Kronik akciğer hastalığı KOAH, hava yollarında daralma ile karakterize oluyor. Ülkemizde en yaygın ölüm nedenleri arasında 4. sırada yer alıyor. Dünyada ve ülkemizde milyonlarca kişinin sağlığını olumsuz yönde etkiliyor. Medicana Bursa Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halide Kaya, KOAH ve astımla ilgili bilgiler veriyor. Aralarındaki farklara değiniyor:
40 YAŞ ÜSTÜ KOAH
KOAH, toplum genelinde erkek hastalığı olarak algılansa da kadınlarda da görülme sıklığı artmıştır. 40 yaş üzerinde daha sık ortaya çıkar. Yaklaşık olarak sigara içen 5 kişiden birisinde KOAH görülür. En önemli risk faktörleri aktif ya da pasif sigara içiciliği, mesleki nedenlerle toz ve kimyasal madde maruziyeti, hava kirliliği ve enfeksiyonlardır. Sadece sigara değil pipo, puro, nargile gibi tütün ürünlerinin kullanımı da risk faktörüdür.
SOLUNUM REHABİLİTASYON
Yeterli tıbbi tedaviye rağmen nefes darlığı çeken, günlük yaşam aktivitelerinde kısıtlanma gözlenen astım ve KOAH'lı her hasta pulmoner (solunum) rehabilitasyon programına alınabilir. Solunum hastalıklarının tıbbi tedavisinin standart bir bileşeni olarak kabul edilen rehabilitasyon, solunum hastalarının fiziksel ve psikolojik durumlarını düzeltmeyi ve sağlığı iyileştirmeyi hedefleyen, egzersiz eğitimi, davranış değişikliği ve hasta eğitimi gibi yaklaşımları içeren kapsamlı uygulamalar bütünüdür.
ASTIM İLAÇLARI ORUCU ETKİLEMEZ
Ramazan ayına yaklaştığımız günlerde en çok sorulan sorulardan biri de "Astım, KOAH ilaçları orucu bozar mı?" oluyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, astım hastalarının soluk almayı rahatlatacak özel spreyi ağızlarına püskürterek oruç tutabileceğini söylüyor: Bu ilaçlar orucu bozmaz. Çünkü bu spreyden bir kullanımda 1/20 ml. gibi çok az bir miktar ağza sıkılmaktadır. Bu da ağız ve nefes boruları cidarları tarafından emilip yok olmaktadır.
BOĞAZ KAŞINTISINA DİKKAT EDİN!
Astım ise hava yollarında mikrobik olmayan iltihap nedeniyle daralma sonucu ortaya çıkan müzmin (kronik) bir akciğer hastalığıdır. Astım tekrarlayan ve ataklar halinde gelen nefes darlığı, nefes alıp verirken ortaya çıkan hırıltı/hışıltı/ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterir. Astımla birlikte alerjik rinit varsa burun akıntısı, göz yaşarması, hapşırma, boğaz kaşıntısı, geniz akıntısı belirtileri de eşlik eder.
BİTKİLER AZALTMAZ ÇOĞALTIR
Astımla yaşamak mümkünken, hastalığın tamamen iyileştirilemeyeceği unutulmamalıdır. Tedavilerin yarım bırakılması veya tetikleyici etkenlere maruz kalınması astım ataklarının tekrar yaşanmasına neden olabilmektedir. Bilimsel yönden etkileri ispatlanmayan bitkisel ya da farklı tedavi yöntemlerine başvurmak, astımın etkilerini azaltmak yerine çok daha ciddi sonuçlara neden olabilmektedir.