"ŞAMPİYON OLABİLİRSİN AMA HİÇBİR YERE ULAŞAMAZSIN"
Mustafa Cengiz, herkesin söylemlerine dikkat etmesi gerektiğini dile getirerek, "Türk futbolu ya hep birlikte kalkınır ya da hep birlikte batar. Bu nedenle söylemlerimizde çok dikkatli olmalıyız. Fenerbahçe maçının sonunda benim de duymadığım, görmediğim şeyler olmuş. Yazıklar olsun diyorum. Yenilgiyi sindirebilmek de bir asalet gerektirir. Biz yenildik, Alanyaspor başkanına teşekkür ettik, uğurladık." şeklinde görüş belirtti.
Fenerbahçe maçının ardından yaşananlara değinen Cengiz, "Rakip takım başkanının meclis idare memuru gibi dolaşması hiç hoşuma gitmedi. Orada emniyet var. TFF gitti, vilayet gitti, bakanlık gitti, biz orada rakip takımın sahasındayız. Hiçbir saygısızlık olmadı, alkışlandı. Alkıştan rahatsız olmuşlar. Ya sen geldin bizim evimizde voleybol maçında şakır şakır alkışladın, bir de benim alkışlamamı istedin. Bu nasıl bir mantalite. Bu kafa yapısıyla hiçbir yere ulaşamayız. Şampiyon olabilirsin ama hiçbir yere ulaşamazsın. Böyle kalitesizlik olmaz arkadaşlar. Benim Allah'tan başka kimseden çekincem yok." diye konuştu.
"İSTİFA EDERİM DE YASALAR İZİN VERMİYOR"
Cengiz, son dönemde sahte hesaplardan kendilerine saldırılar yapıldığını anlatarak, "Marcao'ya yapılan hakaretler, eşine yapılan hakaretler... Aleyhimize yapılan yayınlarda troll hesaplar çok fazla. Bunun içinde taraftarımız olmayan ama taraftarımız gibi davranan hesaplar var. Satın alınmış hesaplar var. Biz bunları biliyoruz. Bununla ilgilenen ve ücreti ödenen ciddi bir ekip var. Dün de tesadüf deklare etmişler. Allah bir yerden şaşırtıyor demek ki. Bunlar hoş şeyler değil. 'Yönetim istifa.' deniyor. Ya ben istifa ederim de yasalar izin vermiyor. Ederim, 52 bin kere dedim. Bıktım, arkadaşlarım bıktı. Ben burada iyi niyetli taraftarlarıma sesleniyorum, tuzağa düşmeyin." değerlendirmesinde bulundu.
Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, transferi için görüşmeler yürüttükleri ancak Fenerbahçe'nin kadrosuna dahil ettiği İrfan Can Kahveci ile ilgili kulüp ikinci başkanları Abdurrahim Albayrak'ın yaptığı açıklama ve ardından Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu'nun verdiği cevapla ilgili soruyu, şöyle yanıtladı:
"İrfan Can konusunda ben kimseyi suçlamadım. Ne rakip takımı, ne transfer edeni, ne de ettireni. Sadece sorular sordum. Ben hiçbir zaman hakaret etmedim, suçlamadım. 'Bana 10 dedin, 7 olarak açıkladılar?' diye sordum. Ben 5,5 demiştim. O zaman arada uçurum yok, niye benimle pazarlık etmedin. Benim bir günahım yok. Sportif direktörün söylediğine ben cevap vermem. Baktığımızda Galatasaray'a da hizmet etmiş, şampiyonluklar kazandırmış bir insan. Abdurrahim Bey kendi duyguları, üslubu içinde bir şeyler demiş olabilir. O (Belözoğlu) da demek bunalmış, bir şeyler demiş. Onun da demek bir bildiği var."
"ÇOCUKÇA SAVUNMA YAPMASINLAR"
Mustafa Cengiz, Fenerbahçe ile oynadıkları derbiden önce stada alınacak kişiler hakkında TFF ve ilgili yerlerle çok sayıda yazışma yaptıklarını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi burada konuştuklarımız, bildiklerimizin yüzde 3-5'i. Çünkü biz kavga çıksın istemiyoruz. Taraftarımız şiddetli fiziki tepki versin istemiyoruz. Benim kanaatim, federasyondan bir yetkili rakip kulübe sözlü olarak '150 sağlık çalışanı alabilirsiniz.' dedi. Kontrol edemediler, 150 kişi oldu 2 bin 500 kişi. Yusuf Bey'e aktarılan 3 bin kişi. Çocukça savunma yapmasınlar. Mertçe, 'Biz aldık, şifre de 1907'di.' desinler. Ben delikanlılıktan, doğruluktan yanayım. Federasyon da disiplin sevkini seyirciden yapmadı. Seyirciden yana yapsaydı hapis cezası ve yöneticilikleri bitecekti. Disiplin kuruluna sevk eden hukuk kurulu aptal mı sanıyorsunuz. Çok akıllı hukukçular, oradan sevk etmiyorlar. İkinci başkanıma saldırıldı, onu da anlamıyorum. Ya elinde bıçak, silah olsaydı. Bunun bedelini kim ödeyecekti. Bugün Avrupa tarihinde reformları, rönesansları, devrimleri yapan hukukçulardır. Bizde hukukçular maalesef bu tip şeytanlıkların icra avukatı gibi oldular. Ben buna çok üzülüyorum. Hukuk çok değerli bir kavramdır. Ülkenin önünde gider, yol gösterir, örnek olur. Biz de bazıları maalesef kitabına uydurmanın örneği haline geldiler. Bu çok ayıp."
Derbide yaşananlarla ilgili 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında şikayete bulunup bulunmayacaklarına yönelik soruya Cengiz, "Dosya hazırlanıyor. Başvuracağız. Herkes ne dediğinin ne yaptığının bilincinde olmalı." cevabını verdi.
"ARANIZDA KÜFÜR ETMEYEN BİRİ VARSA ARDA'YI YARGILASIN"
Mustafa Cengiz, TFF Profesyonel Futbol Disiplin Kurulunun (PFDK) Fenerbahçe derbisinin ardından futbolcuları Arda Turan'a verdiği cezayla ilgili şunları kaydetti:
"Orada gözlemci, temsilci yok. Arda Turan da bunu yayınlamamış. Daha önce bir Beşiktaş olayı var böyle, ceza verilmedi. Bunu hukuk kurulu sevk ediyor. Çok acı arkadaşlar. Dikkat edin arkadaşlar, gün olur keser döner, sap döner, hesap da size döner. Bunu yapmayın. TFF'den Arda'yı sevk etmemesini beklerdim. Arda yanlış doğru, o adrenalin, gerginlik içinde bir şeyler diyebilir. Ben bunu tasvip etmiyorum, Arda da etmiyor. Aranızda hiç küfretmeyen insan var mı? Aranızda küfür etmeyen biri varsa, Arda'yı yargılasın. Bunu hukuk kuruluna da TFF'ye de söylüyorum. Fakat özel bir şeyi siz neden genele teşmil ediyorsunuz. Ayıptır kardeşim, yaptığınız ayıp ötesi. Yapmayın, böyle hukukçuluk olmaz, böyle TFF yönetilmez. Verin bana cezayı."
Cengiz, bir soru üzerine, Serdar Tatlı'nın TFF Merkez Hakem Kurulu Başkanı olmasını desteklediğini vurgulayarak, "Daha önceki MHK başkanları da düzgündü. Artık iş o hale geldi ki maalesef benim güvenim kalmadı. Tabii ki çok değerli genç hakemler var. Ben hakemlerin adını verdiğimde 10 kulüp birleşti. Ben niye şimdi kulüpleri tekrar birleştireyim ki. Ben isim vermiyorum. Benim taraftarım da biliyor, o hakemler de kendilerini çok iyi biliyor. Hele birini bekliyorum, kaleci topu eline aldığında sayıyorum. Aynı hakem bizim maçı yönettiğinde 6 saniyeden sonra ne yapacak. 6'dan sonra 7 var mı yok mu göreceğiz." ifadelerini kullandı.