Bakan Çavuşoğlu'ndan flaş tahıl anlaşması açıklaması!

Son dakika haberi! Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, tahıl anlaşmasının 120 gün uzatılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanımız, Putin ve Zelenskiy ile görüştü. Rusya da tatmin oldu ama engeller tamamen kalkmadı. Anlaşma 120 gün sonunda bir yıl da uzatılabilir." dedi.

Giriş Tarihi :17 Kasım 2022 , 19:32 Güncelleme Tarihi :18 Kasım 2022 , 09:22
Bakan Çavuşoğlu’ndan flaş tahıl anlaşması açıklaması!

İÇİNDEKİLER

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "ABD'nin, özellikle AB'nin Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyelerine baskı yaptığını da gördük, hatta tehdit ettiğini de gördük. Çok ciddi baskı yaptılar, her bir ülkeye notalar verdiler, mektuplar yazdılar. Ama şunu unutmasınlar; artık AB veya ABD, kim olursa olsun bu tür tehditlere boyun eğmeyen bir Türk dünyası var." dedi.

Çavuşoğlu ile Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard, Ankara'da gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak basın toplantısında konuştu.

Toplantının soru-cevap kısmında Rusya ile Ukrayna arasında Türkiye ve Birleşmiş Milletler'in (BM) arabuluculuğuyla imzalanan tahıl anlaşmasının 120 günlüğüne uzatılmasına değinen Çavuşoğlu, geçen ay anlaşmayı askıya alan Rusya'nın, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın gerçekleştirdiği görüşmeler sonucunda yeniden anlaşmaya döndüğünü söyledi.

ÇAVUŞOĞLU'NDAN TAHIL ANLAŞMASI AÇIKLAMASI | VİDEO İZLE

Çavuşoğlu, anlaşmayı uzatma fikriyle Rus tahıl ve gübresinin ihracatı önündeki engellerin kaldırılmasının bir süredir masada olduğunu belirterek bu ürünlerin ihracatı önünde ödeme ve taşımacılık konusunda yaptırım engelleri bulunduğunu dile getirdi.

Bu süreçte Rus ve Ukraynalı muhatapların yanı sıra BM, ABD ve Avrupalı muhataplarla temaslar yürütüldüğünü aktaran Çavuşoğlu, "Özellikle Rus amonyağının Odessa'dan ve Estonya, Letonya, Belçika, Hollanda ve Almanya limanlarından ihracatı konusunda yoğun temas yürütmemiz gerekiyordu. Telefon görüşmelerimiz ve diğer temaslarımızı sizlerle paylaşıyoruz. O temaslarımızın sebebi de buydu." ifadesini kullandı.

Çavuşoğlu, atılan adımlardan Rusya'nın da tatmin olduğuna dikkati çekerek şöyle devam etti:

"Ama engellerin tamamen kalkmadığını söylemek lazım. Bunu söylediğimiz zaman bazıları 'Rusya'yı mı savunuyorsunuz?' diyor. Hayır, Rusya'yı savunmuyoruz. Her şeyden önce bu bir anlaşma. İkincisi de Ukrayna tahılının sorunsuz şekilde özellikle ihtiyaç sahibi ülkelere gidebilmesi için Rusya'nın taleplerinin de anlaşmada olduğu gibi karşılanması gerektiğini söylüyoruz."

"KESİNTİ OLMAMASI İÇİN ÇABALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"
Yapılan anlaşma ve mutabakata tüm tarafların uyması gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Umarım 4 ay sonra tekrar uzatılır, 120 gün değil de bir yıl uzatılır. Bu adımlar aslında güveni artırıcı adımlardır." değerlendirmesi yaptı.

Çavuşoğlu, esir takası ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (Rosatom) yetkililerinin görüşmesi gibi konulara Türkiye'nin ara buluculuk yaptığını hatırlattı.

Tüm bunların güven artırıcı adımlar olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "İnşallah bir daha uzatmaya da ihtiyaç kalmaz. O zamana kadar ateşkes olur ve sorunun tamamen çözülmesi için de müzakereye dönüş olur. Biz bu yönde de çabalarımızı yoğunlaştırarak sürdüreceğiz." diye konuştu.

Çavuşoğlu, Başkan Erdoğan'ın Rus ve Ukraynalı mevkidaşlarıyla temaslarını sürdüreceğinin altını çizerek "Biz 'Komşumuz açken tok yatmayalım.' anlayışıyla bu sürece öncülük ettik. Bundan sonra da bu çabalarımızı kesinti olmaması için sürdüreceğiz." ifadesini kullandı.

"KKTC'NİN BİR YERE GÖZLEMCİ ÜYE OLABİLMESİ İÇİN BAŞKASINDAN İCAZET ALACAK DEĞİLİZ"
Çavuşoğlu, Polonya'ya füze düşmesine de değinerek "İlk incelemelere göre, bir kaza yaşandığı anlaşılıyor. Tabii derinlemesine incelemeler devam ediyor. Kaza da olsa maalesef devam bir savaşın yansıması. Bir an önce savaşın sonlandırılması, müzakere masasına dönülmesi her bakımından önemli." diye konuştu.

KKTC'nin TDT'ye "gözlemci üye" olmasına yönelik tepkilere ilişkin soruya Çavuşoğlu, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bir yere gözlemci üye olabilmesi için başkasından icazet alacak değiliz." yanıtını verdi.

Çavuşoğlu, tepki gösteren AB'ye "Dürüst olun." çağrısı yaparak 2004'te Annan Planı'nı kabul eden KKTC'ye kısıtlamaları kaldırma sözü verildiğini ancak buna riayet edilmediğini hatırlattı.

"TÜRK YÜZYILI BAŞLADI"
"AB'nin ne hakkı var ki TDT'ye müdahale etsin." diyen Çavuşoğlu şunları kaydetti:

"ABD'ye de mesajımız şu; hem Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde hem de Kıbrıs'ta dengeyi bozdunuz, kantarınızın ayarı bozuldu. Dengeli olun ve uluslararası hukuktan bahsediyorsanız Yunanistan'ın ve Rum kesiminin ihlallerine bakın. Aynı şekilde biz, ABD'den de icazet alacak değiliz. Türk yüzyılı başladı, Türk baharı başladı. Dolayısıyla KKTC'nin TDT'ye üye olmasıyla bir filizin daha ortaya çıktığını, yükseldiğini söyleyebiliriz.

Diğer taraftan ABD'nin, özellikle AB'nin TDT üyelerine baskı yaptığını da gördük. Hatta tehdit ettiğini de gördük. Çok ciddi baskı yaptılar, her bir ülkeye notalar verdiler, mektuplar yazdılar. Ama şunu unutmasınlar; artık AB veya ABD, kim olursa olsun bu tür tehditlere boyun eğmeyen bir Türk dünyası var."

Türk dünyasının birliğinin kimsenin aleyhine olmadığının altını çizen Çavuşoğlu, "Türk dünyasının birliği, bölgenin istikrarı bakımından önemli, barış bakımından önemli. Gelin iş birliği yapalım. Tehditleri bırakın, iş birliği yapalım, herkesin yararına adımlar atalım." dedi.

Çavuşoğlu, tehditlerin Türk dünyasına etkisinin olmadığını vurgulayarak "Gereken adımlar atıldı. Bu bir başlangıç. Adım adım dahası da gelecek inşallah." diye konuştu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ve Meksika'nın düzensiz göç konusunda gelecek dönemde daha yakın iş birliği yapacağını söyledi. Çavuşoğlu ile Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard, Ankara'da gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak basın toplantısında konuştu.

Ebrard'ın ziyaretinin, 9 yıl sonra Dışişleri Bakanı düzeyinde Meksika'dan Türkiye'ye yapılan ilk ziyaret olduğunu belirten Çavuşoğlu, daha önce ertelenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Meksika ziyaretinin gerçekleşmesi için birlikte çalışacaklarını dile getirdi.

Çavuşoğlu, Ebrard'la Endonezya'da düzenlenen G20 Zirvesi'nde de birlikte olduklarını aktararak, iki ülkenin Endonezya, Güney Kore ve Avustralya ile birlikte MIKTA üyesi olduğunu vurguladı.

MIKTA'nın temellerinin 2012'de Meksika'da atıldığını ifade eden Çavuşoğlu, Türkiye'nin dönem başkanlığını yürüttüğünü ve Meksika'nın bu dönemki çalışmalara önemli destek verdiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, Türkiye-Meksika ilişkilerinin stratejik ortaklık düzeyinde olduğuna ve 5 yıl aradan sonra bugün Üst Düzey Komisyon Toplantısı'nın gerçekleştiğine işaret ederek, "Bu mekanizmanın toplantılarını daha sık yapmak konusunda hemfikir olduk." dedi.

İlişkilerde ciddi bir potansiyel olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Meksika, Latin Amerika bölgesinde bizim üçüncü ticaret ortağımız. Kolombiya, Meksika'yı geçmiş. Bizim ticaret hacmimiz geçen yıla göre artmasına rağmen üçüncü sırada ama bizim 5 milyar dolarlık bir hedefimiz var. Bu hedefe ulaşmak için biraz gayret sarf etmemiz lazım. Çünkü potansiyelimizin gerisindeyiz."

Çavuşoğlu, Karma Ekonomik Komisyon Toplantısı'nın da en son AK Parti iktidara gelmeden önce yapıldığına dikkati çekerek, bu mekanizmanın daha sık toplanarak ticareti artırma konusunda adımlar atılabileceğine vurgu yaptı.

İş forumu düzenleme konusunda da hemfikir olduklarını belirten Çavuşoğlu, en son 6 yıl önce gerçekleşen Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerinin gelecek yılın ilk çeyreğinde yeniden canlandırılacağı konusunda anlaştıklarını bildirdi.

"TÜRKİYE BURSLARI'NDAN DAHA FAZLA MEKSİKALI ÖĞRENCİNİN FAYDALANMASINI ARZU EDİYORUZ"
Çavuşoğlu, iki ülke arasında ulaşımın önemli olduğunu belirterek, 3 sene önce Türk Hava Yolları Meksika'ya haftada 3 sefer yaparken, 1 Kasım itibarıyla bunun 11'e çıktığını dile getirdi.

Karşılıklı turist sayısının artmasının da önemli olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Vatandaşlarımızın Meksika havaalanlarında karşılaştığı bazı zorluklar vardı. Aramızda nasıl bir mekanizma oluştururuz onu da konuştuk. Bir diyalog mekanizmasının olması faydalıdır dedik." ifadesini kullandı.

Çavuşoğlu, Türk dizilerinin Meksika'da popüler hale gelmesiyle Türk diline, kültürüne ve Türkiye'ye ilginin arttığını vurgulayarak, başkent Mexico City'de açılan Yunus Emre Enstitüsünde yüz yüze dersler verildiğini ve buna ilginin fazla olduğunu belirtti.

"Türkiye Bursları'ndan daha fazla Meksikalı öğrencinin faydalanmasını arzu ediyoruz." diyen Çavuşoğlu, Türk İşbirliği Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA), Meksika Uluslararası Kalkınma ve İşbirliği Ajansı (Amexcid) ile bölgede önemli faaliyetlerde bulunduğunu aktardı.

Çavuşoğlu, Ebrard'ı gelecek yıl 3'üncüsü düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu'na davet ettiğini belirterek, Meksika Dış İlişkiler Konseyi Forumu (COMEXI) ile Antalya Diplomasi Forum arasındaki iş birliğini sürdürmek istediklerinin altını çizdi.

"DÜZENSİZ GÖÇ KONUSUNDA TECRÜBE PAYLAŞIMINI DEVAM ETTİRECEĞİZ"
Önemli bölgesel ve küresel konuların da görüşmede masaya yatırıldığını belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Terörle mücadele olsun, düzensiz göçle mücadele olsun her iki ülke için önemli konuları ele aldık. Başta FETÖ olmak üzere terörle mücadelenin önemine de vurgu yaptım. Ülkelerimizin özel konumu nedeniyle düzensiz göç konusunda tecrübe paylaşımını devam ettireceğiz. Bugün bu hususta önümüzdeki dönemde daha yakın iş birliği yapmayı da kararlaştırdık."

Çavuşoğlu, Meksika'nın BM Güvenlik Konseyi'nin geçici üyelerinden biri olduğunu hatırlatarak, "İçinden geçtiğimiz krizlerle dolu kritik süreçte Meksika gibi önemli bir ülkenin BM Güvenlik Konseyi'nde olması önemli." dedi.

BM Güvenlik Konseyi'nin gündemindeki Libya, Suriye, Somali ve Kıbrıs gibi konularda Ebrard'a bilgi verdiğini aktaran Çavuşoğlu, Ukrayna'daki gelişmeler ve tahıl anlaşmasına ilişkin perde arkası bilgileri paylaştığını da bildirdi.

Meksika'nın Venezuela'da iktidar ile muhalefet arasında yürütülen görüşmelerde önemli rolü bulunduğunu belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin de iki tarafla temasları olan bir ülke olarak Meksika'ya elinden gelen desteği vereceğini vurguladı.

Çavuşoğlu, Meksika'ya Katar'da düzenlenecek FIFA Dünya Kupası'nda başarılar dileyerek sözlerini tamamladı.


4 UZATILDIĞINI BAŞKAN ERDOĞAN DUYURMUŞTU
Başkan Erdoğan sosyal medyadan yaptığı açıklamada tahıl koridoru anlaşmasının 4 ay daha uzatıldığını duyurnuştu.


BAŞKAN ERDOĞAN'IN LİDER DİPLOMASİSİ
G20 Liderler Zirvesi sonuç bildirgesinde de duyulan memnuniyetin ifade edildiği tahıl koridorunun açık kalmasında Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın yürüttüğü "lider diplomasisi" etkili oldu.

Başkan Erdoğan ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres riyasetinde 22 Temmuz'da imzalanan Karadeniz Tahıl Girişimi belgesinin geçerliliğinin 120 gün daha uzatıldığı açıklandı.

22 Temmuz'da belgenin imzalanmasının ardından İstanbul'da Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM yetkililerinin görev aldığı Müşterek Koordinasyon Merkezi kuruldu, Ukrayna limanlarında bekleyen tahılın sevkiyatı için "tahıl koridoru" oluşturuldu.

29 Ekim'de Sivastopol'da gerçekleşen saldırı sonrasında Rusya Federasyonu tarafından tahıl inisiyatifi askıya alınırken, Türkiye'nin yoğun çabaları sonucu kriz aşıldı. Başkan Erdoğan, 2 Kasım'da yaptığı açıklama ile tahıl koridorunun yeniden açıldığını ifade etti. Endonezya'nın Bali adasında düzenlenen G20 Liderler Zirvesi'nin sonuç bildirgesinde de Türkiye'nin aracılık ettiği anlaşmadan duyulan memnuniyet ifade edildi.

Anlaşmanın geçerliliğinin dolmasına iki gün kala Başkan Erdoğan yaptığı açıklamada, "Anlaşmanın 120 gün süreyle uzatılmasına" karar verildiğini kamuoyuna duyurdu.



"KIRMIZI HAT" BİR KEZ DAHA DEVREDE
Söz konusu uzatma kararının altında Türkiye'nin yürüttüğü yoğun diplomasi trafiğinin etkili olduğu ortaya çıktı.

Başkan Erdoğan konuya ilişkin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. "Lider diplomasisi" yürüten Başkan Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da tahıl koridorunun açık kalmasına yönelik yoğun çalışmalar yaptı.

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Ukrayna Savunma Bakanı Sayın Aleksi Reznikov ve Ukrayna Altyapı Bakanı Oleksandr Kubrakov ile yakın temas içinde olan Akar, "Görüşmelerinde tahıl girişiminin tüm taraflar için yararlı olduğu, bunun bozulmasının tüm taraflar için sıkıntı oluşturacağını" vurguladı.

Tahıl krizinin çözümüne yönelik çalışmalar kapsamında mayıs ayında hayata geçirilen "kırmızı hat" diplomasisi de bu süreçte Bakan Akar'ın talimatı üzerine yeniden aktive edildi.

Milli Savunma Bakanlığı yetkilileri, anlaşmanın uzatılmasına yönelik Ukrayna ve Rusya askeri yetkilileri ile bu hat üzerinden yoğun görüşmeler gerçekleştirdi.

Telefon diplomasisi ve yoğun görüşmelerin ardından Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM temsilcileri dün bir araya geldi.

Heyetlerin görüşeceği yer "tahıl koridorunun" temellerinin atıldığı Kalender Kasrı olarak belirlendi. Askeri heyetler Milli Savunma Bakanlığının koordinatörlüğünde dün Kalender Kasrı'nda bir araya geldi.

Olumlu ve yapıcı bir havada geçen görüşmelerin ardından Başkan Erdoğan bugün yaptığı, "Geride bıraktığımız 4 aylık dönemde 500'e yakın gemi ile 11 milyon tondan fazla tahıl ve gıda maddesinin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması ile bu anlaşmanın dünyanın gıda temini ve güvenliği için ne denli önemli ve faydalı olduğu açıkça görülmüştür. Anlaşmanın uzatılması iradesini ortaya koyan BM'ye, Genel Sekreter Sayın Guterres'e, Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin'e ve Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenskiy'e şükranlarımı sunuyor, emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Hayırlı uğurlu olsun." açıklamasıyla, tahıl koridorunun açık kalacağını duyurdu.

BM ve Türkiye'nin girişimleriyle çözüme kavuşan Karadeniz tahıl anlaşması 19 Kasım'da sona eriyordu.

TAHIL KORİDORU ANLAŞMASI NEDİR?
24 Şubat'ta başlayan Rusya Ukrayna gerginliği sonrasında Ukrayna'nın Karadeniz limanlarında bulunan birçok yük gemisi sevkiyat yapamadı. Bu sorun beraberinde tahıl krizini ortaya çıkardı. Tahıl koridoru anlaşmasıyla Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracatının yeniden başlatılmasını içeren anlaşmadır. Tahıl koridoru oluşturulmasına dönük çabaların ilk amacı, Odesa başta olmak üzere mayınlar nedeniyle Ukrayna limanlarında sıkışıp kalan tahıl ve diğer gıda ürünleriyle yüklü gemilerin dünya pazarlarına açılmasını sağlamaktır.

TAHIL KORİDORU ANLAŞMASI KAPSAMI
Tahıl koridoru anlaşması, gemilerin sorunsuz şekilde mayınlı alanlardan çıkabilmesi ve Rusya'nın saldırılarına maruz kalmaması için Moskova'dan alınacak güvenlik garantileri kapsıyor. Anlaşmaya göre gıda yüklü kargo gemiler, kılavuz gemiler aracılığıyla mayınlı limanlardan Karadeniz'e ulaşacak ve önceden belirlenen rotalardan dünya pazarlarına taşınacak. Bu süreçte, Rusya ateşkes uygulayacak ve gemilerin güvenliğini tehlikeye atmayacak. Anlaşma, gıda koridorunu kullanan gemilerin kargolarının Türkiye tarafından oluşturulacak noktalarda Rusya'nın da katılımıyla denetlenmesini içeriyor.



SAĞ DUYU DİPLOMASİSİNİN MERKEZİ TÜRKİYE
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres COP27 Zirvesi sebebiyle bulunduğu Mısır'dan tahıl anlaşmasıyla ilgili açıklama yaptı. Guterres, "Bu anlarda, İstanbul'un dramatik sorunları çözmek için sağduyulu diplomasinin önemli bir merkezi haline geldiğini bir kez daha teyit etmek istiyorum, cömert ve çok etkili çabaları için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve Türkiye Hükümeti'ne derin şükranlarımı sunmak istiyorum" dedi.



Guterres açıklamasında şunları kaydetti;
"Bali'deki G20 zirvesinden Şarm El-Şeyh'teki COP 27'ye gitmek için Kahire'ye indim. Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM'nin, Ukrayna tahıllarının ücretsiz ihracatına izin veren Karadeniz Tahıl Girişimi'nin yenilenmesi konusunda İstanbul'da bir anlaşmaya vardığını öğrenmek beni derinden etkiledi. Bu anlaşmanın İstanbul'da Ortak Koordinasyon Merkezi tarafından sorunsuz bir şekilde uygulanması ve gelecek yıl da bir gıda krizinden kaçınmak için gerekli Rus gıda ve gübrelerinin ihracatının önündeki engelleri kaldırmaya yönelik mümkün olan her şeyi yapmaya derin bağlılığımı ve BM'nin taahhüdünü ifade etmek istiyorum. Bu anlarda, İstanbul'un dramatik sorunları çözmek için sağduyulu diplomasinin önemli bir merkezi haline geldiğini bir kez daha teyit etmek istiyorum, cömert ve çok etkili çabaları için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve Türkiye Hükümeti'ne derin şükranlarımı sunmak istiyorum."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN