Cumhuriyet Halk Partisi'nin karıştığı rant ve vurgun artık parti içi savaşların başlamasına sebep oldu.
Geçtiğimiz yıl CHP'li Menemen Belediyesine yönelik yürütülen "zimmet ve irtikap" iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan aralarında CHP'den istifa eden Belediye Başkanı Serdar Aksoy'un da bulunduğu 11 kişi tutuklandı, 7'si adli kontrol olmak üzere diğer şüpheliler serbest bırakıldı.
7 ay tutuklu kalan Serdar Aksoy başına gelenlerden partisinin sorumlu olduğunu iddia ederek bomba açıklamalar yaptı. Aksoy, Seyrek'teki ihale öncesi partisinden iki İzmir milletvekilinin kendisine "açık ihale değil, pazarlık usulü bir ihale" yapması için baskıda bulunduğunu ancak kendisinin kabul etmediğini iddia etti.
Daha önceki dönemde de 172 adet gayrimenkulle ilgili de usulsüzlük tespit ettiğini iddia eden Serdar Aksoy, ancak yine CHP milletvekilleri tarafından "eski başkanın üzerine gitme" diye baskıya uğradığını öne sürdü.
TUNCAY ÖZKAN VE ATİLLA SERTEL'DEN VİDEO: ŞANTAJ
Aksoy'un isim vermeden gönderme yaptığı CHP'nin iki İzmir Milletvekili Tuncay Özkan ve Atilla Sertel bir video mesajla Aksoy'a yanıt verdi.
İddiaları kabul etmeyerek şantaj yapıldığını öne süren Özkan, "Eğer şantaja devam edecekse kendisi hakkında yasal yollara hemen başvuracağız. Eğer kişi iddiasını ispatlamazsa müfteridir, alçaktır, şerefsizdir" sözleriyle Aksoy'u iddialarını ispata çağırdı." iddiasında bulundu.
AKSOY'DAN YENİ VİDEO: ÖZKAN BELEDİYEYE GELİP
Serdar Aksoy, sosyal medya hesabından "Birkaç gün önce Kanaltürk'ü Fetöye satan milletvekili ile Atilla Sertel'in yaptığı açıklamaya verdiğim cevabı sizler ile paylaşmak istiyorum" diyerek bir video yayınladı ve CHP içinde yaşanan 'rant ve vurgun' kavgasını bir kez daha açık etti.
Aksoy, Tuncay Özkan'ın 2019 yerel seçimlerinden sonra yanında bir milletvekiliyle belediye binasına gelerek "iki biri asansör (AND) biri medya (Güneş) olmak üzere iki firmayla sözleşme yapılmasını istediğini, bunun da genel başkanın talimatı" olarak sunduğunu iddia etti.
Aksoy'un iddialarından öne çıkanlar şu şekilde:
"31 Mart seçimlerinden sonra Tuncay Özkan ve bir milletvekiliyle birlikte Menemen Belediyesi'ne geldi. İstanbul'un eski il başkanı olduğunu söyleyen biri de vardı. Belediyede makam katına çıkarken Özkan, 'Makam katında konuşmayalım, başka bir odada konuşalım' dedi. Ayrıca telefonların da içeriye alınmamasını ya da uçak moduna alınmasını istedi. Bir genel başkan yardımcısı neden bunları ister? Biz bunları yaptık.
'GENEL BAŞKANIN TALİMATI' DEYİP 2 FİRMA İSMİ VERDİLER
Odaya girdikten sonra da bana söylenen şu oldu: 'AND adında bir asansör firması var. Bu firmayla sözleşme yapacaksınız. 2- Güneş adında bir medya şirketi var bunlarla sözleşme yapacaksınız. Bunlar genel başkanın talimatı.'
BİR GENEL BAŞKAN BÖYLE BİR TALİMAT VERİR Mİ?
Bir genel başkan böyle bir talimat verir mi? Benim tanıdığım başkan vermez. Bu konuşma sırasında da Seyrek'teki yerlerle alakalı sorular sordu.
Bundan sonra da devreye bir takım adamlar sokularak, rezidanslara davet edilerek, orada açık ihaleyle değil pazarlık usulüyle 6-7 firmaya bunların dağıtılması yönünde dayatmalarda bulundu. Ben bunların hiçbirini kabul etmedim.
Benim hapse girmemin temel unsurlarından biri budur. Belediyeler rant kapısı değildir. Bunun temel felsefesi sen beni gör bir sonraki seçimlerde ben seni aday göstereyim…'
"KAYITLARI MAHKEMEYE SUNARIM"
Eğer mahkemeye gidilirse o kayıtları mahkemeye sunarım. Ben cezaevine girip çıktıktan sonra ilk mahkemede, o medya patronu benim hakkımda haber yaptırırken kullandığı fotoğraf, tutuklanırken çekilen fotoğraftır. Haysiyet cellatlığı yapmıştır.
Siz sadece Atatürkçülüğü banknotların arkasındaki Atatürk zannediyorsunuz."
MENEMENDE'Kİ SORUŞTUMA
Menemen Cumhuriyet Başsavcılığınca, "zimmet, irtikap, görevi kötüye kullanma ve evrakta sahtecilik" iddialarıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltı kararı verilen 29 şüpheliden Belediye Başkanı Serdar Aksoy'un da aralarında bulunduğu 27 zanlı, 20 Kasım' 2020'de gözaltına alınmıştı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan 27 zanlıdan 4'ü serbest bırakılmış, diğer 23'ü ise dün Menemen Adliyesine sevk edilmişti.
Gözaltına alınanlar arasında İYİ Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı O.Y. ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Karabağlar Belediye Meclis Üyesi T.F.Ç'nin de bulunduğu, bu kişilerin hurda satışı işiyle bağlantılı olduklarının iddia edildiği öğrenilmişti.
"BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ"
Öte yandan Sabah yazarı Mahmut Övür bügünkü köşe yazısında "İzmir'de CHP'lilerin yaptığı yolsuzlukların, suiistimallerin haddi hesabı yok. Buca Metrosu'nda görmezden gelinen 500 milyonluk ihale farkı, buzdağının sadece görünen yüzü." dedi ve partideki skandallar zincirini ifşa etti.
Kılıçdaroğlu'nun partideki yolsuzluklara karşı kayıtsızlığına dikkat çeken Övür, iddiaları bizzat eski CHP'li Başkan Aksoy'un ağzından aktardı.
Övür'ün çok konuşulacak köşe yazısı şöyle:
Sabah akşam "yolsuzluk yapılıyor" diye yeri göğü inleten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ne yazık ki kendi partisindeki milyon dolarlık yolsuzlukları, partililerin birbirine kurduğu kumpasları görmüyor.
Bu açıdan İzmir'de CHP'lilerin yaptığı yolsuzlukların, suiistimallerin haddi hesabı yok. Buca Metrosu'nda görmezden gelinen 500 milyonluk ihale farkı, buzdağının sadece görünen yüzü.