Hadi ipucu 18 Ocak: Hangi müzik aletine papara adı verilir? 12.30 Hadi ipucu sorusu

Hadi ipucu sorusu yayınlandı. 12.30'da takipçileriyle buluşacak Hadi, resmi İnstagram hesabından paylaştığı ipucu sorusunu bir müzil aletinen sordu. Bu müzik aletinin ana karakterleri Kavuklu ve Pişekardır. Peki, hangi müzik aletine papara adı verilir? İşte 18 Ocak Hadi ipucu sorusu ve yanıtı...

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :18 Ocak 2019 , 00:00 Güncelleme Tarihi :18 Ocak 2019 , 10:07
Hadi ipucu 18 Ocak: Hangi müzik aletine papara adı verilir? 12.30 Hadi ipucu sorusu

İÇİNDEKİLER

Hadi ipucu sorusu için bekleyiş sona erdi. Canlı bilgi yarışması Hadi'nin bugünkü yarışması için ipucu sorusu yayınlandı. Yapılan açıklamada, "Ana karakterleri Kavuklu ve Pişekar olan, açık alanda oynan, doğaçlamaya dayanan müzikli ve danslı halk oyununun adını eminiz ki hepiniz biliyorsunuzdur. Peki, oyunun baş müzisyeni tarafından çalınan, orta oyununda kullanılan hangi müzik aletine "papara" adı verilir? Biliyor musunuz?" denildi. İşte 18 Ocak Hadi ipucu sorusunun yanıtı...

HADİ İPUCU SORUSU (18 OCAK 2019)

Soru: Hangi müzik aletine papara adı verilir?

Cevap: ZURNA

ZURNA HAKKINDA

Zurna, Türkiye'nin birçok yerinde kullanılan, tahta, metal ve kamış kullanarak yapılan, yüksek sesli, bu yüzden büyük davul ile birlikte çalınan, yine bu yüzden açık havada kullanıma uygun, nefesli saz çeşididir.

Güneydoğu Anadolu Bölgesinin folklorunda genellikle (Mardin'de Gaziantep, Diyarbakır ve Şanlıurfa'nın iç bölgelerinde) ancak mutlaka bas davul eşliğinde kullanılan, ahşap, yedi delikli nefesli bir sazdır.

Mehter takımları ve bunun modern şekli bando mızıka takımlarının eskiden hükümdarların hükümdarlık işareti olarak fermanlarını zurna eşliğinde okutmalarından geliştiği tahmin edilmektedir.

Codex Cumanicus'ta suruna olarak kayıtlı olan enstruman adının Farsça surna kelimesinden ödünç alındığı yaygın kanaattir: Farsça'da sur "festival" + nay "kamışlı"

Bununla birlikte Arapça sûr "boynuzdan yapılma büyük boru" + Farsça "kamış" ihtimali de gözden çıkarılmamalıdır. Eski İran dilinde "sur" kelimesi bir boynuz çeşidi olarak kayıtlı olup ikinci ihtimali güçlendirmektedir.

Anadolu'da düğünlerde, askere uğurlama törenlerinde, halk oyunlarında, seyirlik köy oyunlarında davulla birlikte kullanılmaktadır. Anadolu'da şimşir, dişbudak, ıhlamur, kızılcık, ceviz ve ardıç ağacından imal edilen zurna büyüklük ve ses rengine göre kaba zurna, orta kaba zurna ve cura zurna (Zil Zurna) olmak üzere üç çeşittir.

Türkiye'de olduğu gibi Fas'tan Çin'e kadar uzanan iklim kuşağındaki her ülkede kullanıldığı da bilinmektedir. Ayrı-ayrı türleri Orta Doğu ve Kafkasya halkları arasında çok geniş yayılmıştır. Eski insan meskenlerinden biri olan Mingeçevir erazisinde yapılmış arxeoloji kazıntılar zamanı maral boynuzundan hazırlanmış dört adet zurna aşkar edilmiştir. Bilim adamlarının hesaplamalarına göre, yüksek zevkle yapılmış bu çalgıların üç bin yıl yaşı vardır.

Esasen erik, ceviz, yabanı söğüt ve dut ağacından yontularak yapılır. Tüm uzunluğu 302–317 mm-dir. Yüzeyinde 7, altında ise 1 oyuk açılır. Gövdesinin baş tarafına maşa takılır. Maşanın görevi çalgının kök kaydseini düzenlemektir. Gövdesinin baş hissesi 20 mm olup, aşağıya doğru genişlenerek 60–65 mm-e ulaşıyor. Zurnanın ağzı tarafında bir delik daha vardır ki, bu da kök üçündür. Bürünç, mis, yahut gümüş plakadan hazırlanmış "mil" maşaya takılır. Esasen kuru yerde bitmiş iki ince, yonulmuş kamışdan özel usulle yapılmış ağızlık 710 mm uzunluğunda olur.

Çalgıçı aleti seslendirmek için ağız boşluğuna yığdığı havanı ağızlıktan düzenle üfler. Sedef, kemik ve bürünçten hazırlanan dairevi makara (dayak) milin yaklaşık orta kısmına, yuvarlak tabaka bağlanılır. Makara, bir tür, dudak için dayak rolünü oynar. Üflenen hava ağızlık, mil ve maşadan geçerek gövdenin içine girer ve alet parmakların yardımıyla gövdedeki oyukları açıp-bağlamakla seslendirilir.

Zurnanın ahengi küçük oktavın "si bemol" sesinden üçüncü oktavın "do" sesine kadardır. Yorumcunun yeteneğinden asılı olarak, birkaç ses de artırmak mümkündür. Bu sesleri Azerbaycan zurnacıları "sefir (büyükelçi) sesler" adlandırır. Zurna, esasen, açık havada geçirilen el şenliklerinde geniş istifade edilir.