Demans, günlük hayatın faaliyetlerini engelleyen bilişsel bozulma olarak tanımlanıyor. 65 yaş üstü her 10 kişiden birinde ve 75 yaş üstü her 4 kişiden birinde görülüyor. Hastalığı yaşayan kişilerde unutkanlık ve hafıza kaybı karakteristik bulgu olarak karşımıza çıkıyor. Dr. Nil Çetin, hastalıkla ilgili şu bilgileri veriyor:
İÇE DÖNÜK YAŞAMAYIN
Yalnızlık, beynin idrak ve algılama yetileriyle hafızayı olumsuz etkiliyor. Yalnız olan insanlarda demans riski, yalnız olmayanlara göre daha fazla görülüyor. İnsanın tek başına olması, paylaşmaması, konuşmaması, hiçbir faaliyette bulunmaması ve içe dönük yaşaması, sinir hücreleri arasındaki iletişimi bozuyor. Arkadaş-partner edinme, sosyal hayatın içinde olma ve paylaşma hastalık riskini azaltıyor. Sohbet etme ve içe dönük yaşamdan kurtulma nöronlar arasındaki bağlantıyı artırıyor.
SALDIRGANLIĞA NEDEN OLUYOR
Hastalık teşhisten 5-10 yıl sonraya kadar ilerliyor ve öz bakım kaybına neden olabilecek seviyeye gidebiliyor. Hastalarda erken evrede unutkanlık ön plandayken, orta evrede kaybolmak, iletişim bozulması, kişisel hijyende azalma, yardım ihtiyacı, tekrarlayan sorular sorma görülüyor. Geç evrede ise yürümede güçlük, tam bağımlılık, çok yakınları bile tanıyamama, saldırganlık ve psikolojik bulgular gelişiyor. Hastanın öyküsü, klinisyenin detaylı incelemesi, kan testi ve görüntülemeler ile hastaya tanı konuluyor.