Başkan Erdoğan, pazartesi günü 254,2 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamını açıkladıklarını, salı günü sözleşmeliden kadroya geçen yaklaşık 500 bin kişinin sevincine ortak olduklarını vurguladı.
Dünkü AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda memur ve emekli maaşlarına yaptıkları yeni zam oranlarını tüm memur ve emeklilerle paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Aynı gün, orta gelir grubuna yönelik Yeni Evim Kampanyası'nın detayları açıklandı. Yarın Ziraat Bankamızın düzenleyeceği programda çiftçilerimiz ve gıda sanayicilerimizle bir araya geleceğiz. Cumartesi günü Antalya'ya gidecek, Antalyalı kardeşlerimizin misafiri olacağız. Bir taraftan sel afetiyle karşı karşıya kalan Kumluca'yı ziyaret edeceğiz, ardından Manavgat'ı ziyaret edeceğiz. Orada da hanım kardeşlerimizle ayrıca bir toplantıyı gerçekleştireceğiz. Ertesi gün üniversiteli AK gençlikle buluşacağız. Yani birileri kavgadan, gürültüden başlarını kaldıramazken biz kara, kışa, soğuğa, yağmura aldırmadan 85 milyonun her bir ferdine ulaşıyoruz."
Erdoğan, "kapısı çalınmadık kimse bırakmama" anlayışla çalışmalara devam ettirdiklerine işaret ederek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Her geçen gün, AK Parti ve Cumhur İttifakı ile altılı masa denilen derme çatma yapı arasındaki derin vizyon farkı ortaya çıkıyor. İnsanımız, daha kendi iç meselelerini bile çözmekten aciz bu ekipten hiçbir fayda gelmeyeceğini çok iyi görüyor. Bilhassa gençlerimiz, sadece hizmet ve icraat olarak değil teknolojiyi takip etme, teknolojiden faydalanma, yeni teknolojiyi kullanma noktasında da bunların umutsuz vaka olduğunu anlamıştır. Vizyon toplantılarına gelmeye tenezzül dahi etmeyen yabancı ekonomi komiseri ile görüntülü konuşmayı ileri teknoloji sananlar, aslında teknoloji özürlü olduklarını ortaya koymuşlardır. 25-30 yıl öncesinin teknolojisini, 'İnsanımız teknoloji görsün.' diye millete yutturmaya çalışmak, kibrin ve cehaletin dik alasıdır. Dünyaya ve kendi insanına böyle çarpık bakan bir zihniyetin milli teknoloji hamlemizi, yani Togg'u, Kızılelma'yı, Anka'yı, Atak'ı, Gökbey'i, Milli Muharip Uçağımızı, MİLGEM projemizi idrak etmesi elbette mümkün değildir. Bunların teknoloji bilgisi meşhur bir filmimizde ki 'Zeki Müren de bizi görecek mi?' sahnesi ile anlatılan o seviyeyi henüz geçememiştir. Siyaset gibi teknolojiyi de çeyrek asır geriden takip eden bu arkaik ekibe, gençlerimize daha fazla mahcup olmadan kendilerine şöyle kapsamlı bir format atmalarını tavsiye ediyorum. Yakında, uzay programımızla yerli yazılımlarımızın küresel başarılarıyla yüksek teknolojili nice ürünümüzle bunların zihin dünyalarını altüst etmeyi sürdüreceğiz. Şayet, başlarını kendi aralarındaki kavgadan, dövüşten, çekişmeden kaldırıp bakabilirlerse bu başarılarımız belki onlara da ilham kaynağı olabilir. Tabii herkesin alacağı, nasibi kadardır."
Erdoğan, kimsenin ne dediğine, ne yaptığına bakmadan sözlerini millete söylemeye, hizmetlerini anlatmaya, sunmaya devam edeceklerini ifade etti.
"Her zaman söylediğimiz gibi AK Parti olarak bizim icraatlarımızın yetiştiği yere vizontele muhalefetin hayalleri bile yetişemez." diyen Erdoğan, teknoloji dahil her alanda günü kurtarmayı değil, istikbali inşa etmeyi hedeflediklerini söyledi.
Erdoğan, planlarını yaparken de çeyrek asır, yarım asır sonrasını düşünerek hareket ettiklerine dikkati çekerek "Bu anlayışla son 20 yılda Türkiye'yi yüksek teknoloji alanında takip eden değil takip edilen ülke haline getirmek için çok büyük emek verdik. Kurumsal altyapıyı oluşturarak, stratejik yol haritalarını belirleyerek, araştırma-geliştirme ekosistemini canlandıracak teşvik mekanizmalarını kurarak, insan kaynağımızı güçlendirerek, tarihi nitelikte adımlar attık. Araştırma-geliştirme merkezlerimizin sayısını sıfırdan aldık 1249'a yükselttik." dedi.
"TEKNOLOJİDE ÇOK BÜYÜK ORANDA DIŞA BAĞIMLI BİR ÜLKEYİ, HER ALANDA SÖZ SAHİBİ BİR ÜLKE KONUMUNA GETİRDİK"
Teknopark sayısını 2'den 96'ya, teknoparkı olan il sayısını ise 5'ten 54'e çıkardıklarını dile getiren Erdoğan, "Teknolojide, çok büyük oranda dışa bağımlı bir ülkeyi, her alanda söz sahibi bir ülke konumuna getirdik. Teknoparklarımızda 8 bin 528 firma şu anda faaliyet gösteriyor. Personel sayısı ne biliyor musunuz? 88 bin 512 personel çalışıyor. Değeri 1 milyar doların üzerinde olan teknoloji şirketi sayımız 6'yı buldu. Toplam 64 milyondan fazla vatandaşımızın 6 bin 750 hizmete bir tıkla ulaşabildiği elektronik devlet kapısı tüm dünyada örnek gösteriliyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasında yer aldığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"İHA, SİHA, TİHA üretiminde ise artık dünyanın ilk 3 ülkesi içindeyiz. TEKNOFEST gençliğinin yetişmesi için ülkemizin dört bir yanında bilim merkezleri, dene yap teknoloji atölyeleri açıyoruz. Dijital becerilerin geliştirilmesi için kodlama okulları, açık kaynak programları ve teknoloji atölyeleri ile toplumun her kesimini destekliyoruz. Dijital Dönüşüm Ofisi'miz vasıtasıyla siber güvenlikten verilerimizin korunmasına, geniş bir yelpazede stratejik çalışmalara imza atıyoruz. TEKNOFEST'e gösterilen yoğun ilgiyi, ülkemizdeki teknoloji ekosisteminin ulaştığı seviyenin bir nişanesi olarak görüyoruz."