PKK elebaşları iyice pişkinleşti: 7'li koalisyona tam gaz destek: "Kandil destek veriyormuş veriyoruz tabii içinize dert mi oldu?" PKK elebaşları Karayılan ve Helin Ümit'ten yine tehdit dolu açıklamalar: Yıkacağız!

14 Mayıs 2023 Pazar günü 64 milyon 113 bin 941 seçmen Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri için sandığa gitmeye hazırlanıyor. Seçimin 7'li koalisyonun adayı CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu lehine sonuçlanmasını isteyen terör örgütü PKK elebaşları büyük bir panikle destek ve tehdit açıklamaları yapmaya devam ediyor. Son olarak elebaşı Murat Karayılan ve Helin Ümit skandal açıklamalar yaptı. Başkan Erdoğan'ı hedef alarak Kılıçdaroğlu'na destek verdiklerini açık açık itiraf eden Ümit, "Diyor ki; niye Kandil Millet İttifakı'na destek verecek? Bütün stratejisi bunun üzerine. Niye Kürtler Kılıçdaroğlu'na oy veriyor?" dedi. 7'li koalisyon ile PKK terör örgütünün ortak hareket etmesine yönelik savunma da yapan elebaşları, "Çıkarlarımız için bir aradayız, biz kendi yolumuzu çiziyoruz, Ak Parti'yi yıkacaksak biz yıkacağız" şeklinde küstah açıklamalar yaptı. 7'li koalisyonun başını çektiği muhalefete de "birleşin" çağrısı yapan terörist elebaşlarının son açıklamalarından detaylar haberimizde...

14 Mayıs'taki seçime sayılı günler kala terör örgütü PKK'nın Kandil'deki elebaşları 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ve HDPKK'ya peş peşe destek açıklamaları yapıyor. Kandil'deki "terör ini"nden son açıklamalar terörist elebaşlarından KCK Yürütme Konseyi üyesi Murat Karayılan ve Helin Ümit'ten geldi.

PKK ELEBAŞINDAN KILIÇDAROĞLU'NUN ADIYLA DESTEK İTİRAFI!
Daha önce iç savaş tehdidinde bulunan elebaşlarından bu kez 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu'na tam destek açıklamaları geldi. Başkan Erdoğan'ın kendilerine öfkeli olduğunu belirten terör örgütü PKK'nın elebaşı Ümit, 7'li koalisyonun adayını desteklediklerini belirterek, "O yüzden tabii ki biz Kurdistan'da ve Türkiye'de açığa çıkan demokrasi iradesini de çok değerli, anlamlı görüyoruz. Bunu korumak istiyoruz. Tabii ki dağılmasını istemiyoruz. Bakın, Erdoğan yatıyor kalkıyor, buna öfke duyuyor. Nasıl Kürtlerin aklı olur da bir strateji belirlerler? Temel bütün propagandasını neyin üzerine kurmuş şu anda? Diyor ki; niye Kandil Millet İttifakı'na destek verecek? Bütün stratejisi bunun üzerine. Niye Kürtler Kılıçdaroğlu'na oy veriyor? İçine dert olmuş. Zaten kompleksli bir insan olduğu için, kendisi tercih edilmeyince panik oluyor. Yani kaygı yaşıyor. Her şeyi ve herkesi teslim alma istemi ile o kadar dolu ki!.." dedi.


ÇIKARLARIMIZ İÇİN BİR ARADAYIZ AMA KENDİ YOLUMUZU ÇİZİYORUZ YIKACAKSAK BİZ YIKACAĞIZ
Bir yandan Kılıçdaroğlu'na desteğini açıklarken alçak yalanlarla Kürtlerin terör örgütü PKK ile bir tutmaya kalkan elebaşı Ümit, HDPKK'nın 7'li koalisyonu neden desteklediğiyle ilgili savunma yapıyor. Çıkarları için bir arada olduklarını ancak kendilerinin bölücü emellerinin olduğunu itiraf eden Ümit, "Demokrasinin bir gereğidir; birileri kendi öz çıkarlarına dayalı olarak farklı politika belirleyebilir. Millet İttifakı'yla bizim ne ilişkimiz olacak. Biz kendi yolumuzu çiziyoruz. Biz 10 yıldır AKP-MHP faşizmini yıkma savaşımı yürütüyoruz. Bugün yıkılacaksa da biz yıkacağız, Kürtler yıkacak, demokrasi güçleri yıkacak, Üçüncü Yol yıkacak. Yani Kürtleri böyle araçsallaştırarak, onun üzerinden siyaset yaparak sonuç alacaklarını sanmasınlar. Kimse böyle bize geri adım attıramaz. Evet, Türkiye halkından bilinçsiz insanları etkileyebilir, ona bir şey demiyorum. Etkileyebilir ve bir kısım inanıyor gerçekten. Bir kısmını da kendisine bağlamış. Yani yaklaşık yüzde 20-25'lik bir kesimi kendisine bağlamış. Türkiye'nin kaynaklarını bir parti devleti haline dönüştürdü. Bir devlet yok, bir parti iktidarı var. O zenginliklerin bir kısmını da bir kesime aktarıyor, onları bağlamış. AKP kaybettiğinde kaybedecek bir kesim var. O yüzden onlar da çılgınca Erdoğan-Bahçeli savunuculuğu yapıyor." ifadelerini kullandı.
7'Lİ KOALİSYONLA SÖZDE DEMOKRASİ MÜCADELESİ
7'li koalisyonla birlikte sözde demokrasi mücadelesi verdikleri yalanıyla Türkiye ve Kurdistan'ın 15 Mayıs günü yeni bir sabaha uyanacağını ve Türkiye'de demokrasi mücadelesinin yeni bir döneme gireceğini vurgulayan Ümit, "Mücadele bitmeyecek, kavga bitmeyecek. Biz öyle yaklaşıyoruz. Yeni bir döneme gireceğiz, yeni bir mücadele sürecine gireceğiz. Bu temelde kadınları, gençleri, Kürt halkının tamamını, Türkiye'deki demokrasi güçlerini, Türkiye halklarını, Türkiye'deki farklılıkları, zenginlikleri, kimlikleri, Alevileri seçimlere katılmaya çağırıyorum" şeklinde konuştu.

SEÇİME KADAR KAVGA ETMEYİN 7'Lİ KOALİSYONLA ORTAK HAREKET EDİN YOKSA BİTERİZ
7'li koalisyon ve HDPKK'nın seçime kadar kavgaları bir kenara bırakması gerektiği belirten terörist elebaşı Ümit, birleşin mesajı veriyor. Terör örgütü PKK'nın artık bitme noktasına geldiğini bildiği için bunun tarihi bir seçim olduğunun altını çizen Ümit, "Bu gerçekten tarihi bir seçim. Sonuçları belirleyici olacak. Herkesi de bu temelde büyük bir sorumlulukla hareket etmeye davet ediyorum. Yani kırgınlıklar, küskünlükler, bazı dönemlerde yapılan beyanlar, yapılanlar şimdi bunları tartışmanın zamanı olmamalı. Eğer varsa böyle gündemler, özel savaş şeyi gibi AKP-MHP rejimi Kürt halkının gündemine koyuyor, kafa karışıklığı yaratarak Kürtleri birbirine düşürmek istiyor, birbirini beğenmez hale getirmek istiyor. Sanki Kürtler birlikte iş yapamazmış gibi, sadece Türk egemen sistemini, sınıfını, siyasetini adres olarak göstermeye çalışıyor. Tüm bunlara tavır alarak, varsa da kafalarında çelişkiler, bunları başka bir zamana, başka bir platforma erteleyerek tarihsel sorumluluğunu herkesin yerine getirmesini diliyorum. Ben inanıyorum ki gerçekten 15 Mayıs'ta Türkiye ve Kurdistan yeni bir sabaha uyanacak. AKP-MHP faşizmi yıkılacak. Türkiye'de demokrasi mücadelesinin yeni bir dönemine girilecek. Mücadele bitmeyecek, kavga bitmeyecek. Biz öyle yaklaşıyoruz. Yeni bir döneme gireceğiz, yeni bir mücadele sürecine gireceğiz. Bu temelde ben kadınları, gençleri, Kürt halkının tamamını, Türkiye'deki demokrasi güçlerini, Türkiye halklarını, Türkiye'deki farklılıkları, zenginlikleri, kimlikleri, Alevileri seçimlere bu temelde katılmaya çağırıyorum." diyerek çaresizliğine karşı "7'li koalisyonla ortak hareket edin yoksa biteriz" itirafını yapıyor.


ALÇAK BÖLÜCÜLÜK ÇAĞRISI: "HİÇ KİMSE TÜRKLEŞMEK ZORUNDA DEĞİL"
Seçime kadar kavga etmeyin birleşin diyen elebaşı Ümit, seçim sonrası planlarını açıklarken Türkiye'de yaşayan diğer Lazlar, Çerkesler ve Pomaklar'a da adeta bölücülük çağrısı yapıyor. Karadeniz'deki Lazlara alçak bir çağrı yapan PKK'lı elebaşı Ümit, "Ben bu coğrafyanın insanlarına, kendi kimliklerine dönmeleri çağrısını yapmak istiyorum. Hiç kimse Türkleşmek zorunda değil. Türkiyelileşmek ayrı bir şey. Türkiyelilik bir üst kimlik olabilir. Kimsenin buna itirazı olmaz. O zaman o bayrak tartışmalarının bir anlamı olur. O zaman herkes o bayrağa sahiplenebilir. O zaman o bayrak, herkesin bayrağı olabilir. Ama bölge halkları, yani Türkiye'deki halklar, Kürtler, Türkler, Lazlar, Çerkesler, Pomaklar birlikte var olabilir. Kendi kimlikleriyle var olmalılar. Karadeniz'in haline çok üzülüyorum. Milliyetçiliğin kalesi haline getirdiler. Karadeniz insanı özellikle Lazlar, adını saydığım diğer halklar muhakkak bunu sorgulamalıdır. Yoksa atalarına, analarına, tarihlerine sahip çıkamayacaklar En kötü şey de budur. Bu temelde bu seçimlerde tüm Türkiye halklarını toplumsal değerlerine sahip çıkmaya çağırıyorum. Bunun için de Üçüncü Yol, Emek ve Özgürlük İttifakı diyorum. Çünkü bunun adresi Emek ve Özgürlük İttifakı. Çünkü Emek ve Özgürlük İttifakı, demokrasi ittifakı. Demokrasi, çok renkliliğin sistemidir. Çok kimlikliliğin sistemidir. Herkesi Emek ve Özgürlük İttifakı'nda yeni Türkiye'yi yaratmaya çağırıyorum. Ancak öyle bazı dertlerimizin dermanı bulunabilir." ifadeleriyle seçimden sonraki bölücülük planlarını itiraf ediyor.


7'Lİ KOALİSYONA YENİ TALİMAT: BU SÖYLEMİ TERK EDİN
Kandil'deki PKK elebaşı Murat Karayılan 7'li koalisyonun üyelerine "AK Parti-elebaşı Öcalan" söylemini terk edin talimatı veriyor. Nitekim geçtiğimiz günlerde skandal açıklamalarla AK Parti ve elebaşı Öcalan arasında temas olduğunu iddia eden 7'li koalisyona bu söylemi terk etti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan etrafındaki tartışmalar konusunda da mesajlar veren Karayılan, "Biz bir kez daha tarafları uyarmak istiyoruz: Bu biçimde Önderliğimiz üzerine tartışmayın. Önderliğimizi bir araç haline getiren bu yaklaşımlar bir ahlaksızlıktır. Önder Apo'nun bulunduğu pozisyon stratejik bir pozisyondur. Kürt sorunu ve Önder Apo'nun içinde bulunduğu durum, Türkiye açısından seçim taktiklerine alet edilecek bir sorun değil, temel bir sorundur. Dolayısıyla Önderliğimizi seçimlere alet etmeye çalışmak büyük bir yanlıştır" şeklinde konuştu.

Terör örgütü PKK elebaşı, "Son dönemde Önder Apo üzerine birçok haber ve değerlendirme yapılıyor. Özellikle çeşitli ittifaklar birbirlerine karşı olan propagandanın temeline Önder Apo'yla görüşmeyi oturtmuş durumda. Ancak diğer yandan Önder Apo'ya dönük 2 yılı aşkın bir süredir uygulanan katı bir tecrit söz konusu. Siz Önder Apo'yla ilgili çıkan bu haberleri ve mevcut durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuyla Adalet Bakanlığı Bekir Bozdağ'ın kesin bir dille reddettiği skandal iddiaları yeniden gündeme getirdi.

ORTAKLIĞIN DİYETİ ELEBAŞI ÖCALAN
7'li koalisyona elebaşı Öcalan ayarı veren Karayılan, "Daha önce de belirttiğimiz gibi Türkiye siyasetinde Önder Apo'ya dönük tek taraflı tartışmalar vardır. Önder Apo, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir yöntemle ağırlaştırılmış mutlak bir tecrit altındadır. Psikolojik işkencenin daimi olarak yürütüldüğü bir sistemde tutulmaktadır. İşte 26 aydır kimsenin Önder Apo'dan da, Önder Apo'nun yanındaki üç arkadaştan da haberi yoktur. Telekomünikasyonun bu kadar geliştiği bir çağda, kimsenin İmralı'dan haberi yoktur. Önder Apo'nun böylesi çok çok olağanüstü koşullarda tutsak edilmesi, ulusal ve uluslararası her türden yasanın ve ahlaki ölçülerin çiğnenmesidir. Biz bir kez daha tarafları uyarmak istiyoruz: Bu biçimde Önderliğimiz üzerine tartışmayın. Önderliğimizi bir araç haline getiren bu yaklaşımlar bir ahlaksızlıktır. Önder Apo'nun bulunduğu pozisyon stratejik bir pozisyondur. Kürt sorunu ve Önder Apo'nun içinde bulunduğu durum, Türkiye açısından seçim taktiklerine alet edilecek bir sorun değil, temel bir sorundur. Dolayısıyla Önderliğimizi seçimlere alet etmeye çalışmak büyük bir yanlıştır." sözleriyle HDPKK ile ortaklığın diyetini ödeten açıklamalar yaptı.


7'Lİ KOALİSYONA YALVARDI: AK PARTİ BİZİ BİTİRDİ KURTARIN
AK Parti'nin terör operasyonlarıyla kendilerini bitirme noktasına getirdiğini itiraf ederek adeta 7'li koalisyondan yardım isteyen Karayılan, PKK ile Kürtleri aynı kefeye koyarak alçak açıklamalarda bulundu. "Bu biçimde Kürt toplumunu teslim almak istediler." diyerek Kürt halkını PKK gibi göstermeye çalışan hain elebaşı Karayılan, "Doğrudur; Türkiye'nin geleceği ve Türkiye'de yaşayan herkes açısından bu seçimlerin önemli olduğunu herkes dile getiriyor. Bu dönemde gerçekleşen seçimlerin elbette bir önemi var. Biz de öncesinden bu konuda bazı şeyler belirtmiştik. Ancak bu seçimler halkımız ve bu sistemden zarar gören tüm kesimler açısından daha da önemlidir. Kürt halkı, Aleviler, emekçi sınıflar, sol-sosyalist hareketler başta olmak üzere sistemden dışlanan tüm kesimler açısından bu seçim çok önemli. Özellikle de AKP-MHP-Ergenekon rejimi son 8 yıldır yeni bir konseptle halkımızı güçten düşürmek ve teslim almak istiyor. Bunun için zindanlara, dağlara, sokaklara ve Kürt siyasetine dönük çok sert bir saldırı dalgası yürüttü. Bu biçimde Kürt toplumunu teslim almak istediler. Nasıl ki 1925'den '38'e kadar soykırım siyaseti yürütmüşlerse ve ondan sonra otuz yıl boyunca Kürtler sessizleşmişse; yine nasıl ki 12 Eylül Faşist Askeri Cuntası Kurdistan'da büyük bir zulüm yürütmüşse ve on yıl boyunca Kürt toplumu takatsiz bırakılmışsa; esas olarak AKP-MHP de şimdi Kürtleri aynı şekilde yapmak istiyordu. Nasıl ki Fethullahçıları tasfiye edeceğiz diyerek yönelmişlerse, Kürdistan Özgürlük Hareketi'ne ondan da kapsamlı bir şekilde yönelmişlerdir. Yani rejim tüm gücüyle Kürt halkını güçten düşürmek ve iradesizleştirmek istedi. Bu güçler seçime Yeşil Sol Partisi çatısı altında gidiyorlar. Bu sistemden zarar gören herkesin güçlü bir şekilde bu ittifaka katılması gerekmektedir. Özellikle de Kürt halkı, bu seçimde gücünü arttırmalı, iradesini herkese göstermeli. Bu, önemli bir konudur. Belki toplum içerisinde, aşiretler arası, şahıslar arası, vb. çeşitli kesimler arasında çelişkiler olabilir. Yine kimi adaylar kimi kişilerin gönlüne göre olmayabilir. Ancak bütün bunlar bir yana verilmeli. Daha önemli sorunlar vardır. Kürt halkının geleceğini ilgilendiren ulusal sorunlar vardır. Dolayısıyla bu dönemde herkes birleşmeli ve birliğini göstermeli." ifadelerini kullandı.


TERÖRİSTLER HER GÜN DESTEK ÇAĞRISI YAPIYOR
14 Mayıs'taki günler kala terör örgütü PKK'nın Kandil'deki elebaşları 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ve HDPKK'ya peşpeşe destek açıklamaları yapıyor. Kandil'deki "terör ini"nden son açıklama terörist elebaşlarından KCK Yürütme Konseyi üyesi Xebat Andok'tan geldi. Terör örgütünün sözde medya kuruluşlarına 24 saatte bir özel açıklamalar yapan terörist elebaşları, 7'li koalisyon ve adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na üst üste destek çağrısı yaptılar.

Terör örgütü elebaşlarının daha evvel yaptığı "İç savaş çıkartırız" tehdidini bu kez daha da ileri taşıyan terörist Andok, 14 Mayıs'taki seçimlerin bir 3. Dünya Savaşı olduğunu, tıpkı birinci ve ikinci dünya savaşlarında olduğu gibi bölgede yeni bir "dizayn" yapılacağını iddia ederek, Suriye'nin kuzeyinde tasarlanan PKK terör devleti planını da itiraf etti. 14 Mayıs'a bir savaş gibi baktıklarını açıklayan terörist elebaşı Andok'un sözleriyle, 7'li koalisyonun kazanması halinde Türkiye'yi nasıl bir bölünme tehdidi beklediği gerçeği de daha net anlaşıldı.

"Üçüncü Dünya Savaşı sürecinde olma gerçekliğimiz bunu böyle anlamamızı zorunlu kılıyor. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra da, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra da bir dizayn gerçekleşti. İçinde bulunduğumuz Üçüncü Dünya Savaşı'ndan sonra da bir dizayn gerçekleşecektir. Bu kaçınılmazdır. Zaten savaşlar esas olarak bu temelde gerçekleştiriliyor. Şimdi bu savaşın tarafları var, hegemonik güçler var, bölgesel güçler var. Kürt ihaneti var ve bir de Kürt özgürlük eğilimini temsil eden ve giderek kendisini bölgesel düzlemde bir özgürlük eğilimine dönüştüren bir PKK, Önder Apo gerçekliği var. Ve bu savaş uzunca bir süredir sürüyor ve önemli bir eşiğe gelmiş durumda. İşte bu 14 Mayıs seçimleri, tam da bu bahsettiğimiz Üçüncü Dünya savaşı koşullarında, onun çok önemli bir aşamasında gerçekleşiyor." diye konuşan elebaşı Andok, "seçime değil savaşa gidiyoruz" sözleriyle de bölücü planlarını ortaya şöyle koydu:

"Evet seçim, mevcut olan savaşın bir parçası, bir aşaması gibi bir şey."

PKK'lı sözde yöneticilerden Xebat Andok, 7'li koalisyon ile nasıl aynı amaç üzere beraber hareket ettiklerini de itiraf etti. "Millet İttifakı'nı temsil eden güçler açısından da şöyle bir gerçeklik var. Onlar da 3. Dünya Savaşı koşullarını, bölgenin eskisi gibi olamayacağını biliyorlar ve savaş koşulları içerisinde Türkiye'yi kendileri yönetmek istiyor. Çünkü Türkiye'nin mevcut yönetim tarzının Türkiye'yi uluslararası alanda tecrit ettiğini, toplumu alabildiğince ayrıştırdığını, savaş politikalarının halkı getirmiş olduğu aşamayı görüyorlar. Bunu da bir propaganda malzemesine dönüştürerek, aslında iktidar mücadelesinde AKP-MHP ittifakının yaşamış olduğu zorlanmaların yarattığı rüzgarı da arkalarına alarak iktidar olmak istiyorlar. Klasik, bildik bir iktidar mücadelesi, sistem içi güç mücadelesidir. Bunun içinden Türkiye'yi yönetmek isteyen bir güç olarak öne çıkmak istiyor. AKP- MHP'ye göre kendince biraz daha Batı'yla uyumlu, biraz daha mevcut durumu restore etme gibi bir yaklaşım içerisinde. Bunlar sistemin iki ittifak gücünün temel yaklaşımı. 3. Dünya Savaşı koşullarını bu şekilde değerlendirmek istiyorlar. Bizim açımızdan, halklar açısından, Kürt Özgürlük Hareketi açısından da 3. Dünya Savaşı koşulları hem büyük özgürlük imkanları sunuyor, aynı zamanda büyük tehlikeleri de barındırıyor." sözleriyle de elebaşlarından Andok, 7'li koalisyon ve terör örgütü PKK ile PYD'nin Türkiye'yi bölme, uydu bir terör devleti kurularak bölgede Batı'nın istediği bir sömürge ülkesi oluşturma planını da açık etti.

DÜN CEMİL BAYIK TEHDİTLER SAVURDU

Geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulunan sözde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı PKK'lı terörist elebaşı Cemil Bayık, dün de terör örgütünün yayın organına konuşmuş, tek amaçlarının Başkan Erdoğan'ı iktidardan düşürmek olduğunu savunarak, 7'li koalisyon ve Kılıçdaroğlu'na oy verin çağrısı yapmıştı. "Bu seçimleri Türkiye demokrasi güçleri ile Kürt halkının özgürlük ve demokrasi güçlerinin daha fazla ortaklaşması süreci haline getirmek esas alınmalıdır." açıklamasıyla 7'li koalisyon ve HDPKK'nın ortak hareket etmesi talimatını veren elebaşı Bayık, terörist elebaşı Bese Hozat'ın ardından açık açık iç savaş tehdidinde bulundu. Skandal ifadeler kullanan Bayık, "Kaybetmesine rağmen iktidarı bırakmazsa bu durumda demokrasi güçleri direnerek bu faşist iktidarı yenilgiye uğratma mücadelesi içinde olmalıdırlar." diyerek iç savaş çağrısı yaptı.

TEK AMACIMIZ ERDOĞAN'I DÜŞÜRMEK

Tek amaçlarının Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmek olduğunu belirten Kandil'deki teröristbaşı, "Zaten demokrasi güçlerinin, demokratik güçlerin ben ya da biz milletvekili olmalıydık yaklaşımı olamaz. Daha iyi temsil önerileri olabilir. Ama bunlar küsme, kopma, tepki duyma gibi tutumlara gerekçe olamaz. Artık herkesin tüm gücüyle çalışması gerekir. Yeşil Sol Parti'nin seçimden en güçlü biçimde çıkmasını sağlamak; Tayyip Erdoğan'ı da düşürmek doğrultusunda oy kullanmak ve en güçlü biçimde bir sonuç almak önemlidir." dedi.

BU İKTİDARIN BİR AN ÖNCE İNDİRİLMESİ GEREKMEKTEDİR

Cumhur İttifakı'nın iktidardan bir an önce indirilmesi gerektiğini bunun için HDPKK'nın 7'li koalisyona hiç olmadığı kadar yakın hareket etmesi gerektiğini belirten terörist elebaşı Cemil Bayık şu ifadeleri kullandı:

"Bu iktidarın gerçekten de bir gün önce düşürülmesi ve Türkiye'nin bu iktidarın yarattığı kabustan kurtarılması gerekir. Yoksa Türkiye vatan-millet-Sakarya sloganlarıyla tarihinin en büyük yıkımıyla karşılaşacaktır. Kürtleri soykırıma uğratmak adına Türkiye'nin tüm dengelerini bozan, Türkiye'yi kirleten bu iktidar Türkiye'yi gelecekte daha büyük acıların yaşanmasına yol açan bir felakete doludizgin götürmektedir. Kürt düşmanlığı her türlü kötülüğün kılıfı yapılmakta; her türlü çirkinlik, kirlilik, zulüm ve sömürü bu kılıf altında gizlenmektedir. Kim kirli bir iş yapmak istiyorsa, kim Türkiye'nin kanını emmek istiyorsa vatan-millet-Sakarya diyerek Kürt düşmanlığı yapmaktadır. 1990'lı yıllarda kirliliğin ve sömürünün rantı olan Apo ve PKK düşmanlığı bugün o günkünden katbekat daha fazla artırılmış bulunmaktadır. Rêber Apo 1990'lı yıllardaki bu durumu devletin kirlenmesi, yozlaşması, çürümesi olarak ifade etmişti. Şimdi bu durum akıl almaz bir düzeye ulaşmıştır. Hala da bu kokuşmuşluk, çürümüşlük Kürt düşmanlığıyla örtülmeye çalışılmaktadır. Ancak bu çürümüşlük ve kötülükler o kadar açık hale gelmiştir ki, artık AKP-MHP yandaşları dışında kimse tarafından kabul edilmemektedir. Kürt düşmanlığı ile yaratılan parçalanma ve ötekileştirme şimdi tüm Türkiye toplumuna yönelik yapılmış bulunmaktadır. Kürt halkının özgürlük mücadelesiyle Türkiye'nin demokratikleşme mücadelesinin hiç olmadığı kadar buluşması ve ortaklaşması bu gerçekliğin sonucu olmaktadır."

7'LİYE HDPKK ÇİZGİSİNDE BİRLEŞİN ÇAĞRISI

Türkiye'deki Kürt vatandaşları kullanmaya çalışarak PKK'yı Kürtlerle ilişkili olarak göstermeye çalışan alçak teröristbaşı, "Bu açıdan seçimde HDP çizgisinde etkili mücadele verilmesi gerekir. HDP ne Kürt ne Alevi ne de başka bir toplumsal kesimin partisidir. Türkiye'de radikal demokratikleşme isteyen herkesin partisidir. Bu çerçevede aynı zamanda Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, ekolojistlerin, emekçilerin, gençlerin, farklı ezilen etnik ve inanç toplulukların partisidir. HDP'yi bir kimliğin partisi haline getirmek HDP çizgisine yapılacak en büyük kötülük olacaktır. Bu açıdan HDP çizgisinde mücadele yürütenlerin HDP'yi herhangi bir kimliğin partisi yapmak isteyenlere karşı tutum göstermeleri gerekir." şeklinde konuştu.

BİR DESTEK DE YJA STAR SÖZDE KARARGAH KOMUTANLIĞI ÜYESİ ZOZAN ÇEWLİG'TEN

Yerel seçimlerde HDP'nin zafer alacağını iddia eden YJA Star sözde Karargah Komutanlığı üyesi Zozan Çewlig "Bu seçimler kadınların, gençlerin ve toplumumuzun kaderini belirleyecek. Kadınlar, gençler, Aleviler, emekçiler, demokratik kesimlerle bu seçimlerin HDP'nin zaferi olacağına inanıyoruz. Bundan duyduğu korkuyla basın çalışanlarını, siyasetçileri gözaltına alıp zindana attı. Bu siyasi operasyonların provokatif komplo operasyonlarına dönüştürme ihtimali de var. Bu konuda da halkımızın duyarlı olması gerekiyor. Bunlar askeri anlamda Zap'ta bittiler, halkımızın sayesinde siyasi anlamda da Ankara'da bitecekler. Bu, Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünü açacak ve kan emici diktatör kesimler sandıklarda kendi sonlarını getirecek. Biz buna inanıyoruz" iddiasında bulundu.

100 YILLIK CUMHURİYET'İ YIKACAĞIZ

Yedili koalisyon adayı Kılıçdaroğlu'ndan "özerklik" ve "kayyum" sözü alan PKK, 14 Mayıs'ı bölücülük planları için ölüm kalım tarihi olarak belirledi. HDP'li Sakık'tan sonra PKK'nın elebaşlarından Sabri Ok da "100 yıllık cumhuriyeti yıkacağız" ifadelerini kullanmıştı.

7'Lİ KOALİSYONUN AMACI ÜLKEYİ BÖLMEK

Yeni bir açıklama yaparak AK Parti ve MHP'nin kurduğu Cumhur İttifakı'na yalan ve iftiralarla saldıran Ok, Türkiye Cumhuriyet'ini bölme planını 7'li koalisyonla yaptıklarını itiraf etti. Seçim kazanmak için 7'li koalisyonun ile Emek ve Demokrasi İttifakı kurulduğunu belirten OK, "Gerçek olan şu ki, 20 yıllık AKP faşizmi yıkılacaktır. AKP-MHP faşizminin yıkılması, Türkiye ve Kurdistan'da yeni bir süreç başlatacaktır. Neden? Eğer bu seçimlerde AKP-MHP faşizmi yıkılırsa, o zaman herkes için bir milat olacaktır. Seçimden öncesi ve sonrası olacak insanlar için. Bundan dolayı bu seçimler çok büyük önem taşıyor." ifadeleriyle "özerklik" için hazırlık yaptıklarını açıkladı.

İYİ PARTİ VE PKK AYNI YERDE

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in aksine PKK ve İyi Parti'nin aynı yerde olduğunu belirten Ok, "Herkes bu seçimin farklı olduğunu, geçmiş seçimlere benzemediğini söylüyor. Hatta belki 100 yıllık Türkiye Cumhuriyetinin en önemli seçimi deniliyor. Böyle önemli bir seçim. Bu seçimin bu kadar önemli olmasının nedeni nedir? AKP-MHP faşizmi onlar dışında herkesi etkiliyor. Bundan dolayı AKP-MHP'li olmayan herkes, onlara karşı. Dikkat ederseniz 2. Dünya Savaşında da durum buydu. Sovyetler, Amerika ve Avrupa bile Hitler, Mussolini, Franko faşizmine karşı demokratik direniş cephesini kurdu. Halbuki her biri farklı bir cepheydi. Aynı şey şu an Türkiye için de geçerli. Erdoğan-Bahçeli çıkarları dışında olan her şeye ve herkese karşılar. Bazen diyorlar, PKK, İYİ Parti aynı yerde. Biz faşizme karşıyız. Onlar da şu an karşıyız diyorlar. Eğer böyle katıksız faşist olmasaydılar herkes böyle bir tutum sergilemezdi. AKP-MHP faşizmi bu düzeydedir." ifadelerini kullandı.

KILIÇDAROĞLU'NA DESTEK PAYLAŞIMLARI YAPAN ELEBAŞLARI

12 Mart'tan itibaren Kılıçdaroğlu'na ve 7'li koalisyona destek mesajı paylaşan PKK elebaşları arasında Cemil Bayık, Murat Karayılan, Mustafa Karasu, Duran Kalkan, Bese Hozat, Helin Ümit, Sabri Ok ve Remzi Kartal yer alıyor. İşte terör örgütünden gelen destek mesajları:

CEMİL BAYIK

Terör örgütü elebaşı Öcalan'a özgürlük isteyen Bayık "Önder Apo ve halkımız birleşmiştir ve ayrı düşünülemez. Önder Apo'suz yaşam olmaz bu da Apo'nun gerçekliğidir." dedi. Bayık, elebaşı Öcalan'ın özgürlüğü dışında hiçbir şeyi kabul etmediklerini ifade ederek şunları söyledi: "Bizim için özgürlük ve mücadelemizi büyütme zamanıdır. Önderliği fiziki özgürlüğüne kavuşturmalıyız. Apo'nun özgürlüğü dışında hiçbir şey kabul etmiyoruz. Apo'nun dostları Önder Apo'nun özgürlüğüne kavuşması için mücadele yürütüyor. Bu direniş sonuç alıncaya kadar da devam edecektir."

MURAT KARAYILAN

Terör örgütü PKK'nın elebaşı Murat Karayılan da sanki İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in altılı koalisyona kendisi döndürmüş gibi bir sevinçle, masadaki krizin çözülmesinden duyduğu memnuniyeti, "Bu, Türkiye demokrasi hareketi açısından çok iyi bir şey. Niye? Çünkü halkın gerçekten değişim istediği ortaya çıktı. Halk bu iktidarın değişmesini istiyor. Bu biçimde toplum mühendisliğine dayalı projelerin sonuç almayacağı görüldü. Dolayısıyla bu durum, aslında demokratik çevreler açısından bir güç oldu; bu planları yapan kesimlere de bir darbe oldu. Muhalefetin güçlendiği belirtilebilir. Bu tür planları gerçekleştirmek isteyen derin ellerin sonuç alamayacağı görüldü" sözleriyle dile getirdi. Karayılan, İmralı'da tutuklu bulunan bebek katili Abdullah Öcalan'ın serbest kalma vaktinin geldiğini de iddia etti. Karayılan, "Apo'nun fiziki olarak özgür olma vakti gelmiştir. Apo'nun özgürlüğü için de mücadele yürütmeliyiz ve başlatacağımız hamleler bu temelde gelişmek durumundadır." dedi.

MUSTAFA KARASU

Hain örgütün elebaşı Mustafa Karasu, 7'li koalisyona desteğini yineleyerek, ''Türkiye demokratikleşecekse, bu iktidara karşı da mücadele verilmesi gerekiyor. Muhalefetin, muhalif güçlere hesap sorması gerekiyor. Türk halkı, böyle bir iktidara layık değil gerçekten. Bu iktidarın değişmesi gerekiyor. Bunun zaten önemli demokrasi güçleri de görüyor. Bu seçimde en verimli sonucu almaları gerekiyor. Yani ortak liste daha fazla kazandırır diyorlar. Herkes böyle söylüyor." dedi.

DURAN KALKAN

PKK elebaşı Duran Kalkan, Cumhur İttifakı'nı hedef alıp 7'li koalisyona çağrıda bulanarak, "Biz bütün özgürlükçü ve demokratik güçleri destekliyoruz. AKP-MHP faşizmini yıkacağız. Kesinlikle! Bu faşizm yıkılacak. Bunu herkes de söylüyor biz de söyledik; Tecridi kıracağız, faşizmi yıkacağız özgürlüğü ve demokrasiyi kazanacağız. Bu bir ölçü" dedi.

7'Lİ KOALİSYONA OY DİYE YALVARDI

Genç kızlara tecavüz ettikten sonra infaz emri veren elebaşlarının terör kamplarında yaptıkları vahşet bilinirken kadınlardan utanmadan oy isteyen elebaşı "Ben Kürt halkına, kadınlarına, gençlerine, işçi ve emekçilerine, Türkiye'nin bütün halklarına, ezilenlere çağrı yapıyorum. Demokratik adaylara oy versinler. Yani AKP-MHP faşizmini yıkmayı temel gündemleri yapsınlar. Özellikle de özgürlükçü, demokratik kadınlara daha çok oy versinler. Bu bizim tutumumuzdur. Bizden yana olan, bizi dinleyen herkese çağrımız bu. AKP-MHP faşizmi artık kaldırılamaz bir durumda. Bunun gerçekten de tarihin çöp sepetine atılması lazım. Gömmek lazım tarihe. Yani bir daha, biraz daha AKP-MHP'nin yönetim olacağını düşünün. Türkiye'de ne kalır elle tutulacak? İnsanlık adına, özgürlük adına, demokrasi adına, kardeşlik adına hiçbir şey kalmaz. Bu çok önemli. Simdi böyle bir gücün bir daha yönetim olmasına, biraz daha yönetimde kalmasına kesinlikle izin vermemek lazım. Öyle bir durum katliamdan katliam beğenmeye götürür." diyerek 7'li koalisyona oy istedi.

BESE HOZAT

Türkiye'nin çok önemli bir seçim sürecine girdiğini söyleyen terörist Hozat "Bu seçim hiçbir seçime benzemiyor" ifadelerini kullandı.

Altılı koalisyonun birlikteliğini değerlendiren terörist Hozat "Seçim süreci ile birlikte güçlü bir mücadele yürütülürse bu faşist iktidar 14 Mayıs'ta yıkılacaktır." dedi. Hozat açıklamasında PKK'nın seçimlere kadar askeri eylemlerine son verdiğini duyururken "Seçimler bitene kadar askeri eylemlerimize son verme kararı aldık" şeklinde konuştu.

HELİN ÜMİT

PKK'lı büyük başlardan Helin Ümit, "Bizim savaşmamız size umut oluyor" vurgusu yaparak 7'li koalisyona "Küçük hesap yapmayın, birlik olun" zılgıtı çekti. Ümit, "Türkiye'deki sistemin karakterinin belirlenmesinde biz de rol alacağız" mesajını vermeyi de ihmal etmedi.

SABRİ OK

HDP'li Sırrı Sakık ile aynı ifadeleri kullanmaktan çekinmeyen Ok devlete ve hükümete saldırdı. Skandal ifadeler kullanan Ok, "Bu devlet, yani AKP, Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti'nin 100 yıllık zihniyetini temsil ediyor. İktidarlarını sürdürmek için ellerinde hiçbir şey kalmadı. Bundan dolayı AKP-MHP iktidarından ve Türk devletinin 100 yıllık baskıcı zihniyetinden kurtulmak için bu seçim çok önemli." şeklinde konuştu.

REMZİ KARTAL

Kırmızı bültenle aranan PKK terör örgütü yöneticisi Kongra Gel Eş Genel Başkanı Remzi Kartal, "Kılıçdaroğlu doğru tercih, desteklenecek bir adaydır. Bu tarihi bir fırsattır" ifadelerini kullandı.

GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.