CUMHURBAŞKANI ATAMA YAPMAK İSTERSE BİZ MÜDAHALE EDECEĞİZ
Davutoğlu şu örnekle seçilecek adayın bir kukla olacağını açık etmiş oldu;
"Diyelim süreç başladı bir konu ile karşılaştık. Cumhurbaşkanının farklı bir düşüncesi var bizim farklı bir düşüncemiz var. Cumhurbaşkanı diyecek ki 'Ben kararımı uygulayacağım' Biz çıkarıp diyeceğiz ki; Bak usulü koymuşuz karar şöyle alınacak. Cumhurbaşkanı önemli bir kuruma atama yapacak diyeceğiz ki 'yok' kim nedir bu önemli kurum? Ortak atama yapılacak hepimizin imzası olacak. Baştan konuşmuştuk Cumhurbaşkanı olarak senin yetkin olabilir ama bizim kuralımız bu"
BU SİSTEMSİZLİK KARAR ALMA SÜRECİNİ KİLİTLER
Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nun övdüğü bu sistem tam bir çıkmaz...
6'lı masanın Türkiye'yi ilgilendiren önemli meselelerde fikir ayrılığı yaşadığı biliniyor. Öyle ki masanın üyeleri İstanbul Sözleşmesi'nden Ergenekon, Balyoz davalarına, sınır ötesi operasyonlardan Karabağ meselesine kadar bir çok konuda farklı düşünüyor. Önerdikleri sistemde cumhurbaşkanının hangi lideri dinleyeceği ve ne karar alacağı açık bir çıkmaza düşüyor.
YANDAŞLARI BİLE ANLAYAMADI
Öte yandan Davutoğlu'nun açıklamaları sonrası masanın yandaşları Nevşin Mengü, Deniz Zeyrek gibi isimler konuya ilişkin Fox TV'de yaptıkları program da sistemin anlaşılamadığını yaptıkları konuşmalar ile itiraf ettiler.
Deniz Zeyrek'in sistemin yanlış anlaşıldığını iddia ederek yaptığı açıklamalar sonrası Nevşin Mengü'nün surat ifadesi ve Doğan Şentürk'ün sözleri önerilen durumun aslında yandaşlar tarafından bile anlaşılmadığının göstergesi oldu.
İşte söz konusu programda CHP yandaşı isimler arasında geçen o diyalog;
Deniz Zeyrek: "Onu sordum ben konuştuğum liderlere burada kastedilen nedir diye. Bir kere şunu söylüyorlar. Anayasa normu orada dururken, öyle her liderin imza yetkisi var falan demek doğru değil. Çünkü sadece Cumhurbaşkanının yetkisi var yani yarın o seçilen Cumhurbaşkanı; ''Hayır kardeşim burada bir tek benim imzamla bu iş hallolur derde ne diyeceksiniz, hiçbirşey diyemeyeceksiniz''. Ama burada asıl anlatılmak istenen geçiş sürecinde her şey istişare ile parlamenter sistemin ruhuna göre yapılacak."
Nevşin Mengü: "Burada şeyler birbirine karışıyor. Şimdi Davutoğlu sabah saatlerinde dedi ki herkesin eşit imza yetkisi olacak. Cumhurbaşkanı kafasına göre yapamayacak. Altı liderde karar alacak değil mi? Şimdi bunun bir benzerini Temel Karamollaoğlu eşgüdüm konseyi olacak diye demişti. Sonra yok işte öyle olmayacak öyle değil dendi. Şimdi bu Karamollaoğlu ve Davutoğlu uydurmadılar demeken öyle bir şey konuşuluyor içlerinde. Birde parlamenter sistemi ruhu derken bence şöyle bir çelişki var bilmiyorum bunu konuştunuz mu? Şimdi burada altı tane lider tamamıyla başından beri söylüyorlar, artık Cumhurbaşkanı kimin olduğu önemli değil başka mekanizmalar olacak falan. Şimdi bu altı lider neyse bu artık eşgüdüm konseyimi olur bunlar başkan yardımcısı mı olur oturacaklar ve birlikte karar alacaklar. Ama bu tam tersi parlamenter sistemi zayıflatan bir şey. Bu tarafta parlamento var asıl. Böyle bir liderler konseyi olursa bu parlamenter sistemin ruhuna aykırı. "
Deniz Zeyrek: "Değil ya bir kabine olacak. Kabinede liderlerde bulunacak."
Doğan Şentürk: "Kabinede liderlerde bulunacak derken bakanlarla beraber mi olacaklar?"
Deniz Zeyrek: "Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak bulunacaklar. Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olursa 5 lider daha yardımcısı olacak dışarıdan birisi olursa 6 cumhurbaşkanı yardımcısı olacak. Böyle bir tablo var..."
Doğan Şentürk: "Ama şu yasaya göre, başkanlık sistemine göre 20 tane olsa ne yazar ki imza tek kişide şuanda"
Deniz Zeyrek: "Ya o imza meselesi önemli değil diyorlar."
TEPKİLER YÜKSELDİ
Ahmet Davutoğlu'nun ve Ali Babacan'ın kukla bir cumhurbaşkanı itirafına tepkiler de yükseldi.
MEHMET ALİ ÇELEBİ: TAM BİR KAOS DÜZENİ
AK Partili İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi duruma tepki gösterdi. Çelebi, "Davutoğlu: "Genel Başkanlar Cumhurbaşkanı kadar her stratejik kararda imza yetkisine sahip olacak." Genel başkanlar vekil olup yasama olarak yürütmeye talimat verecek. Cumhurbaşkanı yardımcısı olup Cumhurbaşkanına talimat verecekler. Şaka gibi…Tam bir kaos düzeni…" ifadelerini kullandı.
"SİVİL DARBE HAZIRLIĞININ İTİRAFI"
AK Parti AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ise duruma şu ifadelerle tepki gösterdi;
"Belli ki 6'lı masanın genel başkanları demokrasiden muaf bir oligarşik yapı hayal ediyor. %50+1 ile seçilmiş Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini sorgulayanlar, Türkiye'yi yüzde 0,1'in iki dudağı arasına mahkum etmek istiyor.
Bu açıklama aynı zamanda anayasanın ihlal edileceğinin ve bir "Sivil darbe hazırlığının" itirafıdır. Milletin seçmediği kişilerin, seçilmiş bir Cumhurbaşkanı'nı etkisiz kılması bir darbedir."
"VESAYET MASASI OLMAYA KARAR VERMİŞLER"
Hamza Dağ bir tepki de Ali Babacan'a gösterdi. Dağ, "İki gündür yapılan açıklamalar gösteriyor ki 6'lı Masa, siyaset masası olmayı beceremeyince "Vesayet masası" olmaya karar vermiş. Türkiye Cumhuriyeti'ne layık gördükleri, 6'lı masanın kuklası olan bir Cumhurbaşkanı. Bu şekilde ülke yönetebileceklerine inanıyorlar mı gerçekten?" ifadelerini kullandı.