Silahların susması için devletin kararlılıkla yürüttüğü süreçte, Diyarbakır tarihi bir adıma sahne oldu. Kentteki Nevruz kutlaması, kalabalık bir katılımla gerçekleşti. Kutlama alanında teröristbaşı Öcalan'ın İmralı'dan gönderdiği 5 sayfalık mesaj açıklandı. Öcalan'ın mesajını İmralı'ya giden ikinci ve üçüncü heyette yer alan BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ile İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder okudu. "Bugün yeni bir gün başlıyor" diyen Öcalan, mektubunda, özetle şunları söyledi:
DELİLO-HORON AKRABA: Dicle- Fırat, Sakarya-Meriç'in kardeşidir. Ağrı ve Cudi Dağı, Kaçkar ve Erciyes'in dostudur. Halay ve Delilo, Horon ve Zeybek'le hısım-akrabadır.
YENİ GELECEĞE UYANIYORUZ: Milyonlar artık barış diyor, kardeşlik diyor, çözüm istiyor. Bizim kavgamız hiçbir ırka, dine, mezhebe veya gruba karşı olmamıştır, olamaz. Bizim kavgamız ezilmişliğe, bilgisizliğe, haksızlığa, geri bırakılmışlığa her türlü baskı ve ezilmeye karşı olmuştur. Bugün artık yeni bir Türkiye'ye, yeni bir Ortadoğu'ya ve yeni bir geleceğe uyanıyoruz.
SİLAHLARA SON: Bugün yeni bir dönem başlıyor. Silahlı direniş sürecinden, demokratik siyaset sürecine kapı açılıyor. 'Artık silahlar sussun, fikirler ve siyasetler konuşsun' noktasına geldik. Yok sayan, inkar eden, dışlayan modernist paradigma yerle bir oldu.
AKAN KAN HEPİMİZİN: Akan kan Türküne, Kürdüne, Lazına, Çerkezine bakmadan insandan, bu coğrafyanın bağrından akıyor. Ben, bu çağrıma kulak veren milyonların şahitliğinde diyorum ki; artık yeni bir dönem başlıyor, silah değil, siyaset öne çıkıyor. Artık silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilmesi aşamasına gelinmiştir. Bu bir son değil, yeni bir başlangıçtır.
İSLAM BAYRAĞI: Bugün kadim Anadolu'yu Türkiye olarak yaşayan Türk halkı bilmeli ki, Kürtlerle bin yıla yakın İslam bayrağı altındaki ortak yaşamları kardeşlik ve dayanışma hukukuna dayanmaktadır. Gerçek anlamında, bu kardeşlik hukukunda fetih, inkâr, ret, zorla asimilasyon ve imha yoktur, olmamalıdır. Bu zulüm cenderesinden ortaklaşa çıkış yapmak için hepimizin Ortadoğu'nun temel iki stratejik gücü olarak kendi öz kültür ve uygarlıklarına uygun şekilde demokratik modernitemizi inşaa etmeye çağırıyorum.
1920 MECLİSİNİ ANIMSATTI: Kucaklaşma ve helalleşme zamanıdır. Çanakkale'de omuz omuza şehit düşen Türkler ve Kürtler; Kurtuluş Savaşı'nı birlikte yapmışlar, 1920 meclisini birlikte açmışlardır. Ortak geçmişimizin önümüze koyduğu gerçek; ortak geleceğimizi de birlikte kurmamız gerektiğidir. TBMM'nin kuruluşundaki ruh, bugün de yeni dönemi aydınlatmaktadır.
KARDEŞÇE YAŞAYACAĞIMIZ BİR MODEL: Herkesin özgürce ve kardeşçe bir arada yaşayacağı yeni bir model arayışı, ekmek ve su kadar nesnel bir ihtiyaç haline gelmiştir.
MİSAK-İ MİLLİ VURGUSU: Tıpkı yakın tarihte Misak-i Milli çerçevesinde Türklerin ve Kürtlerin öncülüğünde gerçekleşen Milli Kurtuluş Savaşı'nın daha güncel, karmaşık ve derinleşmiş bir türevini yaşıyoruz. Ağır sorunlar ve çatışmalar içinde yaşamaya mahkûm edilen Kürtleri, Türkmenleri, Asurileri ve Arapları birleşik bir "Milli Dayanışma ve Barış Konferansı" temelinde kendi gerçeklerini tartışmaya, bilinçlenmeye ve kararlaşmaya çağırıyorum.
BİRLEŞME ZAMANI: Bu toprakların tarihselliğinde önemli bir yer tutan "BİZ" kavramının genişliği ve kapsayıcılığı dar, seçkinci iktidar elitleri eliyle "TEK"e indirgenmiştir. "BİZ" kavramına eski ruhunu ve pratiğini vermenin zamanıdır. Bizi bölmek ve çatıştırmak isteyenlere karşı bütünleşeceğiz. Ayrıştırmak isteyenlere karşı birleşeceğiz. Zamanın ruhunu okuyamayanlar, tarihin çöp sepetine giderler. Suyun akışına direnenler, uçuruma sürüklenirler.
3 PEYGAMBER VURGUSU: Bu Nevruz hepimize yeni bir müjdedir. Hz. Musa, Hz. İsa ve Hz. Muhammed'in mesajlarındaki hakikatler, bugün yeni müjdelerle hayata geçiyor, insanoğlu kaybettiklerini geri kazanmaya çalışıyor. Yeni mücadelenin zemini fikir, ideoloji ve demokratik siyasettir. Demokratik hamle başlatmaktır.
34 TON ODUN YAKILDI
136 bin metrekarelik alanda Nevruz ateşi şakıldı. Nevruz ateşi için 34 ton odun ve 100 litre yakıt kullanıldı. Ayrıca alana Kürtçe ve Türkçe "Nevruz kutlu olsun" yazılı pankartlar yazıldı.
DEVRİMCİ DİYARBAKIR'DA
Venezuela lideri Chavez'in cenaze törenine katılan "sağ devrimci" Nihat Doğan da dün Diyarbakır'daki Nevruz alanındaydı. Bu ilginç seyahatini an be an Twitter'dan yayınladı. Nevruz kutlamalarına katılıp Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile bir araya geldi. Ancak günü, ayağı burkulduğu için hastanede bitirdi.
KiM NE DEDi?
DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk: "2013 yılı barış yılıdır."
DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk: "Öcalan'ın ortaya koyduğu çağrıyı sonuna kadar destekliyoruz."
BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak: "Ömrümüzün sonuna kadar barış için çözüm için özgürlük için, özgür bir gelecek için yürümeye hazırız."
BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş: Artık bu topraklara barış gelir inşallah. Bu çağrı hepimizin yüreğini, içini umutlandırdı.
BULDAN'IN KÜRTÇESİ'NE ELEŞTİRİ
Pervin Buldan'ın Kürtçe okuduğu mektubu Türkçe'ye çevirerek Twitter'dan aktarmaya çalışan Amed News Agency, bir süre yayın yaptıktan sonra durdu. Ajans, Buldan'ın mektubu kötü bir Kürtçe ile okuduğunu belirterek çeviri yapmanın mümkün olmadığını duyurdu.
BAHÇELİ'DEN SERT TEPKİ
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Diyarbakır'daki gelişmelere sert tepki gösterdi: " Türkiye'nin içine çekildiği bunalım, buhran ve bühtanla dolu çözülme süreci bugün tam bir şova ve meydan okumaya dönüşmüştür. Türk bayrağının hiçbir yerde asılmadığı bu ortamda, İmralı canisinin posterleri taşınmış, Kürdistan çağrıları her tarafı sarmış ve hainlikler kara bulut gibi mübarek vatanımızda dolaşmıştır."
BARIŞ DİLİ ÖNEMLİ AMA
İmralı'nın mektubuna şu değerlendirmeler yapıldı:
İçişleri Bakanı Muammer Güler: Barış dili önemli, uygulamaları görmek lazım.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay: Hedeflerimizi içeren bir açıklama.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik: Mesaj olumlu ancak uygulamayı görmek gerekiyor.
CHP'li Gürsel Tekin: Bunun müzakere edilmiş bir süreci vardır.
MHP'li Yusuf Halaçoğlu: O koca meydanda bir tek bayrak yoktu.
Başbakan'ın Siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan: Burada baldıran zehri içmek tavizler vereceğiz anlamına gelmiyor.
KARAYILAN: ÇEKİLECEĞİZ
Öcalan'ın 'silahlar sussun' çağrısına Kandil'den ilk yanıt geldi. PKK'lı Murat Karayılan, İmralı'nın silah bırakma ve sınırdışına çekilmeyi içeren çağrısını yaşama geçireceklerini açıkladı: PKK savaşa da, barışa da hazırdır. Biz her koşulda savaş istemiyoruz.
LAZCA TÜRKÜ SÜRPRİZİ
Nevruz ateşinin yakılmasının ardından sahneye Kazım Koyuncu'nun kardeşi Niyazi Koyuncu çıktı. İlk olarak 'Koçari' türküsünü Lazca söyleyen Niyazi Koyuncu, daha sonra Kazım Koyuncu ile bütünleşen 'Hayde'yi söyledi. Koyuncu "Bugün Nevroz. Ben Laz'ım. Aynı dili konuşmamıza gerek yok birbirimizi anlamak için" dedi.
MEDYATİK NEVRUZ!
Törene, dünyanın pek çok ülkesinden ve Türkiye'den 500 gazeteci akredite oldu.
Mezopotamya Halk Korosu'nun seslendirdiği şarkılar seslendirildi.
Daha sonra alandaki odunlar ateşe verilerek Nevruz ateşi yakıldı. BDP ve DTK'lilerin de aralarında bulunduğu heyet odunların konulduğu platforma gelerek yakılan meşalelerle odunları ateşe verdi.
ÜNLÜ YORUM
AHMET MÜMTAZ TAYLAN: Çok şükür bu günleri de gördük.
HATİCE ASLAN: Kin ve nefretin kimseye bir faydası olmaz.
ATİLLA TAŞ: Barış kimden gelirse gelsin ki bu Şeytan dahi olsa, iyi bir şeydir.
YAVUZ BİNGÖL: Şimdi en dikkatli olunması gereken dönem. Barışı korumak zordur.!
DEFNE SAMYELİ: Barış için tarihi fırsat. Umarım hayal kırıklığı yaşamayız.
SİLAH DEĞİL SİYASET ÖNE ÇIKACAK
Dünya, Diyarbakır'daki gelişmeleri şöyle yorumları:
Le Monde: Silah değil siyaset öne çıkacak.
Spiegel: 30 yıllık savaşın sonu gelebilir.
BBC: Öcalan ateşkes çağrısı yaptı.
Reuters: Türkiye'den çekilin çağrısı...
El Cezire: Tarihi bir çağrı büyük bir adım.
Guardian: 30 yılın en kritik adımı.
Russıa Today: Ateşkes çağrısı.
ABD VE AB'DEN DESTEK
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nuland, PKK'nın adımını olumlu bulduklarını belirtti ve cesaretinden ötürü Türk hükümetini alkışladıklarını açıkladı. AB Genişleme Komiseri Füle ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Tesilcisi Ashton da PKK'ya yapılan çekilme çağrısını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
MÜJGAN HALİS - HAZAL ATEŞ - HÜSEYİN KAÇAR - MURAT ŞENGÜL - ÖZGÜR CEBE - FAYSAL KARADENİZ