Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan koronavirüs salgını, ilk günden beri bilim insanları tarafından araştırılıyor. Dünyada şu ana kadar binlerce kişinin ölümüne sebep olan virüsün yapısı, nasıl bulaştığı ve yayılım hızına dair yapılan araştırmalara her geçen gün yenisi ekleniyor. Bilim insanları bir taraftan virüsün yapısını araştırırken, bir taraftan da virüsün sonunu getirecek aşı ve ilaçları bulmak için çalışmalarını sürdürüyor.
Bu çalışmaları yaparken onlara yardımcı olan canlılar ise, pek çok bilimsel araştırmada olduğu gibi 'fareler'. Ancak, SARS-CoV-2 virüsü insanlarda olduğu gibi, farelerdeki ACE2 enzimine tutunamadığından, çalışmalarını fareler üzerinde sürdürecek virologlar çareyi, 'transgenik fareler' üretmekte buldu. Yani çalışmalar, 'insanlaştırılmış fareler' üzerinde yapılıyor. Araştırmalar insanlardaki ACE2 enzimleri, farelere enjekte edildikten sonra devam ederken, yakın zamanda Fransa merkezli yapılan bir çalışma, bu durumdaki değişikliği gözler önüne serdi. Çalışmaya göre artık, Güney Afrika ve Brezilya varyant virüslerinin normal fare hücrelerini de enfekte edebildiğini gösterdi. Bu bilimsel çalışmaların hızlanmasına olanak sağlayabilecekken, yeni bir endişeyi de ortaya çıkarıyor. Uzmanlar, varyant virüslerin başka hayvanları da enfekte edebiliyor olmalarının, yayılımı çok daha hızlandırabileceğini söylüyor. Bu durumda aşılanma ve toplumsal bağışıklığın biran önce sağlanması daha da önem kazandı.
"GÜNEY AFRİKA VE BREZİLYA MUTANTLARINDA FARKLI BİR ÖZELLİK GÖZLENDİ"
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bülent Polat, "Kovid virüsü bütün dünyayı olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Geçici bir rahatlama olduktan sonra özellikle Mart'ın ikinci yarısından itibaren, tekrar dünya genelinde yükselişe geçti. Özellikle aşılama konusunda çok ileri gitmeyen ülkelerde… Ki bunlar Almanya, Fransa, İtalya gibi ülkeler. Virüs kısmen bizde de tekrar bir tırmanış gösteriyor. Burada tabii ki en önemli endişe, virüslerdeki bu mutasyon ve oluşan varyant dediğimiz farklılıklar. Bunlardan en çok endişe edileni özellikle Brezilya ve Güney Afrika varyant virüsleriydi. İngiltere'de ortaya çıkan varyant virüsün de yayılım açısından biraz daha kolay bulaşabilirliği söz konusuydu. Ama özellikle Güney Afrika ve Brezilya mutantlarında farklı bir özellik daha gözlendi. Yeni bir çalışma yapıldı" dedi.
"KOVİD VİRÜSÜ HİÇBİR ŞEKİLDE HAYVANLARI ENFEKTE EDEMİYORDU"
Polat, bilim insanlarının koronavirüse yönelik araştırmalarında insanlaştırılmış farelere ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, "Bu çalışmayı açıklamadan önce şunu söylemek lazım ki, bilim insanları özellikle virüsün etkinliğini, bulaşabilirliğini, ona yönelik ilaçları çalışmak için hep fareleri kullanırlar. Önce farelere virüsleri enfekte ederler, sonra da ilaç ve aşı çalışmaları onlarda yapılabilir. Fakat kovid virüsünün normalde insanda bulunan ACE2 enzimine tutunarak hücrelere girdiğini biliyoruz. Ama farelerdeki ACE2 enzimi, insanlardan farklı olduğu için, kovid virüsü fareleri enfekte edemiyordu. Dolayısıyla çalışma şansı bırakmıyordu. O yüzden bir çözüm bulunmuştu, farelere insan geni verilerek, transgenik bir fare oluşturarak, onların bu ACE2 enzimlerini insanlardaki ile aynı hale getirmek mümkün oluyordu. Buna biz 'insanlaştırılmış fareler' diyoruz. Bunlarla çok rahatlıkla bilimsel çalışmalar yapılıyordu. Hatta ülkemizde olmadığı için bu fareler ülkeye transfer edildi ve burada üretilerek çalışmalar yapıldı" ifadelerini kullandı.