Cumhuriyet Halk Partisi'nin 14. katındaki kozmik odada strateji belirlendiği konuşulan Kılıçdaroğlu mevcut politikalarına zarar verdiğini düşündüğü kim varsa partiden tasfiye etti.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin 14. katındaki kozmik odada strateji belirlendiği konuşulan Kılıçdaroğlu mevcut politikalarına zarar verdiğini düşündüğü kim varsa partiden tasfiye etti.
CHP'de dün toplanan Yüksek Disiplin Kurulu, eski CHP Milletvekili ve parti üyesi olan Mehmet Sevigen'i ihraç etti.
Mehmet Sevigen'in parti yönetimine yönelik uzun süredir gelen eleştirileri söz konusuydu. Sevigen en son CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözde "helalleşme" açılımına bir tepki göstermişti. Bu açılımı FETÖ ve PKK'ya göz kırpmak olarak değerlendirmişti. Bu sözlerinin ardından CHP'nin Yüksek Disiplin Kurulu'na ihraç istemiyle dosyası ulaştı. Ve dünkü Disiplin Kurulu toplantısında Mehmet Sevigen'in ihracı yönündeki karar onaylanmış oldu.
Mehmet Sevigen de bundan sonraki süreçte yargıya başvuracak. Sevigen kendisine haksızlık yapıldığını da ifade ediyor.
"İNSAN İÇİNE ÇIKAMAZ HALE GETİRECEĞİM"
CHP'nin ulusalcı ismi, karar öncesi tepkisini şöyle ortaya koymuştu:
"Cumhuriyet Halk Partisi yönetimini insan içine çıkamaz hale getireceğim."
"SABAH GAZETESİ VE SAĞ KÖKENLİ GAZETELERE DEMEÇ VERİYORSUNUZ"
Sevigen, ihraç sürecini şöyle özetledi:
"CHP İstanbul üyesi olduğum için, İstanbul İl Disiplin Kurulu parti üyeliğinden çıkarmıştı. Ben de Ankara'ya müracaat ettim. Ankara da İstanbul'un kararını bozdu. Altı aylık bir süre geçtikten sonra tekrar ilden bir yazı geldi, 'Kemal Bey'i eleştiriyorsunuz, Sabah gazetesi ve sağ kökenli gazetelere demeç veriyorsunuz' diye… Tekrar disipline verdiler, o zaman ben de yeniden Ankara'ya müracaat ettim. Aynı sürecin yaşanacağını söyledim, uyardım. Bu partinin ikinci dönem kurucusuyum ben. Hiç kimse yokken ben vardım. Oturdukları koltukta benim emeğim var. DSP'den milletvekili olarak geldim. Bu işin çocuk oyuncağına döndüğünü, partinin bakanı ve kurucusu olduğumu söyledim. Şimdi öğrendiğime göre; İstanbul'un verdiği ihraç kararını onaylamışlar. Gerekçeli kararı bekleyeceğim."
"CHP'NİN ALTINDAKİ ÇALILARI TEMİZLİYORLAR"
Başka bir partiye geçip geçmeyeceği sorusuna ise Mehmet Sevigen şu yanıtı verdi:
"Muharrem'in dediği gibi partiye çöken bir grup var. Ulu çınar Cumhuriyet Halk Partisi'nin altındaki çalıları temizliyorlar. Muharrem gitti, Mustafa gitti, Yılmaz Ateşler gitti. En son mücadele eden bendim, beni de göndermeye çalışıyorlar. Hukuki mücadelem devam edecek. Kimsenin gönlünden de partiyi atamazlar. Bunları mı bırakacağız partiyi, Atatürk'e kefere diyene, PYD'ye PKK'ya terör örgütü demeyenlere… Atatürk yıldığı dönemlerde Nutku okuyup tekrar ayağa kalkarmış, biz de o konuda aslan gibiyiz, partiyi bırakmayız."
Öfkeli olan Sevigen, "Gerekçeli kararı bekliyorum. Kemal Bey ve etrafında partiye çöken 4-5 kişi var. Bu partiye çökenlerden bu partiyi temizleyeceğiz." dedi.
"BANA KEMAL BEY'İ ELEŞTİREMEZSİN DİYE YAZI GÖNDERDİLER"
CHP İstanbul'un kendisine ihraç istemi ile ilgili bir süreç başlattığını hatırlatan Sevigen, Ankara'dan kararın döndüğünü ve kendisine Kılıçdaroğlu'nu eleştirme talimatı verildiğini söyledi. Sevigen, "Bana, 'Kemal Bey'i eleştiremezsin diye yazı gönderdiler.' Kemal Bey kim? Kemal Bey kendisini tövbe haşa ilah mı görüyor? CHP Genel Başkanı her dönem eleştirilebilmiştir. Kemal Bey eleştirilemez diye bir şey mi var! Ben bu talimatı kabul etmedim" dedi.
"ATATÜRK'ÜN PARTİSİNİ PKK'YA TERÖR ÖRGÜTÜ DİYEMEYENLERDEN TEMİZLEYECEĞİZ"
Sevigen, karar sonrası Kılıçdaroğlu ve yönetimine ateş püskürerek, "Gerekçeli kararı bekliyorum. Kemal Bey ve etrafında partiye çöken 4-5 kişi var. Bu partiye çökenlerden bu partiyi temizleyeceğiz. Mücadelemiz sürecek. Hukuki ve siyasi mücadeleye devam edeceğiz. Atatürk'ün emanetini, Atatürk'e 'kefere' diyenlere, PKK'ya PYD'ye 'terör örgütü' diyemeyenlere, FETÖ'den bu partiyi temizleyemeyenlere teslim etmeyeceğiz." dedi.
Sevigen, gerekçeli karar sonrası harekete geçeceğini, haksızlık tespit etmesi durumunda ise çok daha sert bir mücadele yürüteceğini söyledi.
Sevigen, "Bizim bu partide Kılıçdaroğlu'ndan fazla emeğimiz vardır. Kemal Bey bizim yanımızda kim! Biz bu partiye yıllarca her kademede hizmet ettik. Bizi ayağa düşürmelerine izin vermem. Gerekçeli karar sonrası bakacağım, bir haksızlık varsa kavga etmek istemiyordum ama onları sokağa çıkamaz hale getireceğim." dedi.
SABAH GAZETESİNE ŞÖYLE KONUŞMUŞTU
Sevigen, 16 Ağustos 2021 tarihinde, Sabah gazetesine verdiği röportajdaki ifadeleri şöyle:
"Kılıçdaroğlu ve ekibi, CHP'nin tüm kırmızı çizgilerini ortadan kaldırdı. Eleştirebilirsin ama yurt dışında ülkemizi temsil ederken değil. Şimdi böyle dedim diye yine parti içinde eleştiri yağmuruna tutulacağım. Ama hakkını da teslim etmek gerekiyor. Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ayrı siyasi görüşe sahip olsam da ülkeye katkısını göz ardı edemeyiz. Erdoğan'ı il başkanlığı döneminden beri tanıyorum. O il başkanıyken ben de DSP'nin il başkanıydım.
Kılıçdaroğlu'nu partiye sokan bizim o dönemki yönetim kadromuz. Deniz Bey, Kılıçdaroğlu'nu parti meclis üyeliği, milletvekilliği, grup başkan vekilliği, büyükşehir belediye başkanlık adayı gösterdi. İş Bankası yönetim kurulu üyeliği verdi. Peki o ne yaptı? İlk fırsatta Baykal'ın yakın çevresinde siyaset yapan arkadaşlarımızı uzaklaştırdı."
CHP'NİN 14. KATINDAKİ KOZMİK ODASI VE EMİRLERİ İLETEN KİŞİ RASİM BÖLÜCEK
Parti içi kumpas iddiaları, çete suçlamaları ve 10 yılda gerçekleşen yüzlerce tasfiye... Ulusal kanata göre CHP'nin 14. katı ve bu katta bulunan Kılıçdaroğlu'nun Başdanışmanı Rasim Bölücek bu kararları tayin eden isim olarak görülüyor.
Deniz Baykal'a kaset kumpasının ardından genel başkanlık kolltuğuna oturan Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasi stratejisini burada belirlediği, milletvekillerinin hatta parti yöneticilerinin bile sonradan haberdar olduğu ve kararların burada alındığı Ankara kulislerinde konuşuluyor.
CIA casusu Enver Altaylı ile bin 200'e yakın görüşme yaptığı belirtilen Bölücek hakkında henüz bir dava bile açılmış değil.
CHP'den dışlanan ulusal kanadın iddialarına göre Kılıçdaroğlu'na emir veren ve politikalarını belirleyen Bölücek'ten başkası değil.
YILMAZ ATEŞ'İN AKIBETİNİN AYNISI
Geçtiğimiz yıllarda ana muhalefet partisinde benzer ihraçlar söz konusu olmuştu. CHP'de ulusalcı çizgide siyaset yapan isimlerden eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş de, "Cumhuriyet Halk Partisi FETÖ'ye teslim oldu." ifadeleri nedeniyle disipline sevkedilmiş ve ardından da yine ihraç kararı alınmıştı.
3 ULUSALCI İSİM DE CHP'NİN DIŞ POLİTİKA EKSENİNDEN KAYDIĞI İÇİN İSTİFA ETMİŞTİ
CHP'nin özellikle dış politikasına yönelik de eleştiriler söz konusuydu.
CHP'nin ulusalcı çizgiden uzaklaştığını, Atatürk çizgisinden uzaklaştığını ve özellikle de milli dış politika ekseninden uzaklaştığı yönünde gelen eleştiriler vardı. Mehmet Ali Çelebi, Hüseyin Avni Aksoy ve Özcan Özel bu konuyla ilgili duydukları rahatsızlıktan dolayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bir mektup göndermişlerdi. Özellikle CHP'nin HDP'ye yakınlaşmasına itirazlarını belirtmişlerdi. Ancak o mektup da Kılıçdaroğlu'ndan karşılık bulmadı. Bu yüzden 3 milletvekili CHP'den istifa etmişlerdi.
Bundan sonraki parti içindeki ulusalcı kanattan bu konuda sert eleştirilerin geleceği gelen kulis bilgileri arasında...