Başkan Erdoğan’dan yeni Anayasa mesajı: "Bu hedeften bir an bile uzaklaşmış değiliz"

Hükümet yeni anayasa için hazırlıklara hız verdi. AK Parti önümüzdeki aylarda bir çalıştay düzenleneceğini duyururken Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu iş birliğiyle hazırlanan “1982 Yerine 2023 Anayasası Sempozyumu” kitabı yayımlandı. Başkan Erdoğan, kitabın önsözünde yeni sivil kapsayıcı Anayasa ihtiyacının gerekliliğini anlattı. Türkiye'de yürürlükte olan anayasanın darbeci zihniyetin izlerini taşıdığını ifade eden Erdoğan, "1982 Anayasası yerine 100 yıllık cumhuriyetimizin tecrübelerinden de yararlanarak yeni bir anayasa yapmanın ve ülkemizi geleceğe hazırlamanın vaktidir." ifadelerini kullandı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :23 Ağustos 2024 , 10:06 Güncelleme Tarihi :23 Ağustos 2024 , 11:39
Başkan Erdoğan’dan yeni Anayasa mesajı: Bu hedeften bir an bile uzaklaşmış değiliz

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, ülkenin darbe zihniyeti ile hazırlanan anayasa yerine sivil özgürlükçü ve kapsayıcı anayasaya ihtiyacı olduğunu belirtti. Erdoğan, "Zamanın ruhuna uygun, toplumu dizginleyen değil dinamizm kazandıran, Türkiye'ye yakışır bir toplum sözleşmesi niteliğinde, kapsayıcı, sivil, demokratik, özgürlükçü bir anayasa yapmak siyaset kurumunun milletimize vaadi ve borcudur" dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu iş birliğiyle hazırlanan "1982 Yerine 2023 Anayasası Sempozyumu" kitabı yayımlandı. Başkan Erdoğan, kitabın önsözünde yeni sivil kapsayıcı Anayasa ihtiyacının gerekliliğini anlattı.

Türkiye demokrasi tarihine kara leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen geride bıraktığı acılar ilk günkü tazeliğini koruyor.Türkiye demokrasi tarihine kara leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen geride bıraktığı acılar ilk günkü tazeliğini koruyor.

Başkan Erdoğan şunları kaleme aldı:

MEVCUT ANAYASA DARBE ZİHNİYETİ İLE HAZIRLANDI
Ülkemizin, yokluklarla bezeli destansı bir milli mücadeleden muasır medeniyetler seviyesinin üzerine uzanan yolculuğunda, önü sık sık darbeciler tarafından kesilmiş, demokrasimiz bu kesintilerden büyük yara almıştır. Darbeciler, silah zoru ve baskıyla kurdukları antidemokratik idarelerini kuramsallaştırmak için 1961 ve 1982 anayasalarını silahların gölgesinde yapılan referandumlarla milletimize kabul ettirmişlerdir. Milletimizin köklü tarihinden ve devlet tecrübesinden aldığı ilhamla, anayasa yapma yeteneği son derece gelişkin olmasına rağmen, postallarla çiğnenen ve askıya alınan anayasaların yerine, maalesef darbe ruhunu lafzında taşıyan metinler ortaya konulmuş ve devletimiz yıllarca onlarla yönetilmiştir. Bugün dahi ülkemiz her ne kadar metninde zaman içerisinde değişiklikler yapılmış olsa da satır aralarında darbe zihniyetinin izlerini taşıyan bir anayasa ile yönetilmektedir.

ANAYASA YAPMAK MİLLETİMİZE BORCUMUZ
Bölgesinde ve dünyada önemli bir yer edinen Türkiye'nin böylesi darbe ürünü bir anayasa ile yönetilmeyi hak etmediği açıktır. Siyasetten sivil topluma, akademiden yargıya kadar toplumun hemen her kesimi tarafından kabul edilmektedir ki; mevcut anayasa ruhunu ve manasını yitirmiş bir metinden ibarettir. Zamanın ruhuna uygun, toplumu dizginleyen değil dinamizm kazandıran, Türkiye'ye yakışır bir toplum sözleşmesi niteliğinde, kapsayıcı, sivil, demokratik, özgürlükçü bir anayasa yapmak siyaset kurumunun milletimize vaadi ve borcudur.



ÜLKEMİZİ GELECEĞE HAZIRLAMA VAKTİ
Sadece anayasa metni yazmış olmak için değil, Türkiye'nin bu acil ihtiyacını karşılamak için kolları sıvamış ve milletimize çeşitli vesilelerle bazı metinler sunmuş bir hareket olarak, bu hedeften bir an bile uzaklaşmış değiliz. Türkiye Yüzyılı'na yakışır bir anayasayı milletimize armağan etmek için gayret etmeye artan bir azimle devam ediyoruz. 1982 Anayasası yerine 100 yıllık cumhuriyetimizin tecrübelerinden de yararlanarak yeni bir anayasa yapmanın ve ülkemizi geleceğe hazırlamanın vaktidir. Hazırlanacak bu yeni anayasa eşitlikçi, özgürlükçü ve adaleti esas alan bir anlayışla toplumun tüm kesimlerini kuşatacak ve milletimizin istikbali için fevkalade önemli bir yapı taşı olacaktır.

AK PARTİ'DEN ANAYASA ÇALIŞTAYI
Bilindiği AK Parti geçtiğimiz günlerde yeni anayasa çalışmaları için bir çalıştay düzenleneceğini duyurmuştu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Bu sırf bir arzu değil, bu bir gerekliliktir. Çünkü anayasa yapmak milletin hakkıdır." dedi.

Milletin bugüne kadar anayasa yapma hakkını kullanamadığını söyleyen Yazıcı, Cumhuriyet dönemi ve öncesinde yapılan anayasaların olağanüstü koşullarda, 1961 ve 1982 anayasalarının ise darbecilerce hazırlandığını anlattı.

"DOĞRU OLAN BİRLİKTE YAPMAKTIR"
Yeni bir anayasanın gerekliliğine işaret eden Yazıcı, şöyle devam etti:

"Anayasa bir ülkenin demokratik görünüşünün veyahut güvencesinin fanusu durumundadır. Böylesi önemli bir metne Türkiye'de ihtiyaç var. Değişikliklerle birlikte anayasada yapılan düzenlemeler arasında uyumsuzluk, kopukluklar var bölümler arasında. Keza yaptığımız değişikliğin de bir uygulama süreci var. Bu uygulamada gözlemlediğimiz eksiklikler de var. Bütün bunları tartışmak, müzakere etmek suretiyle A'dan Z'ye yeni bir anayasa yapma arzumuzu siyasi partilerle, kamuoyuyla paylaşıyoruz."

ANAYASAYI HEP BİRLİKTE YAPACAĞIZ
Yazıcı, bu hazırlıkların sadece bugüne münhasır olmadığını, Kovid sürecinin başından itibaren Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı doğrultusunda Prof. Dr. Yavuz Atar başkanlığındaki bilimsel kurulun bir taslak hazırladığını anlatarak, "Çalışma hazır, bir tarafta duruyor. Anayasayı hep birlikte yapacağız. Doğru olan da birlikte yapmaktır, yani ülkenin anayasasını büyük küçük demeden hep birlikte katkı vermek suretiyle gerçekleştirmektir." diye konuştu.

"BİR ANAYASA YAPIMININ YOL HARİTASI NASIL OLMALI?"
Hayati Yazıcı, yeni yasama döneminin başlamasının ardından yeni anayasayla ilgili çalıştay düzenleyeceklerini belirterek, "Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığımız, Meclis açıldığında ekim ayından itibaren çalıştay yaparak 'Bir anayasa yapımının yol haritası nasıl olmalı? Yöntemi ne olmalı? AK Parti'nin bundaki rolü nedir?' Bu konuları müzakere edeceğiz." dedi.

Yazıcı, katılımcıların hukuk, kamu yönetimi, siyaset bilimi ve sosyoloji alanındaki uzmanlardan ve akademisyenlerden oluşacağını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Uzmanların bir masa etrafında müzakeresiyle olacak. Bilimsel bir toplantı gerçekleştireceğiz. Onların görüşü ve önerilerini alacağız. Bir anayasa yapımının yol haritası nasıl olmalı? Yöntemi ne olmalı? AK Parti'nin bundaki rolü nedir? Nihayet tasarlanan anayasanın mimarisi ve bu mimariye uygun şekillenmesine varıncaya kadar bu konuları müzakere edeceğiz. Sonra bunları rapora dönüştürüp, partimizin yetkili organlarına sunacağız. Diğer siyasi partilerle de iletişim sağlanacak. Onlarla da paylaşmak suretiyle bir konsensus oluşursa bu sürecin ilerlemesini ve Türkiye'nin bunu başarmasını arzu etmekteyiz. İnşallah bunu gerçekleştireceğiz."

"BİR ARAYA GELİNİRSE BİR ORTAK KOMİSYON KURULUR"
Yazıcı, anayasa yapımına ilişkin yöntemlerin müzakere sürecinden sonra belirleneceğini yineleyerek, "Bir araya gelinirse bir ortak komisyon kurulur. 2011'de yapılan çalışmaya benzer veya onun daha da realize edilmiş şekline dönüştürülmek suretiyle bir anayasa çalışmasını inşallah gerçekleştiririz." dedi.

Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek döneminde çalışan komisyonun uzlaştığı maddelere değinen Yazıcı, "O günün şartları farklı. Yani bir mimari üzerinde bir tartışma yapılmaksızın, mevcut maddeleri gözden geçirmek suretiyle sağlanan bir konsensus. Onlar hak ve özgürlüklere ilişkin. Hak ve özgürlükleri ilişkin alanlarda çok fazla tartışma da olmaz. Esas olan anayasanın devlet yönetimi için öngördüğü mimari tasarı ve bu tasarının içinin şekillendirilmesi, doldurulması alanlarıdır. Bunları da çözümleyecek ve bu konuda çalışma yapmak suretiyle somut şekle dönüştürecek bir ortam yakalarız inşallah." ifadelerini kullandı.

Yazıcı, ihtiyaç duyulanın kısa zamanda gerçekleştirilemeyebileceğini anlatarak, "Ama bu ihtiyaç gerçekten ülkenin çıkarlarına da hizmet edecek bir niyetse, önünde sonunda bu gerçekleşir. Bugün olmazsa yarın olur. Yeter ki çalışmamızla bu alana katkı sağlamış olalım." diye konuştu.

Yeni anayasanın Mecliste kabul edilse dahi mutlaka milletin onayından geçmesi gerektiğini ifade eden Yazıcı, "Baştan sona, birinci maddeden son maddesine kadar bir anayasa yapıyorsanız, bu anayasa yapma hakkını kendinde bulunduran aziz milletin onayından mutlaka geçmesi gerekir. Aksi takdirde eksik olur. Öyle bir anayasa da arzu edilen anayasacılık işlevini görmek konusunda son derece yetersiz kalır." dedi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN