"Seçilmiş milletvekilini hukuksuzca, hakkında karar olmadan hapiste tutmak, sadece onu değil ona oy veren insanları da tutuklamaktır. Erdoğan ve onun ağzına bakıp adaletli karar almaktan korkan adaletsiz hukukçular, sizden bunun hesabını soracağım. Bu topluma daha fazla zarar vermeyin, adaletteki erozyonu durdurun. Can Atalay'ı derhal serbest bırakın."
CAN ATALAY GEZİ PARKI OLAYLARI DAVASINDA TUTUKLANDI
Kılıçdaroğlu'nun savunduğu ve serbest kalması için yargıyı tehdit ettiği Can Atalay, Türkiye'nin yangın yerine çevrilmek istendiği Gezi Parkı olayları davası kapsamında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan tutuklanandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Can Atalay ile birlikte, Osman Kavala, Ayşe Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18'er yıl hapislerine ve bu suçtan tutuklanmalarına karar verildi. Daha sonra karara itiraz edilse de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından karar hukuka uygun bulundu.
Fotoğafta: Can Atalay
MAHKEMENİN KARARI ALMAN BAŞKONSOLOSLUĞU GÖREVLİSİNE VERMİŞTİ
Taksim Dayanışması Platformu'nun avukatı olan Şerafettin Can Atalay'ın, Gezi Parkı'na Topçu Kışlası'nın yeniden inşa edilmesinin iptaline ilişkin İdari Mahkeme kararını Almanya İstanbul Başkonsolosluğu Hukuk, Basın ve Vize Bölümü Direktörü Dr. Volker Helmert'e ulaştırması için 5 Temmuz 2013 tarihinde sanık Osman Kavala'ya verdiği ortaya çıkmıştı.
Alman Başkonsolosluğu Yöneticisi Volker Hermert'in kararla ilgili çalışma yaptığı, sonrasında 19 Temmuz 2013 tarihinde saat 10:00'da sanıklar Osman Kavala ve Şerafettin Can Atalay'ın Taxim Oda Cafe'de Volker Helmert'le bir araya gelerek kararla ve süreçle ilgili görüşmeler yaptıklarının tespit edildiğine dikkat çekiliyor.
Söz konusu buluşmanın fotoğrafları ve fiziki takip tutanağı delil olarak dosyaya konulmuştı.
Osman Kavala'nın, Şerafettin Can Atalay'a; "Şimdi Alman Konsolosluğu'ndan birisi aradı da 'şu idari mahkeme kararlarının kopyalarını nereden bulabiliriz' diye soruyor. Şunun için aradım bu Alman Konsolosluğu'nda benim de tanıdığım … … diye birisi var. Aynı zamanda Hukuk Danışmanı: … bir ara vaktiniz varsa sizinle görüşmekten çok memnun olacağını söyledi" dediği tespit edildi.
TAKSİM DAYANIŞMA PLATFORMU, MAHKEME KARARINI GİZLEMİŞ!
Gezi kalkışmasında yargılanan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında da, "casusluk" suçundan tutuklanan işadamı Osman Kavala'nın; Gezi kalkışmasının büyümesi için mahkeme kararını sakladıkları tespit edildi.
Gezi kalkışmasının sürdüğü sırada İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nin, 6 Haziran 2013'te Taksim Yayalaştırma Projesi'ni iptal ettiğine yönelik kararının kamuoyundan gizlendiği ancak söz konusu kararın Dr. Volker Helmert'e verdiği tespit edildi.
Osman Kavala'nın, Gezi kalkışmasını organize eden Taksim Dayanışma Platformu üyesi avukat Şerafettin Can Atalay'a, İstanbul 1. İdare Mahkemesi'nin 6 Haziran 2013 tarihinde aldığı kararı hatırlatarak, "Bu Taksim Dayanışma bunu bildiği halde gizledi. Bu kararı işte bu etik bilmem nedir?" dediği tespit edildi.
GEZİ OLAYLARIN ŞİDDETİNİ DÜŞÜRECEĞİ GEREKÇESİYLE MAHKEME KARARI GEÇ DUYURULDU!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturmada; Gezi kalkışması soruşturma yargılanan Osman Kavala ve Şerafettin Can Atalay'ın, o tarihte olaya dair verilen bir idari yargı kararını bir şekilde karar öncesinde öğrendikleri belirtilerek, "Söz konusu kararın olayların şiddetini düşüreceğinden endişelenmiş olmaları gerekir ki; bu durumu kamuoyuyla geç paylaştıkları tespit edildi" denildi.
KAVALA: ALMAN KONSOLOSLUĞU'NDAN BİRİSİ ARADI, 'ŞU İDARİ MAHKEME KARARLARININ KOPYALARINI NEREDEN BULABİLİRİZ' DEDİ
Osman Kavala'nın; 5 Temmuz 2013 tarihinde saat: 12.53.55 Gezi kalkışmasında sanık olan Şerafettin Can Atalay'la yaptığı görüşmede şöyle:
Osman Kavala: Şimdi Alman Konsolosluğu'ndan birisi aradı da 'Şu idari mahkeme kararlarının kopyalarını nereden bulabiliriz' diye soruyor.
Şerafettin Can Atalay: Osman bey ben şimdi adliyedeyim ve duruşmadayım. Nasıl yapalım?
Osman Kavala: Onları scan ederek şey yapabiliriz.
Şerafettin Can Atalay: Yok zaten karar tebliğ edilmedi bize daha. Biz UYAP'tan aldık ve şey yaptık. Ben size onu mail atmaya çalışayım
Osman Kavala: Tamam
Şerafettin Can Atalay: Bir saate kadar olur mu?
Osman Kavala: Bir zahmet olmazsa ben birisini gönderip aldırırım falan.
Şerafettin Can Atalay: Yok yok adliyedeyim. Hani ya koşulda yok elektronik ortamda ben size
Osman Kavala: Peki, tamam
Şerafettin Can Atalay: Ya imzasız halini UYAP'tan alınan haliyle biz word belgesi olarak yollayacağım o kararda.
Osman Kavala: Tamam
Şerafettin Can Atalay: Zaten öyle gelecek bugün falan gelecek diye tahmin ediyorum tamam.
KAVALA: ALMAN KONSOLOSLUĞU'NDA BENİM DE TANIDIĞIM BİRİSİ VAR, SİZİNLE GÖRÜŞMEKTEN ÇOK MEMNUN OLACAĞINI SÖYLEDİ"
Osman Kavala'nın, 16 Temmuz 2013 tarihinde saat:19.56'da Şerafettin Can Atalay'la yaptığı görüşme şöyle:
Osman Kavala: Şunun için aradım bu Alman Konsolosluğu'nda benim de tanıdığım … … diye birisi var. Aynı zamanda Hukuk Danışmanı: … bir ara vaktiniz varsa sizinle görüşmekten çok memnun olacağını söyledi
Şerafettin Can Atalay: Perşembe günü uygun olur mu?
Osman Kavala: Siz İngilizce rahat konuşuyorsunuz değil mi?
Şerafettin Can Atalay: Konuşuyoruz. Evet şöyle yapalım mı? Perşembe sabahı telefonlaşalım ve saate karar verelim Osman bey. Peki ee şöyle yapalım. Bu gözaltıları tam kestiremiyorum ama Cuma günü saat 10 Taksim Hill Cafe olur mu?
Osman Kavala: Tabi Cuma 10
Şerafettin Can Atalay: Taksim Hill Cafe 11'de bizim basın toplantısı olacak çünkü orada
Osman Kavala: Tamam o zaman ben
KAVALA: BU TAKSİM DAYANIŞMA BUNU BİLDİĞİ HALDE GİZLEDİ
Osman Kavala'nın, 23 Temmuz 2013 tarihinde saat:13.46'da Şerafettin Can Atalay'la yaptığı görüşme şöyle:
Osman Kavala: Şimdi sen ona aslında istersen yani bir konuşalım. Size de onu göndereceğim. Yani benim için sizin demeçlerinizden ve gazeteden anladığım 6. İdare mahkemesine giden başvuru sadece Topçu Kışlası'yla ilgili bir başvuru…
Şerafettin Can Atalay: Yüksek Kurul kararıyla ilgili evet. Topçu Kışlası'nı ilgilendiren Yüksek Kurul kararıyla ilgili
Osman Kavala: Bir şey daha.. Bir şey daha
Şerafettin Can Atalay: Buyurun
Osman Kavala: Ya şimdi Bu Etyen Mahçuphan'ın yine böyle pis yazı yazmış. Bilmiyorum gördünüz.
Şerafettin Can Atalay: Okumadım
Osman Kavala: Ee işte bu Taksim Dayanışma bunu bildiği halde gizledi. Bu kararı ee işte bu etik bilmem nedir falan filan diye
Şerafettin Can Atalay: Hı hı
Osman Kavala: Şimdi Ahmet İnsel'le konuşuyoruz. O da bana bir cevap yazacak yani benim de bildiğim sizden de öğrendiğim birinci mahkemenin hani kısa kararı diye bir şey söz konusu değil yani
Şerafettin Can Atalay: UYAP'a konduğu anda duyurduk biz. Aslında ya işte öyle yani öyle diyelim ama mesela bizim açımızdan temyiz süresi 8 Temmuz'da başladı fakat biz kararı 3 Temmuz'da UYAP'ta gördüğümüz an duyurduk.
Osman Kavala: Şey bir dakika bir şey daha soracaktım. Bundan önce zaten sizin öğrenmeniz yani. Yani zaten bunu öğrenmenizin çok tesadüfi bir şekilde öğrenmiş olsanız da bunu açıklamanızın hukuki bir..
Şerafettin Can Atalay: Açıklayamayız, hukuk yok.
Osman Kavala: Evet
Şerafettin Can Atalay: Hiçbir şey yok benimle ilgili disiplin soruşturması dahi yapılabilir yani
Osman Kavala: Aynen ayrıca hakimlere soruşturma yapılabilir falan evet
Şerafettin Can Atalay: Tabi tabi tabi tabi tabi tabi tabi tabi
GEZİ OLAYLARIN ŞİDDETİNİ DÜŞÜRECEĞİNDEN ENDİŞELENDİLER!
Gezi kalkışması soruşturma yargılanan Osman Kavala ve Şerafettin Can Atalay'ın, o tarihte olaya dair verilen bir idari yargı kararını bir şekilde karar öncesinde öğrendikleri belirtilerek, şöyle denildi:
"Sonrasında da bu kararın olayların şiddetini düşüreceğinden endişelenmiş olmaları gerekir ki bu durumu kamuoyuyla geç paylaştıkları, iddianamemizin bu kısmında tespit edilen görüşmenin de bu konu ile olduğunun bilinerek değerlendirilmesi gerekmektedir."
OSMAN KAVALA, CAN ATALAYİ DR. VOLKER HELMERT
Soruşturmada; Osman Kavala'nın; 16 Temmuz 2013 tarihinde Şerafettin Can Atalay'ı arayarak Almanya İstanbul Başkonsolosluğu Hukuk, Basın ve Vize Bölümü Direktörü Dr. Volker Helmert'in kendisi ile görüşmek istediğinin tespit edildiğine dikkat çekildi. Soruşturma kapsamında; Osman Kavala, Şerafettin Can Atalay ve Volker Helmert'in; 19 Temmuz 2013 tarihinde saat:09.45 sıralarında Beyoğlu Taksim Sıraselviler Caddesi No:9 sayılı adreste bulunan Taxim Oda Cafe'de buluştukları tespit edildi.
19 TEMMUZ 2013 TARİHİNDE GÖRÜŞTÜLER
Soruşturma kapsamında; 19 Temmuz 2013 saat:09.52 sıralarında Osman Kavala ile Şerafettin Can Atalay'ın Taxim Oda Cafe'ye giriş yaptıkları, kafetaryada masaya oturdukları ve birlikte konuştukları, saat:10.02 sıralarında Volker Helmert'in Taxim Oda Cafe'ye girdiği tespit edildi.
GÖRÜŞMEDE İNGİLİZCE KONUŞULDU
Volker Helmert'in; Osman Kavala ve Şerafettin Can Atalay'ın bulunduğu masaya doğru ilerleyerek söz konusu kişilerle tokalaştığı ve masaya oturduğu, şahısların aralarında genellikle İngilizce konuştuğu, zaman zaman da Osman Kavala ve Can Atalay'ın Türkçe anlatacakları konuyu tartıştıkları tespit edildi.
KAVALA VE ATALAY; MAHKEME KARARIYLA İLGİLİ HELMERT'İ BİLGİLENDİRDİ
Görüşmede; konuşmayı Şerafettin Can Atalay'ın daha ziyade Volker Helmert'le yaptığı, Taksim Gezi kalkışması ve konuyla alakalı mahkeme kararları hakkında şahsı bilgilendirdiği, Volker Helmert'in aynı konuyla alakalı sorular sorduğu duyulduğu ve görüldüğü ifade edildi.
EYÜP MUHÇU DA GÖRÜŞMEYE KATILDI
Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Muhçu'nun; saat:10.18'de elinde bulunan büyük boy sarı renkli bir zarfla birlikte Taxim Oda Cafe'ye girdiği, Osman Kavala, Can Atalay ve Volker Helmert'in bulunduğu masaya doğru ilerleyerek söz konusu şahıslarla tokalaştığı ve bir iki dakika sonra masadan kalktığı ve kafetarya içerisinde başka bir masaya oturduğu tespit edildi.
HELMERT CEBİNDEN ÇIKARDIĞI EVRAĞI OSMAN KAVALA'YA İLETTİ
Saat:10.36 sıralarında Volker Helmert'in ceketinin sol içi cebinden çıkardığı birkaç sayfalık evrakı Osman Kavala'ya uzattığı, Osman Kavala'nın da evrakı alarak bir süre incelediği ve tekrar Volker Helmert'e verdiği, Volker Helmert'in de bahse konu evrakı alarak ceketinin sol iç cebine tekrar koyduğu ifade edildi.
Saat:10.52 sıralarında Osman Kavala'nın hesabı ödediği ve hep birlikte masadan kalktıkları, Can Atalay'ın Osman Kavala ve Volker Helmert'le tokalaşarak Taxim Oda Cafe'den çıkarak ayrıldığı, Osman Kavala ve Volker Helmert'in söz konusu cafeden çıkarak Atatürk Kültür Merkezi istikametinde konuşarak ilerledikleri ifade edildi. Osman Kavala'nın Mete Caddesi, Volker Helmert'in İnönü Caddesi istikametine doğru ayrıldıklarının görüldüğü tespit edildi.
TAKSİM DAYANIŞMASI: ETİK KAYGILARLA AÇIKLAMADIK...
Taksim Dayanışma Platformu'nun sözcülerinden Şerafettin Can Atalay, mahkeme kararını etik kaygılarla açıklamadığını iddia etmişti.
"Yirmi gündür biliyoruz hocam, yirmi gündür biliyoruz. (...) Hatta 22-23 gündür biliyoruz bunu."
"(Muhabirin, 'Can Bey kararın tarihi 6 Haziran' uyarısı üzerine): Evet hocam, evet, biz de birkaç gün sonra fark ettik..."
Atalay, kararı bildikleri halde neden açıklamadıklarını da "gerekçeli kararın henüz yazılmadığı"na bağladı ve "etik kaygılar" öne sürdü:
"Yirmi gündür biliyoruz ama yargıya olan hürmetimiz nedeniyle bir şey söylemedik..."
"Kararın gerekçesini bilmediğimiz bir durumda, mahkeme şöyle bir karar vermiştir demek oradaki hâkimlere ayıp olur. Ben bunu hiç yapmadım şu ana kadar..."
"(Muhabirin 'böyle bir açıklamayı yapmanızı engelleyen bir mevzuat var mı?' sorusu üzerine): Etik bir problem var ortada..."
"(Muhabirin 'o günden sonra çok büyük olaylar yaşandı bu ülkede. Açıklansaydı...' uyarısı üzerine): Fakat hocam, bir mahkeme varsa, biz o mahkemenin prosedürüne hürmet etmek durumundayız. Ben de bunun farkındayım, kaç kere gittim mahkemeye, karar bir an önce çıksın imzadan diye, fakat ne yapayım ki çıkmadı."