Gerçekleştirilen operasyonda çok sayıda dijital materyal, 11 bin 145 euro, 105 bin 713 dolar, 3 bin 410 riyal ve 14 bin 150 TL para ile birlikte 2 adet ruhsatsız tabanca ve 51 adet fişek ele geçirildi.
Yakalanan şüphelilerin Çin Halk Cumhuriyeti İstihbarat unsurları ile görüşmeler gerçekleştirdikleri, Türkiye'de yaşayan Türkistan kökenli şahısların ileri gelenleri ve Türkiye'de faaliyet gösteren Doğu Türkistan dernekleri ve kuruluşları hakkında bilgi derledikleri ve Çin Halk Cumhuriyeti istihbarat unsurlarına topladığı bilgi ve belgeleri aktardıkları tespit edildi.
AHMED KATİE
FRANSIZ İSTİHBARATI ADINA CASUSLUK YAPAN "SÖZDE AKTİVİST": AHMED KATİE
Türkiye'deki siyasi partilerle irtibat kurmaya çalışan, kendini kamuoyunda sözde aktivist gazeteci olarak tanıtan, Türk devlet yetkililerinden sözde tehditler aldığını anlatan Ahmed Katie 'nin kamuoyunda paylaşılmamış olan gizli bilgileri, Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılar ve Türkiye'nin göç politikaları hakkında gerçek dışı bilgileri ve Türkiye'yi Avrupa'da zor durumda bırakacak yalan bilgi ve belgeleri casusluk kapsamında temin edip Fransız istihbarat servisine ilettiği tespit edildi.
Yabancı medya kanalları ile canlı yayınlar gerçekleştiren ve bu yayınlarda "Suriyeli şahısların Türkiye ile Suriye sınırında Türk askerleri tarafından öldürüldüğü", "Türkiye ile Yunanistan sınırında Türk sınır muhafızlarının 55 göçmeni Meriç Nehri'ne attığı", "Türkiye'nin mültecilere yönelik gözaltı merkezlerinde sözde işkence uyguladığı" gibi yalan haberleri servis eden Ahmed Katie 'nin ayrıca Suriye'de hukuki süreçleri devam eden Suriyelilere sahte belge temin ederek pasaport sağladığı ve Suriyelilere Türkiye içerisinde baskı uygulandığı konusunda yalan haberler ürettiği saptandı.
Yapılan incelemelerde; İstanbul'da yaşayan Ahmed Katie adlı şahsın Fransa'nın İstanbul Başkonsolosluğuna ailesi ile birlikte iltica talebinde bulunduğu ancak kendisine Fransa Dış İstihbarat Servisince siyasi iltica talebinin kabul edilmesi için Türkiye aleyhine askeri ve siyasi casusluk yapmasının teklif edildiği; bu teklif doğrultusunda ise Fransız istihbaratının direktifleri ile Türkiye içerisindeki tüm faaliyetlerini Paris merkezli Halep Dostları Topluluğu (Coliectif Amis d'Alep) adlı STK'nın yöneticileri üzerinden ilettiği belirlendi.