Türkiye'yi sarsan Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş suikastıyla ilgili sis perdesi hala aralanmadı. Tetikçi Eray Özyağcı'nın "Kendisine husumetim vardı" şeklindeki itirafı inandırıcı bulunmadı. Asıl bomba, saldırı anında yaşandı. İddiaya göre; Özyağcı, tetiği çekerken bir el, suikastın görüntüsünü aldı. O görüntünün kime ya da kimlere servis edildiği anlaşılamadı.
Ardından 13 Nisan 2023'te Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimi, Sincan Cezaevi'de Özyağcı'nın avukatıyla yaptığı görüşmelerin sesli ve görüntülü şekilde kaydedilmesini kararlaştırdı. Karardan 19 Nisan'da 4 no'lu görüşme odasına, ses cihazı konularak görüşmeler takibe alındı. Yaklaşık 34 saat süren ve 6 Haziran'a kadar yapılan gizli kayıtlar, incelenip "Suç unsuru bulunamadığı" kanaatine varıldı! Ancak esas olay burada patladı.
BİR AY SONRA İMHA
Kanuna göre hiçbir delil elde edilemediği belirtilen kayıtların, hemen imha edilmesi gerekirken, bu işin tam bir ay sonra 6 Temmuz 2023'te yapıldığı anlaşıldı. Bu da "Kayıtlar bu sürede birilerine mi ulaştırıldı" şeklinde soru işareti yarattı. Kaldı ki ilk günden itibaren en az 20 saatin üzerinde kayıt yapması gereken 1 numaralı cihazdan sadece 14 saatin silindiği anlaşıldı. Bu da şüpheleri iyice artırdı.
Sincan Cezaevi'nde hakim kararıyla Özyağcı ve avukatı arasında geçen görüşmelerin ses ve görüntü kayıtları alındı. Ancak iddiaya göre yapılan incelemede, davaya delil olacak hiç bir konuşmanın olmadığı açıklandı!