Bergen'in annesi Sabahat Çakır kimdir, kaç yaşında? Sabahat Çakır öldü mü, yaşıyor mu? Cinayet anında o da vardı!

Türk müziğinin unutulmaz seslerinden biri olan Bergen, sadece 30 yıl süren kısacık ömründe "acıların kadını" olarak hafızalarda kaldı. Bu lakap, yaşadığı derin ve sancılı aşkın izlerini taşıyordu. 'Bergen' filmi bu akşam ATV ekranlarına geliyor. Bu bağlamda ailesi hakkında bilgiler merak edilip araştırılmaya başlandı. İşte detaylar...

Giriş Tarihi :27 Eylül 2023 , 16:43 Güncelleme Tarihi :27 Eylül 2023 , 22:55
Bergen’in annesi Sabahat Çakır kimdir, kaç yaşında? Sabahat Çakır öldü mü, yaşıyor mu? Cinayet anında o da vardı!

Bergen, sadece 30 yıl süren hayatına Halis'e duyduğu "ölümüne aşk"la adım atmış bir kadındı. Ancak bu kısa ömrü boyunca büyük acılarla dolu bir hikaye yazdı. Onun için hayat, sadece şarkı söylemek istediği bir sahneye çıkmaktan ibaret değildi, aynı zamanda Halis'in kıskançlık krizlerinin gölgesinde geçti. İşte Bergen'in hayat hikayesi ve annesine dair merak edilen bilgiler haberimizde...

BERGEN'İN ANNESİ SABAHAT ÇAKIR KİMDİR?

Sabahat Çakır, Bergen'in (Belgin Sarılmışer) annesidir. Ancak Sabahat Çakır hakkında detaylı bilgi bulunmuyor. Bergen önce kezzaplı saldırıya uğradı, sonra eski eşi Halis Serbest tarafından öldürüldü. Cinayet anında Bergen'in yanında annesi Sabahat Çakır da vardı. Halis Serbest, Bergen'in annesi Sabahat Çakar'ı da 3 kurşunla yaralamıştı.

BERGEN KİMDİR, GERÇEK ADI NE?

Belgin Sarılmışer veya bilinen sahne adıyla Bergen, 15 Temmuz 1959'da Mersin'de yedi çocuklu bir ailenin son çocuğu olarak dünyaya geldi. Altı yaşındayken anne ile babası boşanınca 1966 yılında annesi Sebahat Çakır ile birlikte Ankara'ya yerleşen Bergen, ilköğrenimini Ankara Yenimahalle Yunus Emre İlkokulunda tamamladı.

İlkokul yıllarında mandolin çalıp şarkı söyleyen Belgin'in müziğe yeteneğini fark eden öğretmenleri, onu konservatuvarda müzik eğitimi almaya teşvik etti. Ankara Devlet Konservatuvarı'nın sınavlarına girerek, piyano bölümünü birincilikle kazandı. Burada iki yıl piyano ve viyolonsel eğitimi aldı. Maddi sıkıntılar yüzünden okulu yarım bıraktı ve yaşını büyüterek bir müddet PTT'de memur olarak çalıştı. 1977 yılında arkadaşlarıyla eğlenmek için gittiği Ankara'daki Feyman Gece Kulübü'nde arkadaşlarının isteği üzerine sahneye çıkmasının ardından kulüp sahibi İlhan Feyman'ın iş teklifini kabul etmesiyle sahne hayatı başladı. Feyman Gece Kulübü'nde Grup Lokomotif orkestrası ile birlikte Türk sanat müziği, Türk hafif müziği ve dönemin modası olan aranjman parçalar seslendirdi. Sahnede "Bergen" adını kullandı.

Feyman Gece Kulübü'ndeki çalışmasının ardından Adana'daki Kuyubaşı Gazinosu'ndan gelen iş teklifini kabul etti. Adana'da birlikte çalıştığı sanatçı Dilber Ay ile yakın bir dostluk kurdu. Çalıştığı mekanda her gece ısrarla onu dinlemeye gelen ve çiçekler gönderen Halis Serbest ile tanıştı. Adana'daki gazinoda 8 aylık çalışması karşılığında kendisine verilen otomobilin iş sonunda elinden alınması ve borç içinde kalması üzerine, Serbest'le evlenmeyi kabul etti. Evli ve üç çocuk sahibi olan Serbest'in kandırarak sahte bir nikah kıydığı Bergen, birçok kez Serbest'in şiddetine uğradı.

Nikahlarının sahte olduğunu öğrenince Serbest'le ilişkisini sonlandırıp Ankara'ya döndü. Bergen, Ankara'ya döndükten sonra 1979'da Başkent Gazinosu'nda Bülent Ersoy, İbrahim Tatlıses ve Müjde Ar'ın bulunduğu kadroda sanatçı olarak sahne çıktı. Eşinden boşanan Serbest'e, kendisine uyguladığı şiddete rağmen aşık olduğunu söyleyen Bergen, 9 Ocak 1982'de onunla resmî nikah ile evlendi. Ancak gördüğü şiddet nedeniyle bir süre sonra eşinden ayrı yaşamaya karar verip Ankara'daki sahne çalışmalarına döndü. 1982 yılında Atlas Plak şirketinden ilk uzunçalar çalışması olan "Şikayetim Var" adlı albümü çıkardı.

KEZZAPLI SALDIRI

Bergen, 31 Ekim 1982'de çalışmak için İzmir'de bulunduğu sırada, terk ettiği eşinin, azmettirdiği bir kiralık katilin kezzaplı saldırısına uğradı. Saldırı; Bergen ve annesi Alsancak'ta New York adındaki pavyonun kapısında bir taksiye binmek üzere iken Halis Serbest'in tuttuğu kiralık katil tarafından gerçekleştirildi. Serbest'in 500 bin lira vererek İzmir'e gönderdiği saldırgan tarafından üzerine bir kova kezzap atılan Bergen, olay anını bir mülakatta şöyle anlatmıştır:

"O anda iki gözüm gitti. Biraz alkollü olduğum için hiçbir şeyin farkında değilim. Sadece çığlıklar duyuyorum. Bir ara 'Suya götürün!' diyorlar. Kadere bak ki, sular kesik. Su, ip gibi akıyor. Üzerimdeki giysileri yırtıp her tarafımı sardılar. O an her yer çok karanlık, bir şey göremiyor, gözlerimi açamıyorum. Kısa bir süre sonra ekip arabası geldi. Ege Üniversitesi Hastanesi'ne götürdüler. Hastanede 45 gün kaldım, yara tedavisi gördüm."

Bergen, kendisine yönelik kezzaplı saldırının azmettiricisi Serbest'in, yakalanıp yedi yıl hapis cezası almasının ardından onunla ilişkisini sürdürdü. Serbest'in 1988'de tahliye olması üzerine müzik ve sinemayı bıraktı. Ancak 1989 yılında eşinden boşandı ve yeniden çalışmaya başladı. Fakat eski eşi tarafından sürekli takip edilerek tehditlere maruz kaldı. Son olarak "Yıllar Affetmez" adlı albümü çıkardı.

14 Ağustos 1989'u 15 Ağustos'a bağlayan gece, Adana'nın Pozantı ilçesinde Halis Serbest tarafından kurşunlanarak öldürüldü. Silahlı saldırıda annesi Sabahat Çakır ise yaralandı. Bergen doğduğu yer olan Mersin'deki Şehir Mezarlığı'na defnedildi. Cinayetten sonra yurtdışına kaçan katil Almanya'da yakalanıp; 15 yıla mahkûm oldu. Cezası iyi hâlden 3 yıla indirilen Serbest, Almanya ve Türkiye'deki 16 aylık tutukluluk süresi göz önüne alınarak 7 ay hapis cezası almıştır.

BERGEN'İN MEZARI NEDEN KAFESTE KİLİTLİ?

Sanatçının mezarı Mersin'de bulunmaktadır ve katilin tehditleri nedeniyle 6 kilitli bir kafesle korunmaktadır. Kardeşi bu durumla ilgili şöyle demiştir: "O adam, 32 yıl önce Belgin'i öldürmeden, gecenin ikisinde arardı telefonla "Kemiklerini size bırakmayacağım, onu öldüreceğim" derdi. Annem o mezara o kafesi onun için yaptırdı."