Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, A Haber'e özel açıklamalarda bulundu.
İşte o açıklamalardan satır başları;
Bilindiği şu anda Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan Rusya'da bulunuyor. Dün Sergey Lavrov ile görüştü ve bugün de Savunma Bakanı görüşecek. Pazartesi günü liderlerin bir araya geleceği zirve için bir hazırlık mahiyetinde olan ziyaret.
Aynı zaman konuların hem teknik açıdan hem hazırlık açısından çalışmalarını öngören ve içeren bir ziyaret. Bun anlamda baktığımıza bizim yakın geçmişteki özellikle Ukrayna-Rusya savaşından sonra en önemli adımlardan Tahıl Koridoru'nu hayata geçirişimizin üzerinden 1 yılı aşkın süre geçti. Şu anda Rusya belli şartlar yerine gelmediği sürece anlaşmaya dönmeyeceğini beyan etti.
"BURADA BAŞAT ROLDEYİZ"
Rusya tarafının tamamen çekildiğini beyan eden bir açıklaması olmadı. Şartları var bu konuda. Bu anlamda bir ümidin olduğu yapılan görüşmelerde de anlaşmazlık noktaları üzerinde ilerleme kaydedildiğini görüyoruz. Pazartesi günü yapılacak zirvede son durum ele alınacak. Temkinliyiz ama ümit ediyoruz ki bir başarıya ulaşmış oluruz. Çünkü bu tüm dünya için geçerli bir durum. Rusya'nın bu anlaşmadan çekildiği açıklaması üzerine dünyadaki gıda fiyatları hemen yükselmeye başladı. Aynı zamanda ihtiyacı olan ülkeler var. Şu anda ülkeler arasındaki silahlı mücadelenin olumlu olabilecek diye düşenebileceğimiz olumlu gelişmenin olması her açıdan ve herkes için iyi olur. Biz tüm çalışmalarımızı BM nezdinde hem AB nezdinde çalışmaları beraber sürdürüyoruz. Burada başat roldeyiz. Tahıl koridorunun hayata geçmesi için tüm dünyadan yoğun bir destek görüyoruz.
ALTERNATİF TAHIL KORİDORU MESELESİ
Farklı politikaların uygulanması ile alakalı konu başka bir mecra. Burada bazı teknik konular var. Burada yapılması gereken hayata geçirilmesi gereken bir takım teknik konular var. Özellikle Rus tahılı ile alakalı durum ama bununla beraber dünya da tahıl koridoru çerçevesinde dünyaya çıkacak olan tahılın bu anlamda ödemelerinin sistem içerisindeki konu var. Bu swift sistemi ile alakalı bir durum. Bu AB tarafından çalışılan diğer taraftan BM ile alakalı konular var. Dolayısıyla ne şekilde bir ülkenin ya da 2 ülkenin duruşundan ziyade tüm dünyayı ilgilendiren konu olması nedeniyle katı kurallar içerisinde ilerlendiğini düşünmüyorum. Birçok başlık var ve bunlar üzerinde tek tek çalışıldığını söyleyebiliriz bizim burada ümidimiz ortaya koymuş olduğumuz diplomasi ve kurumlar arasındaki koordinasyonu iyi yönetebilir sağlayabilirsek başarılı olacağız. Burada Rusya'nın yönetim iradesinin kararı önemli. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın ikili görüşmesinin en önemli konu olduğunu düşünüyorum. Bazı ilerlemeler var ama tam hedefe ulaşılmış değil.
BAŞKAN ERDOĞAN BIDEN İLE GÖRÜŞECEK Mİ?
BM Genel Kurulu çerçevesinde New York'a gideceğiz ama ondan önce G20 Zirvesi var. O da ayın 8 10 Eylül arası Hindistan'da gerçekleşecek. Orada da bazı görüşmeler planlanıyor.
Oradaki görüşmelerin durumuna göre daha sonraki New York'taki görüşmelerin de mahiyeti ortaya çıkacak.
ÇOK YOĞUN BİR GÖRÜŞME TALEBİ VAR
Çok yoğun bir görüşme talebi var Sayın Cumhurbaşkanımızla. G20 ile BM ile alakalı. Ama zamanın da bir durumu mevzu bahis. Her talebi maalesef karşılayabilecek durumda değiliz. En çok randevu ve görüşme talebi içerisinde bulunan liderlerden birisi Sayın Cumhurbaşkanımız.
ARABULUCULUK İÇİN DEVREYE GİREN TEK ÜLKE TÜRKİYE
Tabii ki bizim de bazı taleplerimiz var. Zirve çerçevesinde resmi olan daha doğrusu basına yansıyan toplantılarla beraber hızlı yapılan ayaküstü bir takım konuların görüşüldüğü mahiyetli konuların konuşulduğu küçük küçük toplantılar da oluyor. Bunların çerçevesinde hepsi gerçekleşecek. Ama BM'nin ayağını öncelikle bir G20'yi halledelim ondan sonra BM'ye doğru gideceğiz. Pazartesi günü Rusya'da Soçi'de olacağız. Orada G20 ülkeleri arasında olan Türkiye tek ülke tüm taraflarla görüşen. Hem Ukrayna hem Rusya tarafıyla hem görüşebilien hem müzakere edebilen hem de güvenini sağlamış olan arabuluculuk konusunda gerektiği taktirde devreye girebilen tek ülke Türkiye.
Gözler pazartesi günkü görüşmede. Hızlı bir eylül ayı yaşayacağız yoğun temasların olduğu her türlü temasın masada olduğu.
Biden ile görüşme de seçenekler arasında tabii ki var. Ama ABD'de seçim sürecinin de başlamış olduğunu düşünürsek seçim dönemi başlamış vaziyette, onların da etkisi oluyor. Biden'ın ne kadar New York'te bulunup bulunmayacağı da net değil dolayısıyla birçok parametre var.