti ve burada Mossad saha sorumlularıyla görüştü. M.A.S.'nin irtibatta olduğu Mossad mensubu da M.C. idi. Diğer iki hücre üyesiyle uyumlu biçimde bu kişi hakkında da kayıp şahıs ilanı verilmişti. SABAH'ın ulaştığı bilgi ve belgelere göre, Cemal Kaşıkçı cinayetinin çözülmesinden bu yana gerçekleşmiş en büyük casusluk operasyonunun diğer ayrıntıları şöyle: MİT İstihbarata Karşı Koyma Başkanlığı ve İstanbul MİT Bölge Başkanlığı koordinesindeki 200 kişilik ekip, İsrail gizli servisi Mossad'ın 15 kişiden oluşan 5 ayrı hücrenin Türkiye'deki İsrail muhalifleri ve ülkemiz aleyhine faaliyet yürüttüğünü belirledi.
Bütün hücreler takriben bir yıl boyunca teknik ve insana dayalı istihbarat yöntemleriyle adeta gölge gibi izlendi. Mossad ajanlarının Filistinlilerin, Türkiye'deki üniversitelere hangi yolları izleyerek girdiği, Türk hükümeti ve belediyelerin Filistinlilere ne tür imkânlar ve kolaylıklar sağladığına yönelik istihbarat çalışması yürüttükleri saptandı. Beş istihbarat timinden oluşan Mossad şebekesi, ulaşılan bu bilgileri birer fişleme dosyaları içeren biyografik istihbarat raporlarına dönüştürdü ve sonra da internet tabanlı kripto programlarla yurt dışındaki Mossad yetkililerine gizlice gönderdi. Şebeke ayrıca Türkiye'de faaliyet gösteren çeşitli dernek ve kuruluşlar hakkında araştırma yaptı ve elde ettiği bilgileri İsrail gizli servisinin görevlilerine verdi. Parayla devşirilen casusluk şebekesinin, ulaştığı bilgileri Mossad'la on binlerce dolar ve euro karşılığında paylaştığı anlaşıldı.
TEKNİK ÜNİVERSİTELERDE OKUYAN ÖĞRENCİLERİ FİŞLEDİLER
Uzun süren teknik ve fiziki takip ve tarassut faaliyetlerinin sonucunda MİT elindeki bilgileri İstanbul Emniyet Müdürlüğü'yle paylaştı ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleriyle birlikte yürütülecek operasyon için düğmeye basıldı. 7 Ekim'de İstanbul, Sakarya, Düzce, Kocaeli'nde ikamet ettikleri belirlenen 15 ajan eşzamanlı operasyonla gözaltına alındı. MİT, şüphelilerin, ülkemizdeki STK'lar ve teknik üniversitelerde okuyan öğrencilerin profillerini çıkararak oluşturdukları fişleme dosyalarını yurtdışındaki Mossad ajanlarıyla paylaştığını saptadı. Bu profillerde hedef isimlerin ev adresleri, iletişim bilgileri ve özel hayatlarına dair fotoğrafları yer alıyordu. Mossad'ın, hakkında biyografik istihbarat çalışması yaptığı hedeflerin profilleri incelendiğinde casusluk faaliyetinin makro amacı da ortaya çıkarıldı. Buna göre Mossad, Türkiye'de savunma sanayiinde elektrik, elektronik, yazılım ve mühendislik alanlarında rol alabilecek hedeflere yönelmişti. Çünkü ODTÜ, İTÜ ve YTÜ gibi alanında yetkin üniversitelerin parlak yabancı öğrencileriyle ilgileniyorlardı. Ajanlar özellikle elektrik- elektronik, yazılım, mühendislik gibi bölümlerde okuyan, savunma sanayiinde rol alabilecek öğrencileri Mossad'a raporluyordu.
BITCOIN OLARAK ÖDEME YAPILDI
15 Mossad ajanının, verdikleri biyografi raporları karşılığında Western Union, Moneygram gibi para transfer şirketleri ile ödeme aldıkları, ayrıca Bitcoin'in de ödeme için kullanıldığı belirlendi. Ajanların, canlı kurye sistemi diye tanımlanan sistemi de kullanarak elden ödeme aldıkları ve bunun yanı sıra da Türkiye'de yurt dışıyla havale işlemleri yapabilen havale ofisleri, kuyumcu ve market gibi noktalardan ödeme aldıkları tespit edildi.