TANINMAYA BAŞLADI
Bayern, 1965te Bundesliga'ya yükseldi. Bayern, İlk sezonda ligde üçüncü olurken, Almanya Federasyon Kupası'nı kazandı. Bu şampiyonluk sayesinde ertesi sezon katıldığı UEFA Kupa Galipleri Kupası'nda da şampiyon olunca ilk büyük uluslararası başarı geldi.
1966 Dünya Kupası Finali'nde Beckenbauer orta sahada Boby Charlton'u tutmakla görevlendirilmişti. Çizgiyi geçmeden verilen gol kararıyla Almanya kupayı kaybetmişti ama Beckenbauer de dünya tarafından tanınmaya başladı.
Bayern, 1968-1969 Sezonunda hem ilk kez ligde şampiyon oldu hem de federasyon kupasını kazanarak, ülke içinde ilk büyük başarını yakaladı. 1970'de olan Uto Lattek geldi ve Beckenbauer orta sahadan geriye çekildi ve libero oynamaya başladı.
OMZUNDAN SAKATLANDI
1970 Dünya Kupası yarı finalinde uzatmalarda İtalya'ya 4-3 yenildikleri maçta omzundan sakatlanmasına rağmen, tek kolunu kullanabilmesine rağmen sahadan çıkmayarak, 120 dakikayı omzu sargılı olarak tamamlaması kupanın en çarpıcı görüntüsü oldu.
Her seferinde söylediği gibi o serbest adam olarak oynamayı seviyordu. Gol atmaktan çok attırmayı seviyordu. 1972'de Avrupa Futbol Şampiyonası'nda Batı Almanya finalde Rusya'yı 3-0 yenerken kaptanlık pazı bandını Beckenbauer takıyordu.
HERKES ONU TANIDI
1974'te efsane Batı Almanya takımı bu kendi ülkesinde düzenlenen turnuvada şampiyonluk kupasını kaldırırken Beckenbauer, televizyon yayınlarının yaygınlaşması nedeniyle tüm dünyanın da yıldızı olmuştu. Bayern Münih, 1971- 74 yılları arası arka arkaya üç sezon Bundesliga şampiyonu olurken, 1974-76 arası yine kesintisiz olarak üç kez Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanan ilk takım oldu.
Beckenbauer de 1966, 1968, 1974 ve 1976'da Almanya'da; 1972 ve 1976'da da Avrupa'da yılın fubolcusu seçildi. Beckenbauer 12 Yılda 396 kez Bayern Münih forması giydi.
Alman Milli Takım formasıyla 1974'te takım kaptanı, 1990'da teknik direktör olarak dünya kupasını kazanan ilk ve tek kişi odur. 15 yıl Kulüp Başkanlığı da yapan Beckenbaur, bir gün İmparator I. Fanz'ın büstünün yanında fotoğraf çektirince, isminin de Franz olmasından dolayısıyla kendisine Kayzer yani İmparator denmeye başlanmıştı. Oyun stili, baskın kişiliği ve sahaya hâkimiyetiyle bu lakap o kadar uydu ki bugün bile böyle anılır.
TRİVELANIN MUCİDİ
Bugün Quaresma ile özdeşleşmiş olan trivela vuruşunun yaygınlaşmasında rolü büyüktür. 70'li yıllarda en üst düzeyden mahalle arasındaki maçlara kadar ayağının dışıyla topa vurma modası vardı. Ondan önce böyle bir vuruş tekniği yok muydu? Elbette vardı ama dönemin büyük yıldızı Beckenbauer topları defanstan böyle çıkarınca onu taklit etmek için özellikle böyle vurulurdu. O dönemin, başta libero oynayan genç ve çocuklarının pek çoğuna Beckenbauer lakabı bile takılmıştır. Beckenbauer ayrıca o zamana kadar pek rastlanmayan şekilde, libero yani en geride serbest oynayan oyuncu olarak hücumlara katılması, oyun kurması ve gol atmasıyla da futbolda bir çığır açmıştır.
BECKENBAUER HAYATINI BAYERN MÜNİH'E ADADI
Dünyanın bugüne kadar gelmiş en iyi liberosu olarak görülen Beckenbauer, Bayern Münih'e hayatını adadı. Futbolculuk ve teknik adamlık görevlerini başarıyla yaptıktan sonra başkanlığa kadar yükseldi. 10 parmağnı da 10 marifet olan Alman futbol adamı sayesinde Bayern çağ atlayan bir kulüp oldu.
