UYANIŞ - ULAŞ ÖZDEMİR
TRABZONSPOR için sezonun geleceğini şekillendirecek, neredeyse kader niteliğinde bir mücadeleydi bu maç.
Şenol Güneş'in arayışlarını sürdürdüğü, ideal on birin henüz netleşmediği şu dönemde bu galibiyet, sadece üç puan değil, yeniden uyanışın bir göstergesi olabilir. Şenol Hoca'nın, hem takıma hem de taraftara oynanan futbolun doğru yolda olduğuna dair bir işaret vermesi gerekiyordu ve bu karşılaşma sürecin de mihenk taşıydı.
Maça Okay, Ozan ve Bardhi'den oluşan merkezde tek pivotlu, çift sekiz numaralı bir orta saha kurgusuyla başlayan Trabzonspor, kanatlarda deneyimli isimler Visca ve Nwakaeme'yle sahadaydı. İlk yarının başında, Ozan Tufan'ın sakatlandığı ana kadar oyunun temposunu belirleyen ve üstünlüğü elinde tutan bir Trabzonspor izledik. Ancak sakatlık sonrası takım, ilk yarının sonuna kadar bu üstünlüğünü yitirdi ve kontrolü rakibe kaptırdı.
OTURAKLI VE DENGELİ
İkinci yarıya Şenol Güneş'in hamlesiyle Lundstram'ın oyuna girmesi, orta sahanın daha kalabalık ve kompakt hale gelmesini sağladı.
Bu, Trabzonspor'un ritmini yeniden bulmasına yardımcı oldu ve oyunun genel akışında üstünlüğü tekrar eline aldı. Maç boyunca, Konyaspor'un Trabzonspor'a meydan okuyabilecek bir potansiyel gösterdiği tek anlar, son dakikaların baskısından ibaretti.
Uzun bir aradan sonra gelen bu galibiyet, Banza'nın golleriyle taçlandı, Visca'nın dönüşü ise Trabzonspor'un hücumda tekrar sağlam bir yapı kazanmasını sağladı.
Tecrübesiyle, takımın son üç maçtaki hücumdaki dağınıklığını toparlayan Visca, Trabzonspor'un ileri hattını daha oturaklı ve dengeli bir hale getirdi. Bu galibiyet, sadece alınan üç puanla değil, aynı zamanda gelecek haftalara umut ve güven taşımasıyla anlam kazandı.
Sevgili Halil Umut Meler'e de birkaç kelam: Penaltı kararınla ilgili kamuoyuna bir açıklamanı beklemiyorum. Vicdanınla baş başa kalman, zaten gerçeği en iyi anlatacak olan şeydir.
Trabzonspor, ligdeki ilk 3 puanını aldı. (AA)
HALİL UMUT MELER YENİ BİR PENALTI TÜRÜ İCAT ETTİ! - ZEKİ UZUNDURUKAN
Trabzonspor'a ilaç gibi gelen bir galibiyet oldu. Futbol olarak dip yapmış, enerjisi düşmüş, özgüveni kaybolmuş bir Trabzonspor için komadan çıkış maçı oldu. Koşmadan, savaşmadan bu ligde maç kazanılamayacağını söyledik durduk. Haftalardır savaşmayan, az koşan bir takım vardı sahada.
Dün maçın ilk dakikasından son dakikasına kadar 'ben bu maçı alacağım' diyen bir Trabzonspor izledik. Beraberlikler serisini son veren Trabzonspor'da Şenol Güneş takımına geçişin ayak seslerini de gözlemledik. Tabi ki bu bir süreç. Dört dörtlük Şenol Güneş takımı olmak için zamana ihtiyacı var bu takımın.
Oyun olarak hala çok eksiği var Trabzonspor'un! Takım uyumu üst düzeyde değil. Pas kalitesi yeterli değil. Ama artık sahada reaksiyon gösteren, Trabzonspor formasının ağırlığının farkına varan futbolcu topluluğunu görüyoruz. Konyaspor karşısında alınan galibiyette başrol oyuncusu Edin Vişça idi. Sahada basmadık yer bırakmadı. Harika bir golle galibiyet perdesini açtı. Savunmaya geldi, hücumu başlattı, harika paslar attı. Oyun lideri oldu Vişça! Antony Nwakaeme de çok daha istekliydi, takımı önde tuttu, hücuma zenginlik kattı. Çok çalıştı ve taraftarları ateşledi.
Bordo-mavili takımda diğer alkışı hak eden oyuncu da özellikle ikinci yarıda müthiş savaşan Malheiro idi. İki gol atan Simon Banza'yı da unutmadık tabi ki. İkinci golü tam bir santrfor vuruşuydu. Muazzam bir dokunuşla kaleciyi avladı. Maça çok iyi başlayan Ozan Tufan'a geçmiş olsun dileklerimizi iletelim. Umarım en kısa zamanda sahalara döner. Konyaspor da çok iyi mücadele etti. Hep oyununun içinde oldular. Son ana kadar puan için savaştılar.
Maçın hakemi Halil Umut Meler, 76. dakikada topsuz alanda Denswil'in Kramer'e yaptığı hareketi penaltı ile cezalandırdı. Her maçın içinde bunlar yaşanıyor. Hem de sık sık. Böyle penaltıya kargalar bile güler. Ama Halil Umut Meler, penaltı dedi. Karar değişmedi. Tam bir işgüzarlık! Halil Umut Meler penaltısı bu! Yani yeni bir penaltı türü icat etti hakem arkadaşımız! Zaten Halil Umut Meler, Trabzonspor'a zarar vermek için adeta fırsat kolluyor gibiydi. En azından bana öyle geldi! Saçma ve komik bir penaltı ile bunu adeta belgeledi.
Umut Nayir de penaltıyı kaçırdı. Halil Umut Meler'in performansını beğenmedim. Konyaspor'un 90'da Keita ile bulduğu gol, adeta geliyorum demişti. Trabzonspor baskıyı yediği anlarda iyi savunma yapamıyor. Bu konuda çok yol kat etmesi gerekiyor. Şenol Güneş, belli ki önce hücumu oturtmaya çalışıyor. Şenol Güneş ideal 11'ini bulmak için denemeler yapıyor. Dün takım kazandı ama Şenol hocanın kafasında hala ideal bir 11 oluşmadı. Trabzonspor'daki karamsar havayı dağıtacak, takımı havaya sokacak bir galibiyet oldu. Camia kenetlenirse, taraftar takımın arkasında durursa, Güneş'li günlere doğru hızla yol alır Trabzonspor!
Simon Banza, attığı 2 golle yıldızlaştı. (AA)
BÖYLE HAKEMLİK OLMAZ - MUSTAFA ÇULCU
Trabzonspor Edin Vişça ve Nwakaeme ile oyunu yanlara taşıyarak başladı ve golü buldu. Pas trafiği önceki haftalara oranla daha olumlu, üretken ve tempoluydu. Şenol Hoca, bu ürkek, güvensiz oyunculardan ya bir an önce kurtulmalı ya da psikolojik destek almalı. UEFA'daki tek umudumuz Halil Umut Meler, uzman değilim ama sanki "tükenmişlik sendromu" yaşıyor. Sahada, maçtan keyif alan, oyuna tutunan, dinamik Meler yok, kaygılı ve mutsuz Meler var. 20'de Konyaspor'un penaltı beklediği, Pedrinho'nun yakın mesafeden şutunda; Eren içgüdüsel olarak yüzünü koruyor, kapanıyor, top yüzüne geliyor. Top ele-kola temas etse bile elle oynama yok, penaltı olmaz. Maçın en önemli pozisyonu 44'te kornerden gelen hava topuna önde yükselen Banza kafayı vurdu, arkasında yükselen Kramer sağ kolu açık top kola temas ediyor ve sekiyor.
Topa yükselirken kolları bu şekilde açar, genişlersen bedeline katlanırsın; net penaltı. Oynayanlar, izleyenler herkes gördü, bir tek iyi yerde olmasına rağmen hakem Halil Umut Meler göremedi. Pozisyon 2 dakika incelendikten sonra VAR müdahalesi geldi ve 30 saniye izleyip penaltıyı verdi. Hakemin çok ilginç faul kararları oldu. 77'de Konyaspor lehine Meler bir penaltı yarattı. Top başka bir alanda ama oyunda oyuncular Trabzonspor ceza alanı içinde. Denswil ile Kramer karşılıklı sporcu kışkırtmaları olan, basit, sözlü karşılıklı temaslı davranışlar içinde. Kramer kendini yere attı, Meler bunu görünce "yakaladım" dedi, bastı penaltıyı. Böyle hakemlik olmaz! Kramer mi Denswil mi suçlu veya kim masum? Bu fal açmaktan başka bir şey değil. Bu arayan, bulan, yaratan hakem anlayışı Meler'in son zamanlarda yaşadığı olumsuzlukların dışa vurumu olsa gerek… Halil Umut Meler kendini sorgulamalı, toparlanmalı. Onun başarılı hakemliğine ülke olarak ihtiyacımız var. Konyaspor'un direkten dönen penaltısı ve maçın skoru hakemin şansı oldu.