Soylu, bunun bir aşama sonrasında araştırma onayları çerçevesinde verilen soruşturma izinlerinin sayısı ve dağılımına ilişkin, "Toplam 583 onay. Yüzde 33,3 AK Parti, yüzde 35 CHP, yüzde 11 MHP, yüzde 14'ü HDP şeklinde bir dağılım söz konusudur." açıklamasını yaptı.
Soruşturma izni verilmemesi kararlarıyla ilgili de Soylu, "Yüzde 36,7 AK Parti, yüzde 43,4 CHP, yüzde 9,15 MHP, yüzde 3,4 İYİ Parti, yüzde 3,9 HDP şeklinde bir dağılım mevcuttur." ifadesini kullandı.
"DEVLET GEREĞİNİ HİÇ KİMSEYİ AYIRT ETMEDEN YERİNE GETİRMİŞ"
Resmi verilerden de açıkça görüldüğü gibi kimseye bir ayrımcılık yapılmasının söz konusu olmadığını ifade eden Soylu, şunları kaydetti:
"Vatandaş şikayet etmiş, müracaatını ortaya koymuş ve devlet de gereğini hiç kimseyi ayırt etmeden yerine getirmiş. Madem biz ayrımcılık yaptık, madem bu soruşturmalar CHP'li belediyelere kasten yapılıyor Bilecik Belediye Başkanını soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırmamızın hemen peşinden neden CHP'den ihraç ettiler? Keza Çanakkale Çan İlçe Belediye Başkanı hakkında soruşturma onayı verdik, yapılan incelemeler sonucunda Cumhuriyet Başsavcısı gözaltı kararı verdi. Peki resen mi soruşturma açtık? Hayır. Bizzat Belediye Başkanının teyzesinin oğlunun yolsuzluk ihbarı vardı da ondan. Bir başka örnek Balıkesir Gömeç Belediye Başkan Yardımcısı, bir diğeri İzmir Konak Belediyesi, şikayet üzerine yapılan soruşturmada bir memur rüşvet alırken suçüstü yakalandı.
Peki bu ihbarları görmezden mi gelseydik? Gözümüzü mü kapatsaydık? Yine İzmir Menderes Belediye Başkanı, Yalova'da Belediye Başkanı ve Başkan Yardımcısı haklarında Cumhuriyet Başsavcılıklarında yürütülen ciddi delillere dayanan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları nedeniyle bakanlığımızca görevden uzaklaştırılmışlardır. Madem biz taraflı davrandık hakkında yolsuzluk soruşturması yürüyen CHP'li Menemen Belediye Başkanı neden ihraç istemiyle CHP Disiplin Kurulu'na sevk ettiniz? Neden bunun üzerine kendisini partiden istifa ettirdiniz? Urla Belediye Başkanı FETÖ iltisakı sebebiyle görevden uzaklaştırıldı. CHP Adana Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı ve CHP'li belediye meclis üyesi PKK'nın sözde Çukurova Bölge sorumlusuyla görüşüyorlar, irtibat halindeler. 'Belediyenin bir ek hizmet binasını PKK propagandası amaçlı toplantı yapan bir derneğe tahsis etmişler' tespitlerimizi araştırmasa mıydık, müdahale etmese miydik? Göz mü yumsaydık? Dağda operasyon yaptığımız PKK'lı CHP'li belediyede çalışınca sırtımızı mı dönseydik?"
"DEVLETİ İTİBARSIZ HALE GETİRMEK KİMSENİN HAKKI DEĞİLDİR"
Kamunun bunu bilmeye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Soylu, şu değerlendirmede bulundu:
"Devleti itibarsız hale getirmek, yaptığımız iş ve işlemleri istismar etmeye çalışmak elbette ki kimsenin hakkı değildir. Yaptığımız bütün işlemler yargıya açık işlemlerdir ve bu devletin hiçbir kanunsuz işi olmaz. Esasen devlet olmanın da, demokrasinin de, hukukun da temeli budur. Bu itibarla paylaştığımız bu gerçekler ışığında, iftira sahiplerini özür dilemeye, dürüstlüğe, samimiyete ve devleti itibarsız hale getirmek için iftira atmamaya ve devlete saygı duymaya davet ediyorum. Özellikle kamuoyuna bu bilgileri vermeyi bir sorumluluk olarak addediyorum."
Soylu, paylaşımında ayrıca "Devleti itibarsızlaştırmak, denetimi etkisiz kılmak, böylece yapanın yanına kar kalmasını sağlamak... Yalanlarla yanlışı örtmeye müsaade edilemez. 'CHP'li Belediyeleri soruşturmak için İçişleri Bakanlığı'nda özel birim kuruldu.' yalanı." ifadelerine yer verdi.