Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının (MİT) operasyonuyla yakalanarak Türkiye'ye getirilen Necip Hablemitoğlu suikastı şüphelilerinden Nuri Gökhan Bozkır'ın gözaltı süresi uzatıldı.
Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığının (MİT) operasyonuyla yakalanarak Türkiye'ye getirilen Necip Hablemitoğlu suikastı şüphelilerinden Nuri Gökhan Bozkır'ın gözaltı süresi uzatıldı.
Necip Hablemitoğlu
Hablemitoğlu suikastı soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde bulunan Bozkır'ın gözaltı süresinin uzatılması için sulh ceza hakimliğinden talepte bulundu.
Bunun üzerine Bozkır, sağlık kontrolünün ardından polis tarafından Ankara Adliyesine getirilerek, nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarıldı.
GÖZALTI SÜRESİ 4 GÜN UZATILDI
"Örgüt üyeliği" ve "tasarlayarak öldürme" ile suçlanan zanlının beyanını alan hakimlik, savcılığın talebini kabul ederek gözaltı süresini 4 gün uzattı.
Peki Hablemitoğlu cinayetinin perde arkasında ne var? FETÖ'nün CIA ile bağlantısı nasıl deşifre oldu? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan Sabah gazetesi Haber Müdürü Nazif Karaman ve Sabah gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek değerlendirdi.
TERÖR ÖRGÜTÜ LİDERİ DİYEN İLK İSİM
Nazif Karaman, "Fetullahçı polisler bu soruşturmayı karartıyorlar ve gerçeklerin ortaya çıkmasına engel oluyorlar. Neden çünkü son yıllarda yaptığı çalışmalarla neredeyse ilk olarak FETÖ diyen bir isim. FETO için terör örgütü lideri diyor. Devleti ele geçirmek istediğini söylüyor." dedi.
İşte Karaman'ın o açıklamaları;
FETÖ'nün din devleti amacı taşıdığını, devleti ele geçirmek için militan yetiştirdiğini ifade etti. Gülen Ankara 2 Nolu DGM'de yargılanıyordu. Davayı açan DGM savcısı Nuh Mete Yüksel bazı ek deliller sundu.
CIA- GÜLEN BAĞLANTISI
Yüksel Habletmitoğlu'nun 'Etki ajanları-Nüfuz casusları ve Fethullahçılar' adlı çalışmasını mahkemeye sundu. Çalışmada Gülen hareketinin CIA ile bağlantısı deşifre ediliyordu.
Ölmeden önce Köstebek isimli kitap çalışmasını yürüyordu ve FETÖ tehlikesine ışık tutacaktı. FETÖ çatı iddianamesinde Hablemitoğlu suikastı dosyasının örgüt üyesi polisler tarafından bilinçli olarak karartıldığı belirtildi.
BOZKIR UKRAYNA'YA KAÇMIŞTI
Gökhan Nuri Bozkır'ın Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma' ve Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği'nce 'Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma - Tasarlayarak Öldürme' suçlarından yakalama kaydı bulunduğu kaydedildi.
Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde 8 Eylül 2015'te yakalanan ve içinde bomba yapımında kullanılan mühimmat bulunan 'Soğan Tırları' soruşturması kapsamında hapis cezası alacağını anlayan Bozkır'ın Ukrayna'ya kaçtığı aktarıldı. Ukrayna'da bulunduğu dönemde Türkiye'ye iade edilmesine ilişkin süreç devam ederken FETÖ söylemlerini kullanarak Türkiye, Türk devlet kurumları ve devlet büyükleri aleyhine asılsız iddialarda bulunan Bozkır'ın Ukrayna makamlarına yaptığı iltica talepleri reddedilmişti. Bozkır adli işlemlerinin gerçekleştirilmesi için emniyete teslim edildi.
FİRARİ CAN DÜNDAR İLE BOZKIR'IN BAĞLANTISI
Firari Can Dündar, , 'MİT Tırları Davası' ile ilgili Türkiye'nin terörist gruplara silah gönderdiğine dair bilgi, belge temin etmesi ile tanıklık yapması karşılığında Nuri Gökhan Bozkır'ı destekleme vaadinde bulunmuştu. Dündar'ın, Nuri Gökhan Bozkır'dan hazırlayacağı bir belgeselde kullanmak üzere, Ukrayna'dan temin edildiği ve Türkiye tarafından Libya'ya gönderildiği iddia edilen mühimmatların son kullanıcı belgelerini talep ederek Türkiye'yi uluslararası camiada zor duruma sokmaya yönelik çalışma yürüttüğü belirtildi.
Necip Hablemitoğlu
MAFYA TARAFINDAN KORUNDU
Bozkır, Necip Hablemitoğlu cinayeti davası nedeniyle hakkında Kırmızı Bülten ile aranma kaydı bulunan ve Ukrayna'ya yaptığı iltica başvuruları reddedilince Türkiye'ye iade edileceği korkusuyla organize suç gruplarıyla illegal ilişkilerini kullanarak Ukrayna'dan Romanya'ya kaçtığı ve Romanya'da mafya tarafından korunduğu belirtildi. Romanya'da bulunduğu dönemde Can Dündar, 'Sınır Tanımayan Gazeteciler' isimli oluşumdan Marcus Bensmann ve Detsche Welle görevlilerinden oluşan gazeteci ekibiyle Zoom uygulaması üzerinden gerçekleştirdiği görüşmelerde Nuri Gökhan Bozkır'a, Türkiye tarafından sözde terörist gruplara gönderilen silah, mühimmata ilişkin ticari bilgi, belgeler ve görsel dokümanlara ihtiyaç duyulduğu, Suriye'de birlikte çalıştığı ve malzeme dağıtımında yer alan görevlilerin kimler olduğu, Türkiye tarafından Libya'ya sözde sevk edilen malzemelerin gönderilme yöntemi ile güzergahlarına ilişkin sorular yöneltti kaydedildi.
BAŞKAN ERDOĞAN DUYURMUŞTU
Başkan Erdoğan, geçtiğimiz günlerde katıldığı canlı yayında Nuri Gökhan Bozkır'la ilgili şunları söylemişti:
"İlk defa bu programda açıklayacağım. Necip Hablemitoğlu FETÖ'nün devlet içerisindeki kadrolaşmalarını anlatan Köstebek isimli kitabını yayınlayamadan öldürülmüştü. MİT uzunca süredir bu suikastın zanlılarından olan Nuri Gökhan Bozkır'ın izini sürüyordu. İstihbaratımızın bu kişinin Ukrayna'da saklandığını tespit etti. Bu şahsın yakalanarak ülkemize getirilmesi konusunda Zelensky ile de bunu konuştuk."
"ÜLKEMİZ ADALETİNE HESAP VERİYOR"
Açıklamalarına devam eden Erdoğan, "Bu kişi Hablemitoğlu cinayetinin zanlısı olarak şu anda ülkemiz yargısına hesap veriyor. İstihbarat teşkilatımızın buradaki yakın markajı, muhataplarıyla olan sıkı diyaloglarla birlikte bu iş neticelendi. FETÖ ile irtibatı yanında DEAŞ terör örgütüne silah ve mühimmat temin ettiği bilinen bir kişi. Bu olayın zanlısının yakalanıp ülkemize getirilmesi geçmişteki faili meçhul cinayetlerin aydınlatılma konusundaki kararlığımızın bir ispatıdır. Devletimize ve milletimize ihanet eden şebekelerin her zaman oyunlarını bozduk. Güvenlik meseleleri bizim için bir bütündür. Her çeşidinden terör örgütü ve suç şebekesiyle mücadelemizi sürdürüyoruz. Dünyanın neresine giderseniz gidin Türk adaleti önüne gelip hesap vermekten kurtulamayacaksınız." şeklinde konuştu.
