Lucca'daki tecavüz skandalında son dakika gelişmesi: Kameralar "arızalı" çıktı

Son dakika haberine göre Lucca Bar’ın işletmecisi A.İ.’nin mekanda çalışan R.B.’ye tuvalette cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla başlatılan soruşturmada flaş bir gelişme yaşandı. İddianamede, işyerinin güvenlik kameralarından sorumlu olan bilgisayar firması sahibi B.İ.'nin ifadesinin alındığı, tuvalet girişini gösteren güvenlik kameralarının 6 Ocak-14 Ocak günleri arasında arıza nedeniyle kayıt yapmadığının tespit edildiği belirtildi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :31 Ocak 2020 , 07:23 Güncelleme Tarihi :31 Ocak 2020 , 09:51
Lucca’daki tecavüz skandalında son dakika gelişmesi: Kameralar arızalı çıktı

İÇİNDEKİLER

Bebek'teki Lucca'da 8 Ocak'ta yaşandığı öne sürülen olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından iddianame hazırlandı. Hürriyet'in haberine göre iddianamede, işyerinin güvenlik kameralarından sorumlu olan bilgisayar firması sahibi B.İ.'nin ifadesinin alındığı, tuvalet girişini gösteren güvenlik kameralarının 6 Ocak-14 Ocak günleri arasında arıza nedeniyle kayıt yapmadığının tespit edildiği belirtildi.



"AĞLAR VAZİYETTE GÖRDÜM"
Lucca'da çalışan ve soruşturma kapsamında tanık olarak dinlenen B.A., olay günü R.D.'nin saat 00.00'da mesaisi bitmesine rağmen A.İ. izin vermediği için işyerinden çıkamadığını anlattı. B.A. 02.00 sıralarında müşteri tuvaletinin bulunduğu taraftan R.D.'nin hızlı bir şekilde, tedirgin ve ağlar vaziyette geldiğini gördüğünü, yanına gitmeye fırsat bulamadan taksiyle ayrıldığını söyledi. Lucca'da çalışan U.T. ise olay günü A.İ.'nin çok alkol aldığını ve R.D.'ye karşı aşırı samimi davranışlar sergilediğini, R.D.'nin tavırlarından bu durumdan rahatsız olduğunu anladığını belirtti.


SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Suçlamaları kabul etmeyen A.İ., R.D.'yi iş disiplinine uymadığı gerekçesiyle birkaç kez uyardığını, R.D.'nin de kendisinden şikayetçi olduğunu öne sürdü. Savcılığın hazırladığı iddianamede ise tanık anlatımlarının R.D.'nin iddialarını doğruladığına dikkat çekildi, A.İ.'nin cezadan kurtulmaya yönelik savunması yerine kendi içerisinde tutarlı, hayatın olağan akışına uygun olan müşteki anlatımlarına itibar edildiği ifade edildi.