BAY KEMAL'İN ELEKTRİK VAADİ
Biz vatandaşımızın bu noktada huzurunu istiyoruz. Bunlar seçim öncesi 'suya indirim getireceğiz' dediler. Ağaları da Şanlıurfa'yı bize verin, biz de bundan böyle elektriği size bedava verelim dediler. Elektriğin kimde olduğundan haberi yok. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda. Bakanlık nerede? AK Parti iktidarında. Elektrikte enerji ile ilgili tüm adımları atıyor, vatandaşımıza zulmetmeyen bir süreci çalıştırıyoruz.
Seçim öncesi söz verdin, koltuğa oturunca unutanlardan oldun. Meclis'te arkadaşlarımız bunların bu talebine evet demediler. AK Partili belediyelerin olduğu yerde en az yüzde 7 indirim yapmak suretiyle vatandaşımızı su parasında rahatlatacaklar. Bizimki lafta kalmaz. Tüm belediyelerimiz bu adımı atmak suretiyle ana muhalefete, yavrularına hepsine buradan sinyali veriyoruz. Seçim döneminin dışında biz bugün bu açıklamayı yapıyoruz, süratle arkadaşlarımız Meclis'lerinden bunu geçirmek suretiyle vatandaşımızı rahatlatacaklar.
MARKETLERİN ETİKET OYUNU
Hayat pahalılığının belini de biz kıracağız. Marketler, çarşı pazar eğer vatandaşımıza hububatta, meyvede hala zulmetmeye devam ediyorsanız tüm dolaşan denetim ekiplerimizle sizlerin sırtına bineceğiz.
Fırsatçılık yaparak halkımızı mağdur edenleri affetmeyecek, hepsinden yaptıklarının hesabını soracağız. Her şey sırasıyla olacak, vakti zamanında yapılacak.
Bizi asıl zorlayan tarih boyunca hep olduğu gibi içimizdeki gafiller, muhterisler, mankurtlardır. Türkiye bu iç mücadeleden, içeriden yediği yumruklardan çekmiştir. Biz hedeflerimize doğru yürüyüşümüzden taviz vermesek de can sıkıcı tablodan üzüntü duymadan edemiyoruz.
Son günlerde Kılıçdaroğlu sık sık meydan okuyor, 'Karşıma çık' diye yeri göğü inletiyor. Halbuki biz sandıkta Kılıçdaroğlu'nun karşısına çok çıktık. Biz Kılıçdaroğlu ile dolaylı ya da doğrudan olarak olarak 10 kez karşı karşıya geldik, 10'unda da kendisini sandığa gömdük. Bay Kemal, senin kıratın buna yetmez. Biz sana oturduğun koltukta meşruiyet sağlamayız. Bizim işimiz var.
Bizim yuvarlak masalarda falan işimiz yok. Neler konuşuyorsunuz hepsi ortada. O masan bir şey çıkmaz. Unutkanlığınıza geldi herhalde HDP'yi niye almadınız ya onu da yanınıza alın. Herhalde şimdi de ziyarete gidersin. Ziyarete git ki unutulduklarını anlamasınlar. Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin başına getirilmesi, orada tutulması henüz kendisine verilen misyonu tamamlamadığının işaretidir.
Sıkıntılarımız var ama elimizdeki imkanlarımız çok daha kıymetli. Türkiye, vatandaşları can ve mal güvenliği taşımayan bir ülkedir. Türkiye, artık 30 milyona dayanan istihdamıyla insanının çalışacak iş sıkıntısı çekmediği bir ülkedir. Türkiye, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kendi içinde kapandığı dönemde krizi fırsata çevirerek sürekli vites yükselten bir ülkedir. Türkiye bugünkü konumuna öyle kolay da ulaşmamıştır. AK Parti olarak son dönemde de Cumhur İttifakı olarak asırlara sari demokrasi mücadelesini tarihimizin en üst seviyesine çıkarmayı biz başardık. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden bir haline getirmeden bu mücadeleyi bırakmayacağız. Sözümüz öyle kifayetsiz, muhteris üfürmesi değildir. Biz çareyi dışarda aramadık, ülkemize güvendik. Milletimizden aldığımız güçle her alanda 7 düvele meydan okuma pahasına ülkemizin haklarını savunuyoruz.
DEĞİŞİMİN YÜKSELEN YILDIZI TÜRKİYE
Dünya yeni ve köklü bir değişimin sancılarını yaşıyor. Değişimin yükselen yıldızı Türkiye'dir. Siz kendi ülkelerinin yükselişini engellemek için dibe çekmeye çalışanlara aldanmayın. Onların hayalindeki yönetim darbe yönetimidir. Hırsızlık, taciz, tecavüz yapanları kollayarak kimseyi umursamadıklarını gösteriyor. Tek vaatleri, eski Türkiye'yi geri getirmek.
SIKINTILAR GELİP GEÇİCİ
Bugünlerde yaşanan sıkıntılar gelip geçicidir. Bu sıkıntıları atlatıp, ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştırdığımızda verdiğimiz tüm emeklerin karşılığını almış olacağız. Yaşanan sıkıntıların da farkındayız. Biz çalışacağız, milletimiz sabredecek. İnşallah güzel günlere hep birlikte kavuşacağız.
ÖĞRETMEN SAYISINI 1.2 MİLYONA ULAŞTIRDIK
Hükümete geldiğimiz günden beri önceliklerimizin başına eğitimi koymamızın bir nedeni vardı. Salgın döneminde de bu önceliğimizden taviz vermedik. Bu yılın ilk dönemini yüz yüze eğitimle tamamladık. Yüz yüze eğitime devam ediyoruz. 2000'li yıllarda 500 binlerde olan öğretmen sayısını 1.2 milyona ulaştırmış bir ülkeyiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu da çıkardık.