Başkan Recep Tayyip Erdoğan Eskişehir'de Toplu Açılış Törenine katıldı.
Konuşmasına alandakileri selamlayarak başlayan Erdoğan, Eskişehirlilerle beraber olmanın memnuniyeti içinde olduğunu belirtti.
"Eskişehir, bu kadim toprakları vatan yaptığımızdan beri, bin yıldır milletimizin göz bebeğidir. Haçlılara Anadolu'yu dar eden Kılıçarslan'ı ile gönül pınarlarımızın gürleyen sesi Yunus'u ile irfan pınarlarımızın gülümseyen sesi Nasrettin Hoca'sı ile bir kısmının ismi ilçelerinde yaşayan nice kahramanlarıyla" diyen Erdoğan, Eskişehir'in Türkiye Yüzyılı'nın da parlayan yıldızı olduğunu vurguladı. Erdoğan, "Sanayisiyle teknolojisiyle tarımıyla lojistiğiyle eğitimiyle sağlığıyla gelişen tüm imkanlarıyla şehrimizin dinamizmi, maşallah her geçen gün artıyor." ifadesini kullandı.
Asırlarca dünyanın ilim ve üretim merkezi olan bu coğrafyanın son yıllarda hak etmediği bir ihmali yaşadığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bizim bu ülkeye en büyük hizmetimiz, asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini sadece 20 yılda tamamlamış olmamızdır. Şimdi bu güçlü eser ve hizmet altyapısının üzerinde Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmeye hazırlanıyoruz. Tabii her dönemde olduğu gibi bugün de ülkemizin, siyasi ve ekonomik olarak kendilerine bağımlı kalmasını isteyenler var. Türkiye'nin atılımlarının önünü kesmek için her yolu denediler. Vesayetin ayak oyunlarından, terör örgütlerinin kanlı saldırılarına, darbe teşebbüslerinden, ekonomik tuzaklara kadar kullanmadık araç bırakmadılar. Hamdolsun milletimizle birlikte verdiğimiz mücadeleyle hepsinin de üstesinden geldik.
Yeni bir seçimin arifesinde Türkiye, yine rayından çıkartılmaya, kazanımlarından edilmeye, eski günlerine geri döndürülmeye çalışılıyor. Bu defa karşımızda ne var? Yedili bir koalisyon var. Ne ararsan bulunur derde devadan gayrı. Bu masada terörle kol kola olanlar var mı? CHP, terörle kol kola. İP, terörle kol kola, o yavrucuklar var onlar da zaten tamamen istikameti kaybetmişler. Ne yaptıklarının farkında değiller. Tabii buna bir de PKK'sından FETÖ'süne bu masaya alenen destek veren terör örgütlerini ilave etmek lazım. Daha sapkın akımları, sosyal medya mecralarını, Londra tefecilerini ve oradaki bütün eroin kaçakçılarını, batıdaki yönetimleri saymıyorum bile. Peki ne istiyor bunlar? Türkiye düşük teknolojili, düşük katma değerli üretimleri yapsın ama yüksek teknoloji, yüksek katma değer alanına girmesin istiyorlar."
"BUNLAR BU ÜLKEDE BİR TOPLU İĞNE DAHİ ÜRETEMEDİLER"
Muhalefetin, İHA, SİHA, AKINCI, Kızılelma, TCG Anadolu ve Togg'un yapılmasını istemediğini belirten Erdoğan, "Öyle alıştılar. Yıllar yılı bu ülkeyi öyle yönetmediler mi? Bu CHP, bunlar böyle yönetmediler mi? Bunlar bu ülkede bir toplu iğne dahi üretemediler." dedi.
Alandaki, "Aşıksan vur saza Togg'un varsa bas gaza." pankartını okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben söylemiyorum, vatandaş söylüyor. Ne diyorsunuz? Eyvallah edelim mi bunlara? Başka ne istiyorlar? 'Türkiye köken ve inanç farklılıkları üzerinden kendi içinde kavga etsin ama bölgesinin cazibe merkezi olmasın.' istiyorlar. Eyvallah edelim mi bunlara? Başka ne istiyorlar? 'Türkiye kendi belirledikleri politikalara sadakatle hizmet etsin ama kendi politikalarını, kendi belirlemeye kalkmasın.'" ifadesini kullandı.
Ali Babacan'ın bakanlığı döneminde, beraber gittikleri Davos Zirvesi'nde IMF Başkanı ile yaşadıkları diyaloğu aktaran Erdoğan şöyle devam etti:
"Davos'tayız, o zaman yanımda bebecan bakan. Beraber IMF'in başındaki zatla görüşüyoruz. Hadi sıkıysa bunu da yalanla. Dedim ki 'Siz adamlarınızı devamlı gönderiyorsunuz ama bu gelenler Türkiye'yi yönetmeye mi, bize akıl vermeye mi, yoksa taksitlerini almaya mı geliyor? Eğer taksitlerini alacaklarsa alırlar giderler ama Türkiye'yi yönetemezler. Türkiye'yi ben yönetirim. Sene 2003 ve ne oldu? 2013'e kadar devam ettik. 2013'te bunların alacağını ödedik. 2013'ten sonra artık IMF ile ilişkimiz kaldı mı? CHP ve İP bunlar bize akıl verdiler, 'Buradan borç almanız lazım.' dediler. Biz ne dedik? ihtiyacımız yok. O zaman bizim de Merkez Bankası döviz rezervimiz 2013'te 27,5 milyar dolardı. Ama elhamdülillah şimdi üç haneli rakamlara çıktık mı? Çıktık. Hatta Başbakanlığım döneminde bir ara 135 milyar dolara ulaştık. Bu bebecan, bunlar ekonomiden anlamazlar sadece bunun satışını yaparlar. Şimdi işte ekonomiden ne kadar anladığını bakalım kaç tane bay bay Kemal buna milletvekilliği vermiş göreceğiz. Ve satışa geldiler."
Alandakilere, "Eskişehir, 14 Mayıs'ta bunları sandığa gömecek mi?" diye soran Erdoğan, "Evet" yanıtı üzerine, "Biz nasıl IMF'yi kapımızdan gönderdiysek sevgili Eskişehirli kardeşlerim inşallah sandıkta da bunları. 21 sene bunlar hiç iktidar olabildi mi? Şimdi 14 Mayıs'ta ne diyoruz? 'Yine olamayacaklar' diyor muyuz?" diye seslendi.
Vatandaşların açtığı "Ölüme gidelim dedin de mazot mu yok dedik?" pankartını okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İşte benim vatandaşım böyle. Kralına gereken cevabı verir. Peki ne istiyor bunlar? Bizim gençlerimizden yetenekli, kabiliyetli, birikimli olanlar gidip onlara hizmet etsin ama kendi ülkelerine bir şey katmasın istiyorlar." dedi.
"Togg'suz yol olmaz sensiz hayat olmaz reis." pankartını da okuyan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ben söylemiyorum, Eskişehirlim söylüyor. Peki bunlara eyvallah edelim mi? Madem burada sizlerle dertleşiyoruz. Öyleyse şu gerçeği paylaşmasam olmaz. Şayet ülkenin başında yerli, milli, kararlı, cesur, vizyon ve program sahibi bir yönetim olmasaydı bu saydıklarımı çoktan yaptırmışlardı. Uçak gemimiz şu anda Sarayburnu'nda, tıklım tıklım gidiyorlar geliyorlar. Ama bu CHP'liler bizim TCG Anadolu'dan bile rahatsız. İP rahatsız. Terör örgütünün uzantısı HDP rahatsız ama hepsinden öte Kandil rahatsız. Niye? İHA, SİHA, AKINCI, Kızılelma bunların tepesine tepesine iniyor. Gabar'a, Cudi'ye, Tendürek'e, Bestler Dereler'e indik mi? İndik. Bu terör örgütüne bizler gereken dersi buralarda verdik mi? Verdik.
İşte biliyorlar ki eğer Cumhur İttifakı iş başında olursa teröristlere bu ülkede aman almak yok. Öyleyse yapacağımız çok iş var, alacağımız çok yol var. Unutmayın 14 Mayıs bunların siyasi mevta haline gelmesi olacaktır. İşte bütün bunları başaramadıkları için çok kızgınlar. Ülkemizin yaşadığı büyük dönüşümü sessiz devrimleri tarihi yol ayrımlarında verdiği kararları hazmedemeyenlerin öfkeleri yüzlerinden okunuyor."
Daha önce ülkeyle ilgili niyetlerin gizli saklı ifade edildiğini dile getiren Erdoğan, "Artık ona bile ihtiyaç duymuyorlar. Alenen söylüyorlar. Ne diyorlar? 'Türkiye çok oldu, Türkiye'nin durdurulması lazım, Türkiye bizi dinlemiyor, Türkiye'nin bize ihtiyacı kalmadı' diyorlar. Biz de bunları duydukça Allah'ımıza hamd ediyor, doğru istikamette gittiğimizden emin oluyoruz." diye konuştu.
Bu akşam gençlerle iftar yapacağını ve onlarla dertleşeceklerini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gençlerin bazılarının aklına haklı olarak şöyle bir soru gelebilir; 'Bir ülkenin yönetiminin görevi zaten kendi devletinin, kendi milletinin gelişmesini, kalkınmasını, refahını, hak ve özgürlük alanlarının genişlemesini sağlamak değil midir?' Normal şartlarda elbette öyledir ancak ülkemizde işler böyle yürümüyordu. Güven iklimi çökertilmiş, istikrarsızlık batağına saplanmış, geri kalmışlığa mahkum edilmiş bir ülkede isteseniz de işleri böyle yürütemiyordunuz. İşte şimdi çıkmış bay bay Kemal ne diyor? Soğan da soğan, patates te patates... Bay bay Kemal, sen şöyle soğanı masanın üzerine koyar, ondan sonra şöyle yumruğunla vurur onun lezzetini alabilir misin? Biz öyle yetiştik. Biz soğanımızı öyle yedik ama bay bay Kemal, bu tırlar olmasa, bu uçaklar olmasa, bu yollar olmasa, acaba siz bütün bu patatesi, domatesi neyle taşıyacaksınız? İşte bu yolları yaptık ki bunlar taşınsın ama bunların böyle bir derdi yok. Rahmetli Menderes ve Özal gibi, emperyalistlerin dünyanın pek çok yeri gibi bizde de kurduğu bu düzeni değiştirmeye çalışan siyasi liderlerin başlarına gelmeyen kalmadı. Biz de iktidara geldiğimiz günden beri nice saldırılarla boğuştuk, çok uzun mücadeleler ve bedeller sonunda ülkemizi bugünkü seviyesine getirdik. İnşallah Türkiye Yüzyılı'yla zirveye de çıkartacağız."
Erdoğan, miting alanında bulunanlara, "Aramızda ahit yenileyelim. 14 Mayıs'ta durmak yok yola devam diyor muyuz? 14 Mayıs'ta doğru adımlarla yola devam diyor muyuz? 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı için yarın değil, hemen şimdi diyor muyuz? 14 Mayıs'ta umudunu FETÖ'ye ve PKK'ya bağlayanlara derslerini veriyor muyuz? 14 Mayıs'ta ülkemizi emperyalistlerin siyasi hamiliğine, tefecilerin ekonomik cenderesine sokmak isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakıyor muyuz?" diye seslendi.
"15 SEÇİMDE HEP SANDIKTAN BİRİNCİ PARTİ OLARAK ÇIKTIK"
Başkan Erdoğan, siyasetteki alametifarikalarının eser ve hizmet olduğuna işaret ederek, ülkenin 81 vilayetini eser ve hizmetle donattıkları için milletin 15 seçimde kendilerini hep sandıktan birinci parti olarak çıkardığını söyledi.